"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2019/15 Esas, 2022/227 Karar
KARAR : Kabul
Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedeli ve ecrimisil istemine ilişkin davada verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda, davanın kabulüne karar verilmiştir.
Mahkeme kararı davalı idare vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda,
Miktar ve değeri temyiz kesinlik sınırını aşmayan nihai kararlar 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) Geçici 3 üncü maddesi uyarınca uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) 427 nci maddesi uyarınca temyiz edilemez. Temyize konu edilen miktarın kesinlik sınırının altında kalması hâlinde 6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesi uyarınca uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Kanun'un 427 ve 482 nci maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekir.
Ecrimisil bedeli olarak hüküm altına alınan ve temyize konu edilen miktar karar tarihi itibari ile kesinlik sınırı olan 5.810,00 TL’nin altında kalmaktadır.
Bu nedenle; davalı idare vekilinin ecrimisile ilişkin temyiz isteminin miktar itibarıyla reddine karar vermek gerekmiştir.
Davalı idare vekilinin kamulaştırmasız el atma nedeniyle tazminat bedeli yönünden gerekli şartları taşıdığı anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; dava konusu Ankara ili, ... ilçesi, ... Mahallesi 137 parsel (tashih ile 131 parsel; yenileme ile 5877 ada 15 parsel) sayılı taşınmaza kamulaştırma yapılmaksızın fiilen el atıldığını belirterek kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedeli ve ecrimisilin davalı idareden tahsilini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı idare vekili cevap dilekçesinde özetle; el atılan bölümün belirlenmesi gerektiğini beyan etmiştir.
III. MAHKEME KARARI
Mahkemenin 28.04.2015 tarihli ve 2013/117 Esas, 2015/51 Karar sayılı kararı ile davanın kabulüne karar verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Dairemizce yapılan temyiz incelemesi sonucunda; arazi niteliğindeki taşınmaza ekilebilir net ürün gelirine göre değer biçilmesi yöntem itibarıyla doğru olmakla birlikte, dava konusu taşınmazın konumu ve bilirkişi kurulu raporunda belirtilen özellikleri dikkate alınarak gelir metoduna göre tespit edilen metrekare birim bedeline % 25 oranında objektif değer artırıcı unsur ilave edilerek bedel tespit edilmesi gerektiğinin gözetilmemesi, taşınmaza hangi tarihte el atıldığına ilişkin bilgi ve belgeler taraflardan sorularak tespit edilip sonucuna göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması, gerekçeli kararın hüküm fıkrasında kamulaştırmasız el atmaya dayanan tazminat miktarı ile ecrimisil bedelinin ayrı ayrı gösterilmesi ve ecrimisile dönem sonlarından faiz uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi ve dava konusu taşınmazın tapu kaydında bulunan ipotek şerhinin hükmedilen bedele yansıtılmaması hatalı olduğundan hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; ipoteğin bedele yansıtılması gerektiğini, kapitalizasyon faiz oranı değiştirilirek değerin daha yüksek hesaplandığını, ecrimisile hükmedilmesinin hukuka aykırı olduğunu, bilirkişi raporuna itirazlarnın dikkate alınmadığını, maktu harç ve maktu vekâlet ücretine hükmedilmesi gerektiğini, diğer davacılar yönünden de davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, ileri sürmüştür.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme
Uyuşmazlık, ... olarak davacı tapu maliki ile davalı idare arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili hususundadır.
2. Değerlendirme
1. Mahkemelerin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un Geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Kanun'un 428 inci maddesi ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılama hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre bozma ile kesinleşen ve karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı da gözetilerek davalı idare vekilinin aşağıdaki paragrafların kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
3. Dairemiz bozma ilâmına göre; hükme esas alınan ilk rapordaki bedele % 25 oranında objektif değer artışının ilavesi ile 4.453,71 TL tazminat bedelinin hüküm altına alınması gerekirken hükme esas alınan son bilirkişi kurulu raporunda, yeniden net gelir tespit edilerek ve kapitalizasyon faiz oranı da değiştirilerek bulunan metrekare birim bedeline % 25 oranında objektif değer artış oranının ilavesi ile fazla tazminat bedeline hükmedilmesi hatalıdır.
4. Taşınmazın tapu kaydında yeralan takyidatların hüküm altına alınan bedele yansıtılması gerektiğinin düşünülmemesi doğru görülmemiştir.
5.Taşınmazın kadastro yenileme çalışmaları sonucunda 5877 ada 15 parsel numarası ile tapuya tescil edildiğinin gözetilmemesi bozmayı gerektirir.
Ne var ki bu hataların giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 6100 sayılı Kanun'un Geçici 3 üncü maddesi gereği yürürlükte bulunan 1086 sayılı Kanun'un 438 inci maddesi uyarınca Mahkeme kararının düzeltilerek onanması gerekir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
A. Davalı İdare Vekilinin Ecrimisile İlişkin Temyizi Yönünden;
Davalı idare vekilinin temyiz dilekçesinin miktar yönünden REDDİNE,
B. Davalı İdare Vekilinin Tazminat Talebine İlişkin Temyizi Yönünden;
Davalı idare vekilinin temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile Mahkeme kararının hüküm fıkrasının (2), (3) ve (5) numaralı bentlerinde yeralan “131 parsel” ibaresinden sonra gelmek üzere “yenileme ile 5877 ada 15 parsel” ibaresinin yazılması (1) numaralı bendinde yer alan “Davanın” kelimesinden sonra gelmek üzere “kısmen” kelimesinin eklenmesi, (2) numaralı bendinde yer alan “6.206,00” sayısının çıkartılması, yerine “4.453,71” sayısının yazılması, (8) numaralı bendinin tamamen çıkartılması, yerine “Davacı tarafından yatırılan 147,15 TL harç ile 3822,45 TL yargılama giderinin kabul ret oranı dikkate alınarak hesaplanan 2.884,80 TL yargılama gideri olmak üzere toplam 3.031,95 TL yargılama giderinin davalı idareden alınarak, davacıya verilmesine, bakiye yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına” cümlesinin yazılması, ayrı bir bent olarak “Davanın kısmen kabulüne karar verildiğinden karar tarihinde yürürlükte bulanan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'ne göre belirlenen 1.752,29 TL vekâlet ücretinin davacıdan alınarak davalı idareye verilmesine” cümlesinin yazılması suretiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
Peşin alınan temyiz harcının istek halinde iadesine,
18.03.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verilmiştir.