Logo

5. Hukuk Dairesi2022/16298 E. 2023/4104 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kamulaştırılan taşınmazların bedelinin tespiti ve idare adına tescili davasında, ödenmesi gereken fark bedelin karar kesinleşmeden önce ödenmesine ilişkin ara karar verildikten sonra, kesinleşinceye kadar bloke edilmesine karar verilmesi nedeniyle uyuşmazlık çıkmıştır.

Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi'nin, daha önceki ara kararıyla hükmettiği fark bedelin ödenmesine ilişkin hükmüyle çelişen ve infazda tereddüt yaratacak şekilde, fark bedelin karar kesinleşinceye kadar bloke edilmesine karar vermesi usul ve yasaya aykırı görülerek, 6100 sayılı HMK'nın 370. maddesi uyarınca karar düzeltilerek onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : Adana Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi

Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın idare adına tescili davasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davacı idare vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak, düzeltilerek yeniden esas hakkında karar verilmek suretiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı idare vekili tarafından temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı idare vekili dava dilekçesinde özetle; ... ili, ... ilçesi, ... Mahallesi 250 ada 35 ve 38 parsel (eski 185 parsel) sayılı taşınmazların kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazların idare adına tescilini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalılar cevap dilekçesi sunmamıştır.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne ve kamulaştırma bedelinin tespiti ile bu bedelden acele kamulaştırma dosyasında belirlenen bedelden mahsup edilerek, geri kalan miktarın üçer aylık vadelide nemalandırılarak karar kesinleştiğinde davalı tarafa ödenmesine, dava konusu taşınmazların kamulaştırılan kısımlarının davalılar adına olan tapu kaydının iptali ile davacı idare adına tesciline karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmazların sulu arazi olarak değerlendirilmesinin hatalı olduğunu, kapitalizasyon faizinin %6 olarak alınması gerektiğini, belirlenen bedelin yüksek olduğunu, davacı idare lehine vekâlet ücretine hükmedilmesi gerektiğini ve dava konusu taşınmazların 250 olan ada numarasının hükümde 205 olarak gösterildiğini ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılması istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile yapılan keşif ve bilirkişi incelemesi sonucu, dava konusu taşınmazların sulu tarım arazisi vasfında oldukları görülerek, kapitalizasyon faiz oranının % 4 alınmasının uygun olduğu, taşınmazın sulu arazi vasfı hususunda bilirkişi raporunda yapılan açıklamaların doğru ve yerinde bulunduğu, davacı idare lehine vekâlet ücretine hükmedilmemesinin de isabetli olduğu, tapudaki sınırlandırmaların bedele yansıtıldığı ve sınırlandırmalardan ari olarak tescile karar verildiği, tespit olunan birim değerin emsal taşınmaz ve dosyalarda verilen değerlerle aynı olduğu, kamulaştırma bedelinin tamamının davalılara ödenmemesi ve kurulan faiz hükümleri isabetsiz ise de bu hususların istinaf eden taraf nazara alındığında istinaf eden davacı idare yönünden aleyhe durum yaratmadığı, vadeli hesaba yatırılan 337.953,90 TL ilave kamulaştırma bedelinin davalı hak sahiplerine derhal ödenmesi hususunda ara karar kurularak gereği hususunda İlk Derece Mahkemesine yazı gönderildiği; ancak dava konusu 250 ada 38 nolu parselin sehven 205 ada 38 nolu parsel olarak yazılmasının maddi hata olup resen düzeltilmesi gerektiği gerekçesiyle davacı idare vekilinin istinaf talebinin kısmen kabulü ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin iki numaralı alt bendi uyarınca dava konusu taşınmazın ada numarası düzeltilerek yeniden esas hakkında karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar ederek kararın bozulmasını istemiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme

Uyuşmazlık, dava konusu taşınmazların kamulaştırma bedelinin tespitine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası ile 11 inci maddesi.

3. Değerlendirme

1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesi ile 369 uncu maddesinin birinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Arazi niteliğindeki dava konusu taşınmazların zeminine 2942 sayılı Kanun'un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (f) bendi uyarınca gelir metodu esas alınarak değer biçilmesinde ve dava konusu taşınmazların davalılar adına olan tapu kaydının iptali ile davacı idare adına tesciline karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.

3. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukukî nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre; davacı idare vekilinin aşağıdaki paragraf kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

4. Bölge Adliye Mahkemesinin 21.04.2022 tarihli ara kararı ile Anamur 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2018/277 Esas, 2019/238 Karar sayılı dosyasında tespit edilen 443.347,05 TL kamulaştırma bedelinden acele el koyma bedelinin mahsubu ile oluşan fark bedel 337.953,90 TL'nin, kararın kesinleşmesi beklenmeksizin bugüne kadar işlemiş faiz ve nemalarıyla birlikte davalılara hisseleri oranında ödenmesine karar verildiği halde, Bölge Adliye Mahkemesinin 14.10.2022 tarihli kararı ile infazda tereddüt uyandıracak şekilde tespit edilen fark bedel olan 337.953,90 TL’nin karar kesinleşinceye kadar bloke altına alınmasına ve üçer aylık vadeli mevduat hesabında nemalandırılarak kararın kesinleşmesini müteakiben davalılara tapudaki hisseleri oranında ödenmesine karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir.

Ne var ki bu hatalanın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin ikinci fıkrası hükmü uyarınca mahkeme kararının düzeltilerek onanması gerekir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1. Davacı idare vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine,

2. Davacı idare vekilinin temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının hüküm fıkrasının; (5) numaralı bendinin hükümden tümüyle çıkartılmasına, yerine “ tespit edilen 443.347,05 TL kamulaştırma bedelinden acele el koyma bedelinin mahsubu ile oluşan fark bedel 337.953,90 TL'nin, kararın kesinleşmesi beklenmeksizin 21.04.2022 ara karar tarihine kadar işlemiş nemalarıyla birlikte davalılara hisseleri oranında ödenmesine,” cümlesinin yazılması suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

26.04.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.