"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Van Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/697 Esas, 2024/751 Karar
KARAR : Yeniden esas hakkında verilen karar
İLK DERECE MAHKEMESİ : Muş 2. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2020/725 Esas, 2021/560 Karar
Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın tapudan göl alanı olarak terkini davasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davacı Hazine vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı Hazine vekili tarafından temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı Hazine vekili dava dilekçesinde özetle; Muş ili, ..., ... 395 parsel (yeni 112 ada 2 parsel) sayılı taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ile kamulaştırılan taşınmazın göl alanı olarak tapudan terkinini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı, usulüne uygun tebligata rağmen cevap dilekçesi sunmamıştır.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla davanın kabulüne ve kamulaştırma bedelinin tespiti ile işbu bedelden, acele el koyma bedelinin mahsup edilmesi suretiyle tespit ve depo edilen fark bedele davanın dört ay içinde sonuçlandırılmadığı gözetilerek bu sürenin bitiş tarihi olan 22.04.2021 tarihinden karar tarihine kadar yasal faiz işletilerek işlemiş faiziyle birlikte davalıya derhal ödenmesine, dava konusu taşınmazın davalı adına olan tapu kaydının iptali ile taşınmazın baraj gölü sahası içerisinde kalması nedeniyle 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun (3402 sayılı Kanun) 16 ncı maddesinin (C) bendi uyarınca Hazine adına tapudan terkinine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı Hazine vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı Hazine vekili istinaf dilekçesinde özetle; bilirkişi raporunun usul ve kanuna aykırı olup hükme esas alınamayacağını, net gelir metoduna göre hesaplama yapılırken İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğü veri cetvelinin esas alınmasının doğru olmadığını, ürün verim miktarının yüksek, üretim masraflarının ise düşük alındığını, münavebeye esas alınan ürünlerin hatalı olduğunu, kapitalizasyon faiz oranının % 6-7 oranında uygulanması gerektiğini, kamulaştırmadan arta kalan kısmın değer kaybına uğradığından söz edilemeyeceğini, taşınmazın acele el koyma tarihi itibarıyla değerinin tespiti gerektiğini, taşınmazın sulu değil kuru tarım arazisi vasfında olduğunu, bilirkişi raporunda taşınmazın ne şekilde sulandığının açıklanmadığını, davacı idare lehine vekâlet ücretine hükmedilmemesinin doğru olmadığını ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla sulu tarım arazisi niteliğindeki davaya konu taşınmaza o yörede mutad olarak ekilen buğday, silajlık mısır, karpuz ürünleri münavebeye esas alınarak % 4 oranında kapitalizasyon faiz oranı uygulanması suretiyle, net gelirine göre resmî veriler uyarınca değer biçilmesinde, kamulaştırmadan arta kalan kısmın geometrik şekli, yüzölçümü, taşınmazın bütünlüğü ve işlemeli tarıma uygun olup olmadığı değerlendirilerek değer azalışı verilmemesinde bir isabetsizlik görülmediği; ancak tespit ve depo edilen fark bedelin işlemiş nemalarıyla birlikte ödenmesine karar verilmesi gerektiği, dava konusu 395 parsel (yeni 112 ada 2 parsel) sayılı taşınmazın 3402 sayılı Kanun'un 22/a maddesi uyarınca yapılan yenileme çalışmaları sonucu yeni tapu kayıtlarının oluştuğu ve taşınmazın yüzölçümünün değiştiğinin anlaşıldığı, yeni duruma göre dava konusu taşınmazın çalışma sonrası oluşan koordinatları itibarıyla kamulaştırma projesi kapsamında kalıp kalmadığının, kapsamda kalmış ise ne kadarlık kısmının proje kapsamında kaldığının belirlenmesi için fen bilirkişisinden ek rapor alındığı, fen bilirkişisinin 28.11.2023 tarihli ek raporuna göre dava konusu taşınmazın 3402 sayılı Kanun'un 22/a maddesi uyarınca yapılan yenileme çalışmaları sonucunda yüzölçümünün arttığı ve güncel hali ile taşınmazın (B) harfi ile gösterilen 880,32 m²lik kısmı ile (B1) harfi ile gösterilen 105,14 m²lik kısmının kamulaştırma sahasında olduğu, yeni duruma göre yeniden yapılan hesaplama sonucunda toplam kamulaştırma bedelinin 24.039,51 TL olacağı, tespit edilen 8.231,36 TL fark bedelin davacı Hazine tarafından depo edildiği gerekçesiyle davacı Hazine vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı Hazine vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı Hazine vekili temyiz dilekçesinde özetle; bilirkişi raporunun usul ve kanuna aykırı olup hükme esas alınamayacağını, net gelir metoduna göre hesaplama yapılırken İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğü veri cetvelinin esas alınmasının doğru olmadığını, ürün verim miktarının yüksek, üretim masraflarının ise düşük alındığını, münavebeye esas alınan ürünlerin hatalı olduğunu, kapitalizasyon faiz oranının % 6-7 oranında uygulanması gerektiğini, taşınmazın acele el koyma tarihi itibarıyla değerinin tespiti gerektiğini, taşınmazın sulu değil kuru tarım arazisi vasfında olduğunu, bilirkişi raporunda taşınmazın ne şekilde sulandığının açıklanmadığını, İstinaf Mahkemesi tarafından yeniden hesaplama yapılırken objektif değer artışı uygulanmasının doğru olmadığını ileri sürerek kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, dava konusu taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti istemine ilişkindir.
2. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Sulu tarım arazisi niteliğindeki dava konusu taşınmaza 2942 sayılı Kanun’un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (f) bendi uyarınca net geliri esas alınarak dava tarihi itibarıyla değer biçilmesi yerindedir.
3. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukukî ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre, usul ve kanuna uygun olup temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davacı Hazine vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Davacı Hazine harçtan muaf olduğundan harç alınmamasına,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
11.03.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.