Logo

5. Hukuk Dairesi2022/11004 E. 2023/2473 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Acele kamulaştırma kararından vazgeçilmesi nedeniyle ödenen bedelin iadesi davasında, iade tarihinden önceki süre için yasal faiz işletip işletmeyeceği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.

Gerekçe ve Sonuç: Davacı idarenin, geri ödeme için ihtarname göndermesine rağmen davalının zamanında ödeme yapmadığı ve temerrüde düştüğü gözetilerek, ihtar tarihinden itibaren ödeme tarihine kadar yasal faiz işletilmesine karar verilmiş ve bu yöndeki direnme kararı onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi

KARAR : Yeniden esas hakkında verilen karar

Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu’nun (2942 sayılı Kanun) 27 inci maddesi uyarınca acele kamulaştırma kararıyla ödenen bedelin, kamulaştırmadan vazgeçme nedeniyle iadesi istemine ilişkin dava da verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda Dairece Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yargılama sonucunda; davanın kabulüne karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekilleri tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verilmiştir.

I. DAVA

Davacı idare vekili dava dilekçesinde; İzmir ili, ... İlçesi, ... Mahallesi 175 parsel sayılı taşınmazın acele kamulaştırılması nedeniyle davalıya 922.500,00 TL ödeme yapıldığını, anılan taşınmaz ilişkin açılan bedel tespit ve tescil davasının kamulaştırmadan vazgeçme nedeniyle reddine karar verildiğini ve kesinleştiğini davalıya ödenen acele kamulaştırma bedelinin temerrüt tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte tahsilini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın haksız ve yersiz açıldığını, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin 25.06.2019 tarihli ve 2015/365 Esas, 2019/295 Karar sayılı kararı ile asıl alacak yönünden iade yapıldığından karar verilmesine yer olmadığına dair hüküm kurularak, 13.07.2015 ile 23.11.2017 tarihleri arasında işlemiş faizin davalıdan alınarak davacı idareye verilmesine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin 15.04.2021 tarihli ve 2019/2188 Esas, 2021/1130 Karar sayılı kararı ile davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak faiz isteminde bulunulamayacağından, faiz talebinin reddine karar verilmiştir.

V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairemizce yapılan inceleme sonucu; davacı idarenin 20.04.2015 tarihli ve 3017 sayılı yazısına ekli, 08.04.2015 tarihli ve 2505 sayılı makam onayı ile acele kamulaştırma ve kamulaştırmadan vazgeçilmesine karar verildiği, yapılan yargılama sırasında davalı acele el koyma bedeli olarak depo edilen 922.500,00 TL’yi 23.11.2017 tarihinde İzmir Vakıfbak Adliye Şubesine bloke ettiğinden asıl talep bakımından davanın konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmeyerek, davacı idare tarafından dava açılmadan önce ödemenin yapılması amacıyla iadeli taahhütlü olarak gönderilen ihtar yazısının davalıya 13.07.2015 tarihinde tebliğ edilmiş olup, geri ödemenin 23.11.2017 tarihinde gerçekleştirildiği, davalıya gönderilen geri ödeme ihtarında ödeme yapılması için bir süre belirtmediği de gözetilerek, dava tarihinden (08.09.2015) başlamak üzere, ödemenin gerçekleştiği 23.11.2017 tarihine kadar işlemiş yasal faizin de davalıdan alınarak davacı idareye ödenmesi gerektiğinden bahisle kararın bozulmasına karar verilmiştir.

B. Bölge Adliye Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile bozma ilamına uyularak, 922.500,00 TL'lik asıl alacak miktarı yönündeki talep konusuz kaldığından bu yönde esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına ve acele kamulaştırma bedeli olan 922.500,00 TL'nin iş bu dava tarihi olan 08.09.2015 tarihinden ödeme tarihi olan 23.11.2017 tarihine kadar geçen süre için işleyecek yasal faizin davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.

VI. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1.Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle, davalının 13.07.2015 tarihinde temerrüde düşürüldüğünü ileri sürerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.

2.Davalı vekili temyiz dilekcesinde özetle; idarenin kendi kusurundan kaynaklanan zararın sorumluluğunun davalıya yükletimeyeceğini, temerrüt halinin oluşmadığını, muaccel hale gelmiş bir borcun bulunmadığını, vekâlet ücretine hükmedilmesinin yerinde olmadığını, hükmedilecek ise maktu olarak hüküm altına alınması gerektiğini beyanla kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme

Uyuşmazlık 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kanun’un 27 nci maddesi uyarınca acele kamulaştırma kararıyla ödenen bedelin, kamulaştırmadan vazgeçme nedeniyle iadesi istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu’nun 21 inci ve 27 nci maddeleri.

3. Değerlendirme

1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesi ile 369 uncu maddesinin birinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Bölge Adliye Mahkemesince bozma ilamına uyularak yapılan inceleme sonucunda, İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak 922.500,00 TL'lik asıl alacak miktarı yönündeki talep konusuz kaldığından esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına ve acele kamulaştırma bedeli olan 922.500,00 TL'ye iş bu dava tarihi olan 08.09.2015 tarihinden ödeme tarihi olan 23.11.2017 tarihine kadar geçen süre için işleyecek yasal faizin davalıdan alınarak davacıya verilmesine dair hüküm kurulmasında bir isabetsizlik görülmemiştir.

3. Davacı lehine, talep edilen miktar üzerinden nispi vekâlet ücretinin hüküm altına alınması doğrudur.

4. Temyizen incelenen kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozma ile kesinleşen ve karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkan bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçelerinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Taraf vekillerinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Davacı idare harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına, davalıdan peşin alınan temyiz harcının Hazineye irat kaydedilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

14.03.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.