Logo

5. Hukuk Dairesi2022/13281 E. 2023/3154 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kamulaştırılan taşınmazın bedelinin tespiti ve intifa hakkı sahibinin bu bedelden nasıl yararlanacağı hususunda çıkan uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Emsal taşınmaz kıyaslamasıyla belirlenen bedelin, intifa hakkı süresince bankaya yatırılarak nemalarından intifa hakkı sahibinin yararlandırılması ve intifa hakkının sona ermesiyle anaparanın malike ödenmesi gerektiği gözetilerek mahkeme kararının onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

KARAR : Kabul

Taraflar arasında 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın yol olarak terkini davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kabulüne karar verilmiştir.

Mahkeme kararı davacı idare vekili tarafından temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı idare vekili dava dilekçesinde; Sinop ili, ... ilçesi, ... Mahallesi 1496, 1497 ve 1500 parsel sayılı taşınmazların kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazların yol olarak terkinini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesi sunmamıştır.

III. MAHKEME KARARI

Mahkemenin 16.10.2015 tarihli ve 2014/262 Esas, 2015/539 Karar sayılı kararı ile davanın kabulüne ve kamulaştırma bedelinin tespiti ile bu bedelin davalı tarafa ödenmesine, dava konusu taşınmazların davalı adına olan tapu kayıtlarının iptali ile yol olarak terkinine karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Birinci Bozma Kararı

1. Mahkemenin 16.10.2015 tarihli ve 2014/262 Esas, 2015/539 Karar sayılı kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2.Dairemizce yapılan temyiz incelemesi sonucu; arsa niteliğindeki dava konusu taşınmazlara emsal karşılaştırması yapılarak değer biçilmesinde ve tespit edilen bedelin bloke ettirilerek hükmün kesinleşmesi beklenmeden davalı tarafa ödenmesine, dava konusu taşınmazların davalılar adına olan tapu kaydının iptali ile yol olarak terkinine karar verilmesinde yöntem itibarıyla bir isabetsizlik görülmemiştir. Ancak; dava konusu 1497 parsel ve 1500 parsel sayılı taşınmazların tapu kayıtlarına göre dava dışı ... lehine intifa hakkı bulunduğu anlaşılmaktadır. Bu nedenle; tapu kaydında lehine intifa hakkı bulunan ... ‘nu davaya dahil etmesi için davacı idareye süre verilip, taraf teşkili sağlandıktan sonra, taşınmaz bedelinin intifa hakkı sona erinceye kadar bir milli bankaya çıplak mülkiyet sahibi davalı adına yatırılarak bu bedelin nemalarından intifa hakkı sahibinin yararlanmasına, intifa hakkı sona erdiğinde davalı tapu malikine ödenmesine karar verilmesi gerektiğinin düşünülmemesi, dava konusu taşınmazın, değerlendirme tarihi itibarıyla, emsal alınacak taşınmazın ise satış tarihi itibarıyla imar ya da kadastro parselleri olup olmadığı ilgili Belediye Başkanlığı ve Tapu Müdürlüğünden sorularak dava konusu taşınmazdan düzenleme ortaklık payı indirilip indirilmeyeceğinin tartışılmaması ve emsal ile dava konusu taşınmazın emlak vergisine esas metrekare rayiçlerini karşılaştırmayan yetersiz bilirkişi raporunun hükme esas alınması nedenleriyle kararın bozulmasına karar verilmiştir.

B. Mahkemece Birinci Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Mahkemenin 28.03.2018 tarihli ve 2017/336 Esas, 2018/498 Karar sayılı kararı ile davanın kabulüne, kamulaştırma bedelinin tespiti ile davacı idare tarafından Halk Bankası ... Şubesine yatırılan kamulaştırma bedeli 159.967,50TL'nin nemalarından intifa hakkı devamı süresince intifa hakkı sahibi bulunan ...'na ödenmesine, bu hususta Halk Bankası ... Şubesine müzekkere yazılmasına, intifa hakkı sona erdiğinde 159.967,50 TL'nin davalıya ödenmesine, bu hususta intifa hakkı sona erdiğinde ... Halk Bankası Şubesine müzekkere yazılmasına karar verilmiştir.

