"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2023/407 Esas, 2023/902 Karar
KARAR : Kabul
Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Bölge Adliye Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kabulüne karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararı davacı idare vekilince temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı idare vekili dava dilekçesinde özetle; Edirne ili, ......... ilçesi, ..........köyü 113 ada 38 parsel sayılı taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescilini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; teklif edilen kamulaştırma bedelinin düşük ve gerçek değeri yansıtmadığından müvekkili ile idare arasında anlaşma sağlanamadığını, taşınmazın köye yakın olduğunu, köy yerleşim alanına yaklaşık 1 km mesafede olduğunu, imara açılan alana yaklaşık 200-250 metre mesafede olduğunu, taşınmazın bir tarafının meraya çıktığını ve bu nedenle kolaylıkla bahçecilik ve hayvancılık yapabilecek durumda olduğunu, derenin hemen bitişiğinde olduğunu ve rahatlıkla sulama yapılabileceğini, buğday, ayçiçeği, kavun, karpuz gibi her şey yetiştirilebilecek toprak yapısına sahip olduğunu, davalının bir dönem taşınmazın bir kısmında bahçecilik yaptığını belirterek taşınmazın gerçek değerinin belirlenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin 20.05.2021 tarihli ve 2020/285 Esas, 2021/265 Karar sayılı kararı ile davanın kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin 15.09.2022 tarihli ve 2021/1283 Esas, 2022/1252 Karar sayılı kararı ile davacı idare vekilinin ve davalının istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.
V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Dairemizce yapılan inceleme sonucunda; dava konusu taşınmazın kıymet takdiri raporunda sulu tarım arazisi olduğu belirtildiği hâlde, hükme esas alınan bilirkişi raporunda taşınmaz kuru tarım arazisi olarak değerlendirilmesiyle ortaya çıkan çelişik durum giderilmemiş olup öncelikle dava konusu taşınmazın vasfı araştırılarak net olarak tespit edilmeden kuru tarım arazisi olarak kabul edilerek eksik inceleme ile hüküm kurulması, bilirkişi kurulunca değerlendirmeye esas alınan münavebe ürünlerinin 2020 yılı itibarıyla ayrıntılı üretim giderini (harcama kalemlerini tek tek) gösteren veri cetveli İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğünden getirtilerek yapılması gereken incelemede üretim masraflarına sermaye faizi, genel idarecilik giderleri, tarla kirası ve bilinmeyen masraflar, onarım, bakım, amortisman, faiz ve sigorta gibi diğer sabit masraf kalemlerinin dahil edilmeyeceğinin düşülmemesi hatalı olduğu gibi Dairemiz yerleşik uygulamasına göre arazi niteliğindeki taşınmaza net gelir yöntemine göre değer tespitinde üretim masraflarının ekonomik tarım yapmaya engel olacak kadar yüksek alınması da doğru olmayıp, brüt gelirinin 1/3'ü oranından da az olmaması gerektiği hususunun gözetilmesi gerekeceği gözönünde tutularak hükme esas alınan bilirkişi kurulu raporu denetlenmeden eksik inceleme ile hüküm kurulması doğru olmadığından kararının bozulmasına karar verilmiştir.
B. İlk Derece Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne ve kamulaştırma bedelinin tespiti ile bu bedelin davalı tarafa ödenmesine, dava konusu taşınmazın davalı adına olan tapu kaydının iptali ile davacı idare adına tesciline karar verilmiştir.
VI. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; taşınmazın değerin yüksek belirlendiğini, hükme esas raporun gerçeği yansıtmadığını, lehlerine vekâlet ücretine hükmedilmesi gerektiğini ileri sürerek kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme
Uyuşmazlık, dava konusu taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespitine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2. 2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası ile 11 inci maddesi.
3. Değerlendirme
1. Temyiz olunan nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesi ile 369 uncu maddesinin birinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen İlk Derece Mahkemesi kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkan bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VII. KARAR
Açıklanan sebeple;
Davacı idare vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,
Davacı idare harçtan muaf olduğundan harç alınmamasına,
26.02.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.