"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
KARAR : Kabul
Taraflar arasında görülen asıl dava kamulaştırmasız el atılan taşınmaz ve ecrimisil bedelinin tahsili, birleştirilen dava duvar ve ecrimisil bedelinin tahsili istemine ilişkin davada verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kabulüne verilmiştir.
Mahkeme kararı taraf vekilleri tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
1.Davacı vekili asıl davanın dava dilekçesinde; dava konusu Zonguldak ili, ... ilçesi, ... Mahallesi, 362 ada 68 parsel sayılı taşınmazın, davalı idarenin yol yaparak fiilen el attığını ileri sürerek, taşınmaza bedelinin ve ecrimisil bedelinin faizi ile birlikte davalı idareden tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
2.Birleştirilen (2013/710 Esas) dosya davacıları dava dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmaza yaptığı istinat duvarının 2005 yılından itibaren davalı idare tarafından kullanıldığından duvar bedelinin ve ecrimisil bedelinin tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
3.Birleştirilen (2019/50 Esas) dosya davacıları dava dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmazı satın alan ... Ecza Deposu A.Ş tarafından 156,149,60 TL fark kamulaştırmasız el atma bedelinin ve 31.457,98 TL fark ecrimisil bedelinin faizi ile tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı idare vekili cevap dilekçesinde; davanın haksız olduğunu belirterek reddine karar verilmesini istemiştir.
III. MAHKEME KARARI
Mahkemenin 13.11.2012 tarihli ve 2011/38 Esas, 2012/351 Karar sayılı kararı ile davanın kabulüne karar verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Birinci Bozma Kararı
1. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Dairemizce yapılan inceleme sonucu; dava konusu taşınmazın konumu ve emlak rayiç bedeli dikkate alındığında taşınmaza 100,00 TL/m² değer biçen bilirkişi raporunun inandırıcı olmadığı, arsa niteliğindeki taşınmaza ecrimisil bedeli belirlenirken taşınmazın bulunduğu bölgede benzer taşınmazların ne şekilde kullanıldığı, kira gelirine ilişkin var ise emsal kira sözleşmeleri de getirtilerek elde edilecek kiranın somut bulgularla tespit edilmesi gerektiğinden, davacı tarafa, emsal kira sözleşmelerini ibraz etmesi için süre verilerek, ibrazı halinde bu sözleşmelere göre ecrimisil belirlenmesi, ibraz edilememesi halinde ise ecrimisil talebi yönünden davanın reddedilmesi gerektiği 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 6487 sayılı Kanun'un 21 inci maddesi ile değişik yedinci fıkrası uyarınca harç ve vekâlet ücretinin maktu olarak hüküm altına alınması gerektiği gerekçeleri ile kararın bozulmasına karar verilmiştir.
B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin 10.09.2020 tarihli ve 2014/614 Esas, 2020/166 Karar sayılı kararı ile asıl davada ... tarafından açılan davanın reddine, davacı ... Ecza Deposu A.Ş'nin kamulaştırmasız el atma tazminatı talebinin kabulü ile ecrisimil talebinin reddine, birleştirilen 2013/710 Esas sayılı davanın reddine, birleştirilen 2019/50 Esas sayılı davanın kısmen kabulü ile el atma bedelinin kabulüne, ecrimisil talebinin reddine karar verilmiştir.
C. İkinci Bozma Kararı
1. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Dairemizce yapılan inceleme sonucu; dava konusu taşınmazın yargılama devam ederken, 03.06.2014 tarihinde ... Ecza Deposu A.Ş'ne satıldığı, taşınmazı devreden asıl dava davacısı ...'ün ecrimisil bedelini satış tarihine kadar isteyebileceği, öncelikle taşınmazı devreden ile devir alan arasında ecrimisil bedeline ilişkin hakkın devredilip devredilmediği hususunda ayrıca bir anlaşma olup olmadığı taraflara sorularak varsa buna ilişkin delillerin dosya arasına alındıktan sonra varılacak sonuca göre bir karar verilmesi gerektiği, dava konusu 362 ada 68 parsel sayılı taşınmazın 08.10.2014 tarihinde imar uygulamasına tabi tutularak 362 ada 76 parsel sayılı taşınmaz ile birleştirme işlemi sonucunda 362 ada 212, 213, 214, 215 nolu parsellerin meydana geldiği, 362 ada 212 parselin 603,20 m² yol vasfı ile yola terk edildiği, 362 ada 214 parsel ve 215 parsel sayılı taşınmazların arsa vasfı ile ... Ecza Deposu Tic. San. A.Ş. adına kayıtlı olduğu anlaşıldığından yeni duruma göre el atılan alanın ölçekli kroki üzerinde gösterilmesi için fen bilirkişisinden, ek rapor alınması sağlanmadan, eksik incelemeyle ve infazda tereddüt oluşturacak şekilde eski parsel numarası üzerinden karar verilmesi, birleştirilen 2019/50 Esas sayılı dava dosyasında faiz başlangıç tarihinin açıkça gösterilmemesinin infazda tereddüt yaratacağı gerekçeleri ile kararın bozulmasına karar verilmiştir.