C. İkinci Bozma Kararı

1. Mahkemenin 28.03.2018 tarihli ve 2017/336 Esas, 2018/498 Karar sayılı kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairemizce yapılan temyiz incelemesi sonucu; davacı idarece intifa hakkı sahibi davaya dahil edilerek mahkemece bozma ilamına uyulmuşsa da, intifa hakkı sahibine tebligat yapılmayarak bozma gereklerinin tam olarak yerine getirilmediği anlaşıldığından dava konusu 1497 parsel ve 1500 parsel sayılı taşınmazların tapu kaydında lehine intifa hakkı bulunan ...'nu davaya dahil etmesi için davacı idareye süre verilip, taraf teşkili sağlandıktan sonra, taşınmaz bedelinin intifa hakkı sona erinceye kadar bir milli bankaya çıplak mülkiyet sahibi davalı adına yatırılarak bu bedelin nemalarından intifa hakkı sahibinin yararlanmasına, intifa hakkı sona erdiğinde davalı tapu malikine ödenmesine karar verilmesi gerekirken bu hususta bir işlem yapılmadan eksik inceleme sonucu hüküm kurulması nedeniyle kararın bozulmasına karar verilmiştir.

D. Mahkemesince İkinci Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Mahkemenin 02.02.2022 tarihli ve 2021/37 Esas, 2022/36 Karar sayılı kararı ile davanın kabulüne ile kamulaştırma bedelinin 159.967,50 TL olduğunun tespitine, idare tarafından düzenlenen kıymet takdir raporlarında belirlenen toplam kamulaştırma bedeli 112.475,00 TL'den intifa hakkı sahibinin yararlanmasına, intifa hakkı sona erdiğinde kamulaştırma bedelinin davalı tapu malikine ödenmesine, bu bedelin ödenmesine ilişkin ilk karar doğrultusunda Türkiye Halk Bankası ... Şubesine müzekkere düzenlendiği anlaşıldığından bu hususta ayrıca bankaya müzekkere yazılmasına yer olmadığına, kamulaştırma fark bedelinden intifa hakkı sahibinin yararlanmasına, intifa hakkı sona erdiğinde kamulaştırma bedelinin davalı tapu malikine ödenmesine, kamulaştırma bedelinin ödenmesine ilişkin bozma öncesi karar ile müzekkere düzenlendiği anlaşıldığından bu hususta ayrıca bankaya müzekkere yazılmasına yer olmadığına, yatırılan toplam kamulaştırma bedelinden intifa hakkı sahibinin yararlanmasına, intifa hakkı sona erdiğinde kamulaştırma bedelinin davalı tapu malikine ödenmesine, bu konuda ilgili banka şubesine müzekkere yazılmasına karar verilmiştir.

VI. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; emsal alınan taşınmazın değerlendirmeye uygun olmadığını, belirlenen bedelin yüksek olduğunu, yasal faiz bitiş tarihinin hatalı olduğunu ileri sürerek kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme

Uyuşmazlık, dava konusu taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespitine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) geçici 3 üncü maddesinin atfıyla 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) 26.09.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanun'la yapılan değişiklikten önceki 427 ilâ 439 uncu maddeleri.

2. 2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası ile 11 inci maddesi.

3. Değerlendirme

1. Mahkemelerin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesi gereği yürürlükte bulunan 1086 sayılı Kanun’un 26.09.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanun'la yapılan değişiklikten önceki 428 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Arsa niteliğindeki taşınmaza emsal kıyaslaması yapılarak, üzerindeki ağaçlara ise maktuen değer biçilmesinde ve intifa hakkı davaya dahil edilip taraf teşkili sağlandıktan sonra davalı adına depo edilen kamulaştırma bedelinin nemalarından intifa hakkı sahibinin yararlanmasına karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.

3. Temyizen incelenen mahkeme kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozma ile kesinleşen ve karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla, karar usul ve kanuna uygun olup temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davacı idare vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun Mahkeme kararının ONANMASINA,

Davacı idare harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına,

29.03.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.