Logo

5. Hukuk Dairesi2022/16824 E. 2023/3812 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kamulaştırma işlemine konu taşınmazın tapuda idare adına tescili istemine ilişkin davada, tebligatın geçersizliğine rağmen kamulaştırma bedelinin malike ödenmesinin tescil için yeterli olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Tebligat geçersiz olsa dahi, kamulaştırma bedelinin malike ödendiğinin tespit edilmesi halinde tebligatın Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi gereğince geçerli hale geleceği ve kamulaştırma işleminin kesinleşeceği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi

Taraflar arasındaki 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu’nun (2942 sayılı Kanun) mülga 17 nci maddesi uyarınca tescil istemine ilişkin davada yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı idare vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı idare vekili tarafından temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı idare vekili dava dilekçesinde özetle; dava konusu ... ili, ... ilçesi, ... Mahallesi 466 parsel sayılı taşınmazın usulüne uygun olarak kamulaştırıldığını, bedelin maliklerine ödendiğini ve kamulaştırmanın kesinleştiğini; ancak tapuda ferağ verilmediğini, dava konusu taşınmazın davalılar murisi Ali Yavuz adına olan tapu kaydının iptali ile davacı idare adına tesciline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalılar cevap dilekçesi sunmamışlardır.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacı idarece sunulan noter tebligatlarının muhtara bırakılması nedeniyle usulüne uygun olmayıp tamamlanmış bir kamulaştırma işleminin mevcut olmadığı, kamulaştırma işleminden taşınmaz maliklerinin haricen haberdar olması veya idarece düzenlenen kıymet takdir komisyonu raporunda belirlenen bedelin taşınmaz maliklerine ödenmesinin 2942 sayılı Kanun’un 25 inci maddesi çerçevesinde usulüne uygun tebliğ söz konusu olmadığı müddetçe geçerli bir kamulaştırmanın varlığına delalet etmediği ve tescil koşulları oluşmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; davanın ilk celsede reddedildiğini, davacı idareye eksik belgelerin tamamlanması için süre verilmediğini, süre verilse idi mahkemenin eksik gördüğü evrakın tamamlanabileceğini ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılması istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile eldeki davada idarenin sunduğu belgelerden kamulaştırma evraklarının tebliğine ilişkin evrakın doğrudan muhtara bırakılarak yapılan tebliğin usulüne uygun olmadığı, davanın reddine karar verilmesi usul ve kanuna uygun olduğundan davacı idare vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin bir numaralı alt bendi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; yapılan tebligatın usulüne uygun olduğunu, her ne kadar noterlik cevabında evrakların imha edildiği belirtilmiş ise de ilgili yönetmelik gereği 75 yıl saklanması hükmü getirildiğinden bu cevabî yazının kabul edilemeyeceğini, kamulaştırma bedelinin 25.02.2000 tarihinde ödendiği sabit olup noter tebligatı da tebliğ şerhine havi olup usulüne uygun olduğundan davanın reddine karar verilmesinin hatalı olduğunu ileri sürerek kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme

Uyuşmazlık, 2942 sayılı Kanun'un mülga 17 nci maddesi uyarınca tescil istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Kanun’un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 2942 sayılı Kanun’un “Tapulu taşınmaz mallarda tescil” kenar başlıklı (mülga 24/4/2001 - 4650/21 md.) 17 nci maddesi şöyledir; “Tebliğ edilen kamulaştırma işlemine karşı idari ve adli yargıya başvurulmadığı veya bu konuda açılan davaların kesin olarak sonuçlandığı ancak taşınmaz mal sahibinin ferağ vermediği hallerde, takdir edilen ve artırılan bedelin tamamı milli bankalardan birine yatırılarak makbuzu ilgili belge örnekleriyle birlikte mahkemeye verilir. Mahkeme iki tarafı derhal davet ederek, gelmemeleri halinde gıyaplarında, belgeleri inceleyerek, kamulaştırma usulüne uygun şekilde tamamlanmış ise, taşınmaz malın kamulaştırma yapan idare adına tesciline karar verir ve tapu dairesine bildirir. Kamulaştırması yapılan taşınmaz mal tahsis edildiği kamu hizmeti itibariyle sicile kaydı gerekmeyen bir niteliğe dönüşmüş ise, istek halinde sicil kaydının terkinine karar verilir.

Bu tescil ve terkin işlemi sırasında mal sahiplerinin bu taşınmaz mal nedeniyle vergi ilişkisi aranmaz. Ancak, ilgili tapu dairesi durumu vergi dairesine bildirir.

Bu Kanun'un 3 üncü maddesinin ikinci fıkrasında belirtilen hallerde yapılacak kamulaştırmalarda yatırılacak miktar, ödenecek ilk taksit bedelidir.”

3. Değerlendirme

1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesi ile 369 uncu maddesinin birinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukukî ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davacı idare vekilinin aşağıdaki paragrafın dışındaki diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

3. ... Merkez Akarsu sulama gölet inşaatı için 22.09.1994 tarihinde Köy Hizmetleri Genel Müdürlüğü lehine kamulaştırma kararı alındığı, kamulaştırma karşılığının ... Bankası ... Şubesine 28.12.1999 tarihinde 826/76153 sayılı makbuzla 826011744 No.lu hesaba yatırıldığı, kamulaştırma evraklarının 04.02.2000 tarihinde muhatabın adreste bulunmama sebebi belirtilmeden muhtar Muhammed Kar’a şerhiyle tebliğ edildiği, yapılan tebligatın usulüne uygun olmadığı; ancak ... Bankası ... Şubesinin 98/98 sayılı 07.03.2019 tarihli yazısı ekinde davalılar murisi Ali Yavuz payına düşen istimlak bedelinin 25.02.2000 tarihinde ödendiğinin belirtildiği anlaşılmıştır.

4. 2942 sayılı Kanun'un 25 inci maddesi uyarınca hakların kullanılması ve borçların yerine getirilmesi bakımından kamulaştırma işlemi, mal sahibi açısından usulüne uygun yapılan tebligatla başlar. Tebligat geçersiz olsa dahi; bankaya bloke edilen kamulaştırma bedelinin tapu maliklerine ödendiğinin tespiti hâlinde Tebligat Kanunu'nun 32 nci maddesi gereğince tebligat geçerli hâle gelerek kamulaştırma işleminin kesinleştiği anlaşılmıştır.

Bu durumda; davalı idare tarafından dosyaya ibraz edilen ... Bankası ... Şubesinin 98/98 sayılı 07.03.2019 tarihli yazısı uyarınca davalılar murisi Ali Yavuz payına düşen istimlak bedelinin 25.02.2000 tarihinde ödendiği de gözetilerek, davacılar murisi Ali Yavuz’a ait ½ pay yönünden davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde davanın reddine karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1. Davacı idare vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,

2. İlk Derece Mahkemesi kararının BOZULMASINA,

Peşin alınan temyiz harcının istek hâlinde davacı idareye iadesine,

Dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, bozma kararının bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

12.04.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.