Logo

5. Hukuk Dairesi2022/14615 E. 2023/6190 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davalı idare tarafından kentsel dönüşüm projesi kapsamında kamulaştırmasız el atılan taşınmazların bedelinin tespiti ve tahsili istemidir.

Gerekçe ve Sonuç: Dava konusu taşınmazlara fiilen el atıldığı, arsa niteliğindeki taşınmazların değerinin emsal karşılaştırması yapılarak tespitinde ve bedelinin davalı idareden tahsiline karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmediğinden Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi

Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkin davada yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı idare vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak, yeniden esas hakkında hüküm kurmak suretiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekillerince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; ... ili, ... ilçesi, ... Mahallesi 90069 ada 2, ... Mahallesi 70164 ada 8(yeni 23), 3080 ada 38 (yeni 70256 ada 2 ve 3) parsel sayılı taşınmazlara davalı idare tarafından ... Girişi Kentsel Dönüşüm Projesi kapsamında el atıldığından bahisle fazlaya dair haklarını saklı tutarak kamulaştırmasız el atmaya dayanan tazminatın, dava tarihinden itibaren faizi ile birlikte davalı idareden tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı idare vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu 90069 ada 2 sayılı parselin Kuzey ... Girişi Kentsel Dönüşüm Proje Alanı ... Etabı kapsamında davalı ... Encümeninin 26.02.2009 tarih ve 203 sayılı kararı ile onaylanan 81552/2 nolu perselasyon planı ile oluştuğunu, bu planın ... 9. İdare Mahkemesinin 2008/1188 Esas sayılı kararı ile iptal olduğunu, ... Büyükşehir Belediye Encümeninin 28.11.2011 tarihli ve 3410 sayılı kararı ile onaylanan Kuzey ... Girişi Kentsel Dönüşüm Projesi öncelikli proje alanı ... Etabı 1/1000 ölçekli uygulama imar planına ve 1/5000 ölçekli nazım imar planına istinaden hazırlanan parselasyon planı ile Anaokulu Alanı olarak ayrıldığını, 70164 ada 8 parselin ise Ticaret Alanı olarak ayrıldığını, davanın İdari Yargıda açılması gerektiğini, dava konusu taşınmazlara davalı ... tarafından hukuki veya fiili el atılmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne tespit edilen bedelin davalı idareden tahsili ve bedeline hükmedilen davacı payının tapusunun iptali ve davalı idare adına tapuya tesciline karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı idare vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; aynı bölgede idare mahkemelerinde açılan davalarda ticari rekreasyon alanlarında yapılaşmaya gidilebileceği belirtilerek davaların reddedildiğini, anaokulu olarak ayrılan taşınmaza el atılmadığını, bu nedenle yargı yolu nedeniyle davanın reddi gerektiğini, uzlaşma ve dava yoluyla ödenen bedellerin dikkate alınmadığını, 70164 ada 8 parsel sayılı taşınmazın uygulama görerek aynı ada 23 parsel olduğunu ve davacı paylarının bu parsele taşınarak tescilin sağlandığını ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılması istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile dava konusu taşınmazların davalı idare tarafından Kuzey ... Girişi Kentsel Dönüşüm Projesi kapsamına