Logo

5. Hukuk Dairesi2022/14066 E. 2023/6559 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili istemine ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Zemini maden niteliğindeki taşınmazın üzerindeki fındık ağaçlarına bedel belirlenirken kapama meyve bahçesi değeri ile zemine ekilecek ürünün münavebe bedeline ayrıca objektif değer artışı uygulanması suretiyle fazla bedel tespit edilmesi ve faize ilişkin hükmün hatalı olması, fazla yatırılan bedelin iadesine ilişkin olarak infazda tereddüt uyandıracak şekilde karar verilmesi bozma nedeni olarak değerlendirilerek yerel mahkeme kararı bozulmuştur.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ile kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasında yapılan yargılama sonunda verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kabulüne karar verilmiştir.

Mahkeme kararı taraf vekillerince temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, sonucunda, temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verilmiştir.

Davalılar vekilince temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılmasının istenilmesi üzerine, işin duruşmaya tâbi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 20.06.2023 günü tayin edilerek taraflara tebligat gönderilmiştir.

Duruşma günü davalılar vekili Avukat ... ile davacı idare vekili Avukat ... gelmişlerdir.

Duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlendikten sonra duruşmaya son verildi.

Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı idare vekili dava dilekçesinde özetle; ... ili, ... ilçesi, ... köyü, 120 ada 33 parsel sayılı taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ile kamulaştırılan taşınmazın idare adına tesciline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalılar cevap dilekçesinde özetle; davaya konu taşınmazın Belediye sınırıları içinde kaldığını ve tüm belediye hizmetlerinden faydalandığını, emsal karar gereği düzenleme ortaklık payı düşüldükten sonra metrekare birim fiyatının 81,60 TL olarak belirleyen dava konusu taşınmaza yakın ve Yargıtay denetiminden geçen dosya dikkate alınarak karar verilmesini talep etmiştir.

III. MAHKEME KARARI

Mahkemenin 27.03.2015 tarihli ve 2013/368 Esas, 2015/264 Karar sayılı kararı ile davanın kabulüne, kamulaştırma bedelinin tespiti ile bu bedelin; davalı tarafa ödenmesine, dava konusu taşınmazın davalı adına olan tapu kaydının iptali ile davacı idare adına tesciline karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Birinci Bozma Kararı

1. Mahkeme kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairemizin 13.12.2017 tarihli ve 2016/14602 Esas, 2017/34733 Karar sayılı ilâmı ile dava konusu taşınmazın maden ruhsatı ve ruhsat işletme iznine ilişkin belgeleri getirtilip, tarafsız maden ve jeoloji mühendisi bilirkişilerin de bulunduğu bilirkişi kurulu eşliğinde mahallinde yeniden keşif yapılarak dava konusu taşınmazın maden işletme ruhsat ve izni verilen yer içerisinde kalıp kalmadığı hususu fen bilirkişisinin krokili raporunda işaretlettirilmek suretiyle tespit edildikten sonra, dava tarihi itibarıyla maden ruhsatı ve işletme izni verilen bölüm içindeyse, resmi kurumlardan (Maden Tetkik ve Arama Genel Müdürlüğü, vs.) maden işletmesine ilişkin resmî veriler de getirtilip, denetime elverişli rapor alınarak, sonucuna göre karar verilmesi ve taşınmaza maden gelirine göre değer biçilmesi, dava konusu taşınmaz kapama fındık bahçesi olduğuna göre fındıklık değerinden dava konusu taşınmazın arazi değerinin düşülerek bulunacak ağaç değerine de hükmedilmesi ve karar tarihine kadar yasal faize hükmedilmesi gerektiğinin düşünülmemesi gerekçeleriyle kararın bozulmasına karar verilmiştir.

B. Mahkemece Birinci Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Mahkemenin 07.01.2020 tarihli ve 2018/205 Esas, 2020/6 Karar sayılı kararı ile bozma ilamı gereğince inceleme ve işlem yapılarak davanın kabulü ve kamulaştırma bedelinin tespiti ile bu bedelin; bozma ilamı sonucu oluşan fark bedelin karar kesinleştiğinde davalı tarafa ödenmek üzere bankada üçer aylık vadeli hesapta tutulmasına, dava konusu taşınmazın davalılar adına olan tapu kaydının iptali ile davacı idare adına tesciline karar verilmiştir.

C. İkinci Bozma Kararı

1. Mahkemenin 07.01.2020 tarihli ve 2018/205 Esas, 2020/6 Karar sayılı kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairemizin 16.03.2021 tarihli ve 2020/10505 Esas, 2021/3460 Karar sayılı ilamı ile dava konusu Uzunisa Köyü 120 ada 33 parsel sayılı taşınmazın maden geliri esas alınarak değer biçilmesinde bir isabetsizlik görülmediği, ancak Dairemiz bozma ilamında dava konusu taşınmaz kapama fındık bahçesi olduğuna göre taşınmazın fındıklık değerinden, dava konusu taşınmazın arazi değerinin düşülerek bulunacak ağaç değerine de hükmedilmesi gerektiği belirtildiği hâlde bu yönteme uygun olmayan rapor esas alınarak ayrıca kapama fındıklık bedeli üzerinden hüküm kurulması, ilk karar gereği davalılara ödenmesine karar verilen 1.503.113,83 TL bedele 16.03.2014 tarihinden ilk karar tarihi olan 27.03.2015 tarihine kadar yasal faiz uygulanmasına karar verilmesi gerektiği gibi Anayasa Mahkemesinin 27.11.2020 tarihli ve 31317 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan 16.07.2020 tarihli ve 2018/104 Esas, 2020/39 Karar sayılı kararı ile 7139 sayılı Kanun'la Değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrasının dördüncü cümlesinin Anayasa’ya aykırı olduğu ve iptal edildiği nazara alınarak karar verilmesi gerektiği gerekçeleriyle kararın bozulmasına karar verilmiştir.

D. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Son Karar

Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile bozma ilamı gereğince inceleme ve işlem yapılarak davanın kabulüne ve kamulaştırma bedelinin tespiti ile bu bedelden acele el koyma bedelinin mahsubu ile fark bedelin derhal davalı tarafa ödenmesine, dava konusu taşınmazın davalılar adına olan tapu kaydının iptali ile davacı idare adına tesciline karar verilmiştir.

VI. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1. Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmaza gelir yöntemine göre değer biçilmesi gerektiğini, davalılar ile işletme ruhsatı sahibi arasında gelir getirici bir anlaşma olmadığı gibi madenlerin devletin hüküm ve tasarrufunda olduğunu ve arzın mülkiyetine tabi olmadığı hâlde maden bedelinin ödenmesine karar karar verilmesinin davalı lehine haksız kamulaştırma değeri belirlenmesine sebep olacağını, maden gelirine göre yapılan değerlendirmede dava konusu taşınmaza yakın parsel için açılan davadaki bilirkişi raporunun dikkate alınması gerektiği hâlde, hatalı olarak metrekare birim fiyatının yüksek belirlendiğini, kapitalizasyon faizi oranının düşük uygulandığını, objektif artış oranının uygulanması kanuna aykırı olduğu gibi kapitalizasyon faiz oranı belirlenirken bütün kriterler göz önüne alındığından aynı zamanda objektif değer artışının da kullanılmış olması fahiş kamulaştırma bedeli takdirine neden olduğunu ayrıca bozma ilamı öncesi %45 olarak alınan objektif değer artışının bozma sonrası hükme esas alınan raporda oranın %50 olarak artırılmasının hukuka ve hakkaniyete aykırı olduğunu, fındık ağaçlarının taşınmaza kapama niteliği vermediğini, zemine ekilebilir ürünlerinin üretim masraflarının resmî verilere uygun olmayacak şekilde düşük alındığını, faize ilişkin hükmün hatalı olduğunu, fazla yatan bedelin iadesine ilişkin olarak infazda tereddüt uyandıracak şekilde karar verildiğini, davacı idare lehine vekâlet ücretine hükmedilmesi gerektiğini ileri sürerek temyiz yoluna başvurmuştur.

2. Davalılar vekili temyiz dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmazın arsa niteliğinde olduğunu, Mahkemece lehlerine oluşan usuli kazanılmış hak ihlal edilmek suretiyle kamulaştırma bedelinin düşük tespit edildiğini, faize ilişkin hükmün hatalı olduğunu ileri sürerek temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme

Uyuşmazlık, kamulaştırma bedelinin tespiti ile kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) geçici 3 üncü maddesinin atfıyla 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun (1086 sayılı Kanun) 26.09.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanun'la yapılan değişiklikten önceki 427 ilâ 439 uncu maddeleri.

2. 2942 sayılı Kanun'un 1 11 inci maddeleri.

3. Değerlendirme

1. Mahkemelerin nihaî kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un geçici 3 üncü maddesinin atfıyla 1086 sayılı Kanun'un 26.09.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanun'la yapılan değişiklikten önceki 428 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen mahkeme kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozma ile kesinleşen ve karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; taraf vekillerinin aşağıdaki paragrafların kapsamı dışındaki temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü diğer nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

3. Zemini maden niteliğindeki taşınmazın üzerindeki fındık ağaçlarına bedel belirlenirken önce taşınmazın kapama fındık bahçesi değeri hesaplanıp bu değerden çıplak arazi değeri indirilerek aradaki farkın ağaç bedeli olarak hesaplanması ile yetinilmesi gerekirken, kapama meyve bahçesi ile zemine ekilecek münavebe bedeli olarak hesaplanan değerine ayrıca objektif değer artışı uygulanması suretiyle fazla bedel tespiti bozmayı gerektirir.

4. Kabule göre de; Mahkemenin tespit ettiği kamulaştırma bedelinden acele el koyma dosyasında yatan bedelin mahsubundan sonra kalan ve Dairemizin birinci bozma kararı öncesi hükmedilen 1.503.113,83TL'ye 16.03.2014 tarihinden ilk karar tarihine kadar, Dairemizin ikinci bozma kararı sonrası tespit edilen 25.721,01 TL'ye de son karar tarihine kadar faiz işletilmesine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde faize ilişkin hüküm kurulması doğru görülmemiştir.

5. Davacı idare tarafından fazla yatırılan 41.645,00TL'nin davalılar tarafından bankadan çekilmiş ise çekilme tarihine kadar işlemiş nemaları ile birlikte davalılardan alınarak davacı idareye verilmesine, çekilmemiş ise çekilme tarihine kadar işlemiş nemaları ile birlikte davacı idareye iadesine karar verilmesi gerekirken infazda tereddüt uyandıracak şekilde fazla yatırılan bedelin iadesine karar verilmesi de hatalıdır.

V. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Taraf vekillerinin temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile hükmün açıklanan nedenlerle BOZULMASINA,

03.09.2022 tarihinde yürürlüğe giren Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince 8.400,00 TL vekâlet ücretinin davalılardan alınarak davacı idareye, 8.400,00 TL vekâlet ücretinin de davacı idareden alınarak davalılara verilmesine,

Taraflardan peşin alınan temyiz harçlarının istek hâlinde iadesine,

20.06.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.