D.Mahkemece İkinci Bozmaya Uyularak Verilen Karar Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile asıl davada, davacı ... tarafından açılan davanın reddine, ... Ecza Deposu A.Ş nin açtığı tazminat davasının kabulü ile davalı idareden tahsiline, ecrimisil talebinin reddine, birleştirilen 2013/710 Esas sayılı davanın reddine, birleştirilen 2019/50 Esas sayılı davanın kısmen kabulü ile el atma bedelinin kabulüne, ecrimisil talebinin reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1.Davacı ... vekili temyiz dilekçesinde özetle; ecrimisil talebinin reddedilme nedeninin gerekçelendirilmediğini, bozmaya uyulduğu halde bozma gereklerinin yerine getirilmediğini, bozmaya uyulması ile usuli kazanılmış hak oluştuğunu, usuli kazanılmış hakkın ihlali ile hatalı ve hukuka aykırı karar verildiğini, dava tarihine kadar ecrimisil talebinin devam ettiğini, davacının dava devam ederken mülkiyetin ve diğer bir kısım hakkını diğer davacı şirkete devrettiğini, aleyhe vekâlet ücretine hükmedilmesinin hatalı olduğunu, ileri sürerek temyiz yoluna başvurmuştur.
2.Davacı ... Ecza Deposu A.Ş vekili temyiz dilekçesinde özetle; taşınmazın mülkiyetini almakla davada taraf sıfatının kendilerine geçtiğini, ecrimisil bedelinin reddine karar verilmesinin hatalı olduğunu, dava açılmadan önce idare ile anlaşmak için müracaatta bulunulduğunu; ancak anlaşma sağlanamadığını, dava açılmasına idarenin sebep olduğundan aleyhe vekâlet ücretine hükmedilmesinin hatalı olduğunu ileri sürerek temyiz yoluna başvurmuştur.
3.Davalı idare vekili temyiz dilekçesinde; davacı şirketin bu davada taraf ehliyeti bulunmadığını, yeni malikin el atma nedeni ile mülkiyet hakkı kısıtlanmadığını ve mağduriyetinin doğmadığını, davacının maliki olmadığı döneme ilişkin tazminat hakkı bulunmadığını, yeni malik satın alma tarihinden sonra kendi rıza ve başvurusu ile dava konusu taşınmazın bitişiğinde bulunan diğer mülkleriyle birleştirilerek imar uygulaması ile taşınmazı böldüğünü ve kendi rızası ile yola bir kısmını terk ettiğini, ecrimisil talep edilmesi için şartların oluşmadığını, ecrimisil bedelinin çok fahiş olduğunu ileri sürerek ve resen belirlenecek nedenlerle kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme
Uyuşmazlık, davacı tapu maliki davacılar ile davalı idare arasında kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin, istinat duvarı bedelinin ve ecrimisil bedelinin tahsili hususundadır.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) geçici 3 üncü maddesinin atfıyla 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nu (1086 sayılı Kanun) 26.09.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanun'la yapılan değişiklikten önceki 427 ilâ 439 uncu maddeleri.
2. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun, 16.05.1956 tarihli ve 1956/1 Esas, 1956/6 Karar sayılı kararının ilgili bölümü şöyledir: “... Usûlü dairesinde istimlak muamelesine tevessül edilmeksizin gayrimenkulü yola kalbedilen şahsın, esas itibarıyla, gayrimenkulünü yola kalbeden amme hükmi şahsiyeti aleyhine meni müdahale davası açmağa hakkı olduğuna, ancak dilerse bu fiili duruma razı olarak, mülkiyet hakkının amme hükmi şahsiyetine devrine karşılık gayrimenkulünün bedelinin tahsilini de dava edebileceğine ve isteyebileceği bedelin de mülkiyet hakkının devrine razı olduğu tarih olan dava tarihindeki bedel olduğuna 16.05.1956 tarihinde ilk toplantıda ittifakla karar verildi.”
3. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun, 16.05.1956 tarihli ve 1954/1 Esas, 1956/7 Karar sayılı kararı ile “... Usûlü dairesinde istimlak muamelesine tevessül edilmeksizin gayrimenkulü yola kalbedilen şahsın, gayrimenkulünün bedelinin tahsiline ilişkin olarak, gayrimenkulünü yola kalbeden hükmü şahsiyeti aleyhine açacağı bedel davasında müruruzamanın mevzuubahis olamayacağına ve bu itibarla da, hadisede Borçlar Kanunu'nun 66. maddesinin tatbik kabiliyeti bulunmadığına ...” karar verilmiştir.
3. Değerlendirme
1. Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesinin atfıyla 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 26/9/2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanunla yapılan değişiklikten önceki 437 nci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen mahkeme kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, taraf vekillerinin aynı temyiz sebeplerini Dairemizin bozma ilamı öncesinde sunduğu dilekçelerinde belirttiği, toplanan belgeler üzerinden tarafların iddiasının denetlendiği, bozma ile kesinleşen ve taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Taraf vekillerinin görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,
Davalı idare, davacı ... Ecza Deposu, davacı ...'ten peşin alınan temyiz harçlarının Hazineye irat kaydedilmesine,
Dosyanın kararı veren mahkemeye gönderilmesine,
06.03.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.