alındığı, proje bütünlüğü kapsamında çalışmaların başlandığı, bir kısım alanda konutların yapıldığı, bir kısım alanda ise sosyal donatı alanları, yeşil alanlar, dinlenme alanları yapıldığı, yolların açıldığı, fiili çalışmaların devam ettiği iş bu yönüyle dava konusu 70164 ada 8 parsel ile 90069 ada 2 parsel sayılı taşınmazlara fiilen el atıldığı, dava konusu ... ilçesi, ... Mahallesi, 3080 ada 38 parsel sayılı taşınmazın Kuzey ... Girişi Kentsel Dönüşüm Projesi 2. Etapta kalan kısmının ... Büyükşehir Belediye Başkanlığınca onaylanan 12.05.2017 gün ve 1010 sayılı imar planı kapsamında 81558 nolu parselasyon planı ile uygulamaya alınarak davacılar hisselerinin imar planında "Ticaret Merkezi" kullanımında kalan 70256 ada 3 parsel ile "Sağlık Alanı" kullanımında kalan 7265 ada 2 parsele şuyulandırılarak tapuların oluştuğu, kaldırma kararı sonrası yapılan keşif sonrası alınan bilirkişi raporuna göre parseller üzerinde henüz yapılaşma olmamakla birlikte proje bütünlüğü kapsamında çalışmaların başladığı, gecekonduların yıkılmış olduğu, imar yolların açıldığı, inşaat şantiyelerinin kurulduğu, taşınmazlardan yararlanma imkanının kalmadığının bildirildiği bu yönüyle iş bu parsellere de fiilen el atma olgusunun gerçekleştiği, aynı bölgede açılan davalar nedeniyle kurulan hükümlerin Yargıtay 5. Hukuk Dairesince onanarak kesinleştiği,yargılamanın devamında davacıların 13 parsel sayılı taşınmazdaki tüm hisselerinin düzenleme ortaklık payı kesilmeksizin aynı yerde 23 parsel olarak 6.432 m² alanlı taşınmazda tescil edildiği, Tapu Kadastro Genel Müdürlüğü Parsel Sorgulama sistemi üzerinde yapılan incelemede 22 ve 23 parsel sayılı taşınmazların dava konusu 13 (eski 8 parsel) parsel sayılı taşınmaz ile aynı yerde kaldığı ve fiilen el atma olgusunun devam ettiği, arsa niteliğindeki taşınmazlara emsal karşılaştırması yapılarak, Yargıtay denetiminden geçerek kesinleşen bedellerde eskale edilip irdelenmek suretiyle değerlerinin tespit edilmesinde ve dava konusu 70265 ada 2 parsel ile 70256 ada 3 parsel sayılı taşınmazlar bedelinin davalı idareden tahsiline, taşınmazlardaki davacılar payının iptali ile davalı idare adına tesciline dair mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden Kanuna aykırılık bulunmadığı, ancak karar bir bütün olup hükmedilen toplam bedel dikkate alındığında istinaf yolu açık olduğu gibi temyiz yolunun da açık olduğu dikkate alınmaksızın Dairemiz kaldırma kararı sonrası kurulan hükümde, dava konusu 70164 ada 8 parsel ile 90069 ada 2 parsel sayılı taşınmazalar yönünden kararın kesinleştiğinden bahisle yeniden hüküm kurulmaması ve dava konusu 70164 ada 13 (eski 8 parsel) parsel sayılı taşınmazın uygulama görerek davacılar paylarının 70164 ada 23 parsel sayılı taşınmazda tescil edildiği ve bu taşınmazdaki paylarının iptali ile davalı idare adına tesciline karar verilmesi gerektiğinden bahisle davalı idarenin istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak yeniden esas hakkında karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1.Davacı vekili temyiz dilekçesinde özetle; davanın reddedilen kısmı yönünden davalı idare lehine fazla vekâlet ücretine hükmedildiğini ileri sürerek temyiz itirazında bulunmuştur.

