"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 39. Hukuk Dairesi
KARAR : Yeniden esas hakkında verilen karar
İLK DERECE MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 17. Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki, yapıda meydana gelen zarar, tamir/iyileştirme bedeli ile kira kaybı bedelinin tahsiline ilişkin davada yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın yapıda meydana gelen zarar, tamir/iyileştirme bedeli yönünden reddine, kira kaybı istemine yönelik davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince davacılar vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine, davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak davanın tamamen reddi yönünde yeniden esas hakkında hüküm kurulmuştur.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacılar vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usûl eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verilmiştir.
Davacılar vekilince temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılmasının istenilmesi üzerine, işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 17.01.2023 günü tayin edilerek taraflara tebligat gönderilmiştir.
Duruşma günü davacılar vekili Avukat ... ile davalı vekili Avukat ... duruşmaya gelmişlerdir.
Duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlendikten sonra duruşmaya son verildi.
Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacılar vekili dava dilekçesinde; İstanbul ili, ... Mahallesi, 543 ada 14 parsel (543 ada 11 parselde ifraz) sayılı hamam niteliğindeki taşınmazda meydana gelen zarar, tamir/iyileştirme bedeli ile yoksun kalınan kira bedelini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı idare vekili cevap dilekçesinde özetle; kök parsel 543 ada 11 parsel sayılı taşınmazın Marmaray Projesi kapsamında bir kısmının kamulaştırılması için açılan bedel tespit ve tescil davasında, kök parselin ifrazı ile oluşan 12, 13 ve 15 parsellerin hükmen idareleri adına, 14 parsel sayılı taşınmazın ise malikleri adına tesciline karar verildiğini, yıkım işlemlerinin tarihi hamama zarar vermeyecek şekilde yapıldığını, davanın esastan reddi ile masraf ve vekâlet ücretinin davacılar üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kira bedeli istemi yönünden kabulüne, zarar, ve tamir/iyileştirme bedeli istemi yönünden reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1. Davacılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmazın bulunduğu bölge şantiye yeri olduğu giriş yapamadıklarını, üzerindeki işhanının yıkılması ile geriye tarihi eser niteliğindeki eski fonksiyonunu kaybetmiş hamam yapısının kaldığını, eski eser olmasından dolayı tamire ihtiyaç duyduğunu, taşınmazın hamam olarak kullanılamaması ile davalı idarenin eylemleri arasında illiyet bağı olduğunu, hamamın eklentileri yıkıldığı için tamamen fonksiyonunu yitirdiğini, artık hamam olarak kullanılamayacağını, yeniden işlerlik kazanması için ciddi masraflar gerektiğini, kira bedelinin tahsiline karar verilmesinin doğru olduğunu, zarar bedelinin ödenmesi gerektiğini ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
2. Davalı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; hamamda kamulaştırmadan kaynaklı zararın bulunmadığını, etrafındaki yapılan yıkıldığını, kira kaybının oluştuğu hususunun hukuka aykırı olduğunu, hamam eklentilerinin tahliyesinin idareleri tarafından istenmediğini, yapının hamam olarak kullanılmasında bir engel olmadığını, kira bedelinin yüksek belirlendiğini ileri sürerek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davanın 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 12 nci maddesi kapsamında değerlendirilmesi gerektiğini, dava konusu taşınmazın kullanılamaz hale gelmesine yahut değer kaybı oluştuğuna dair talebin davacı idarece açılmış olan kamulaştırma bedelinin tespiti ve tescili davasında ileri sürülmesi gerektiğini, bedel tespit ve tescil davasının derdest olduğunu, yapının hamam olarak kullanılmaz hale gelmesinin kamulaştırma alanındaki diğer yapıların yıkılmasından kaynaklandığı, inşai faaliyetlerden kaynaklı olarak hamamın kullanılamamasının söz konusu olmadığını, kira kaybına ilişkin davanın da reddine karar verilmesi gerektiğinden bahisle, davalı idare vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile davanın tamamen reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacılar vekili temyiz dilekçesinde özetle; kamulaştırma bedelinin tespiti ve tescili davasında iki kez bozma kararı verilmiş olduğunu, 14 yıldır davanın sürdüğünü ve derdest olduğunu, hamama ait soyunma kabinlerinin kamulaştırma alanında bulunması nedeniyle bir daha asla hamam olarak kullanılamayacağını, restorasyon çalışmaları ile minik bir tarihi çarşı çarşı olabileceğine dair Kültür ve Turizm Bakanlığı İstanbul V Numaralı Kültür Varlıkları Koruma Bölge Kurulu kararının bulunduğunu, hamamın üstünü kapatan işhanının geç yıkılması nedeniyle onarımının yapılamadığını kiraya verilemedğini ileri sürerek kararın bozulmasını istemiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme
Uyuşmazlık, taraflar arasındaki, yapıda meydana gelen zarar, tamir/iyileştirme bedeli ile kira kaybı bedelinin tahsili istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Kanun’un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2. 2942 sayılı Kanun'un 12 inci maddesi.
3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. 2942 sayılı Kanun'un 12 nci maddesine göre, davacıların kamulaştırmadan arta kalan bölümde meydana gelen zarar, tamir ve iyileştirme masraflarının halihazırda derdest olan kamulaştırma bedelinin tespiti ve tescili davasında ileri sürülmesi ve değerlendirilmesi gerektiğinden ve anılan davanın halihazırda derdest olduğu anlaşıldığından, ilk derece mahkemesince bu talebe yönelik olarak davanın reddi yönündeki kararına karşı, davacılar vekilince yapılan istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi doğru olduğu gibi, dosyadaki bilgi ve belgelere göre kira kaybı bedeli de istenemeyeceğinden, Bölge Adliye Mahkemesince davalı idare vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile davanın tamamen reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.
3. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukukî ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup, ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davacılar vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usûl ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
03.09.2022 tarihinde yürürlüğe giren Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince duruşmaya gelen aleyhine temyiz olunan davalı idare vekili için 8.400,00 TL duruşma vekâlet ücretinin temyiz edilenden alınmasına,
Davacılardan peşin alınan temyiz harcının Hazineye irat kaydedilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 17.01.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.