2.Davalı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; uzlaşma dava şartının yerine getirilmediğini, dava konusu taşınmazların Kentsel Gelişim ve Dönüşüm Alanı olarak ayrıldığını fakat fiilen el atmanın söz konusu olmadığını, idari yargının görevli olduğunu, dava konusu 70256 ada 3 ve 2 parsellere yapılan imar uygulamasının onayı tarihi itibarıyla 3194 sayılı İmar Kanunu'nun (3194 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine belirtilen 5 yıllık sürenin dolmadığı gibi fiilen el atılmadığını Ticaret Alanı kullanımlı 70164 ada 23 parsel, Anaokulu kullanımlı 90069 ada 2 parsel, Ticaret Merkezi kullanımlı 70256 ada 3 parsel ile Sağlık Alanı kullanımlı 70265 ada 2 parselde 3194 sayılı Kanun'un 18 inci maddesi uygulaması sonucu imar parsellerinde bulunan diğer hissedarlarla anlaşılması ve 5998 sayılı Kanun'da belirtilen hususlarının yerine getirilmesi durumunda imar planlarının belirlediği kullanım koşullarına göre inşaat ruhsatı alarak tasarrufta bulunabileceklerini ileri sürerek temyiz isteminde bulunmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme

Uyuşmazlık, kamulaştırmasız el atılan taşınmazların değerinin biçilmesi ve bedelinin idareden tahsili istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 5993 sayılı Belediye Kanunu (5993 sayılı Kanun)'nun 73 üncü maddesinin sekizinci fıkrası şöyledir; "...Kentsel dönüşüm ve gelişim alanı ilan edilen yerlerde belediyelere ait gayrimenkuller ile belediyelerin anlaşma sağladığı veya kamulaştırdıkları gayrimenkuller üzerindeki inşaatların tamamı belediyeler tarafından yapılır veya yaptırılır. Belediye ile anlaşma yapmayan veya belediyece kamulaştırılmasına gerek duyulmayan gayrimenkul sahiplerinden proje alanında kendilerine 3194 sayılı Kanunun 18 inci maddesine göre ayrı ada ve parselde imar hakkı verilmemiş olanlar kamulaştırmasız el atma davası açabilir..."

3. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun, 16.05.1956 tarihli ve 1956/1 Esas, 1956/6 Karar sayılı kararının ilgili bölümü şöyledir: “... Usûlü dairesinde istimlak muamelesine tevessül edilmeksizin gayrimenkulü yola kalbedilen şahsın, esas itibarıyla, gayrimenkulünü yola kalbeden amme hükmi şahsiyeti aleyhine meni müdahale davası açmağa hakkı olduğuna, ancak dilerse bu fiili duruma razı olarak, mülkiyet hakkının amme hükmi şahsiyetine devrine karşılık gayrimenkulünün bedelinin tahsilini de dava edebileceğine ve isteyebileceği bedelin de mülkiyet hakkının devrine razı olduğu tarih olan dava tarihindeki bedel olduğuna 16.05.1956 tarihinde ilk toplantıda ittifakla karar verildi.”

4. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun, 16.05.1956 tarihli ve 1954/1 Esas, 1956/7 Karar sayılı kararı ile “... Usûlü dairesinde istimlak muamelesine tevessül edilmeksizin gayrimenkulü yola kalbedilen şahsın, gayrimenkulünün bedelinin tahsiline ilişkin olarak, gayrimenkulünü yola kalbeden hükmü şahsiyeti aleyhine açacağı bedel davasında müruruzamanın mevzuubahis olamayacağına ve bu itibarla da, hadisede Borçlar Kanunu'nun 66. maddesinin tatbik kabiliyeti bulunmadığına ...” karar verilmiştir.

5.2942 sayılı Kamulaştırma Kanun'nun (2942 sayılı Kanun) 11 inci maddesi

3. Değerlendirme

1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesi ile 369 uncu maddesinin birinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Dosya içindeki bilgi ve belgelere, kararın dayandığı gerekçeye göre, aynı bölgeden gelen Dairemiz denetiminden geçen dosyalar birlikte gözetildiğinde; Kuzey ... Girişi Kentsel Dönüşüm Proje alanında kalan ve dava konusu taşınmazları da kapsayan bölgede fiilen çalışmaların başladığı projenin bir bütün olduğu da dikkate alındığında, dava konusu taşınmazlara yönelik kamulaştırmasız el atma olgusunun gerçekleştiğinin kabulü doğrudur.

3. Arsa niteliğindeki dava konusu taşınmazlara 2942 sayılı Kanunu'nun 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi uyarınca emsalin üstün ve eksik yönleri belirlenip kıyaslaması yapılarak değer biçilmesi ve kamulaştırmasız el atılan taşınmazların bedellerinin davalı idareden tahsiline karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.

4. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup temyiz dilekçelerinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Taraf vekillerinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve Kanun'a uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Taraflardan peşin alınan temyiz harcının Hazineye irat kaydedilmesine,

Dosyanın ilk derece mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

13.06.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.