Logo

5. Hukuk Dairesi2022/6759 E. 2022/15526 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kamulaştırmasız el atılan arsa için belirlenen bedelin ve faizin başlangıç tarihinin hukuka uygun olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 11. maddesine aykırı olarak emsal satışlara değerlendirme tarihindeki fiyat artış endekslerini uygulamaması, geçerli bir gerekçe göstermeksizin bilirkişi raporunda belirlenen bedelden ayrılması, faize hükmetme tarihinde ve taşınmazın tapudaki tescilinde hukuka aykırı hareket etmesi gözetilerek hükmün bozulmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki davanın yapılan yargılaması sonunda; Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtayca incelenmesi, taraf vekillerince verilen dilekçeler ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü;

- K A R A R -

Dava, kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkindir.

Mahkemece uyulan bozma kararı gereğince inceleme ve işlem yapılarak hüküm kurulmuş, karar taraf vekillerince temyiz edilmiştir.

Mahkemece bozma ilamına uyulmuş ise de gerekleri yerine getirilmemiştir. Şöyle ki;

1) Dava konusu taşınmaz arsa niteliğindedir. 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun kıymet takdir esaslarını belirten 11. maddesinin 1. fıkrasının arsalara ilişkin (g) bendi uyarınca, arsaların bedelinin değerlendirme gününden önceki özel amacı olmayan emsal satışlara göre hesaplanması zorunludur.

Bu itibarla, emsal satışların değerlendirme tarihindeki karşılıklarının fiyat artış endekslerinin uygulanması suretiyle tespiti, bundan sonra emsal ile dava konusu taşınmazın eksik ve üstün yönlerinin neler olduğu ve oranları açıklanmak suretiyle değer biçilmesi gerekir.

Mahkemece; dava konusu taşınmazın değerini tespit eden bilirkişi kurulu raporu alındıktan sonra, raporda tespit edilen bedelin hukukî olmayan gerekçe ile kabul edilmediği, ilk kararda tespit edilen bedel üzerinden kabul kararı verildiği anlaşılmıştır.

2942 sayılı Kanun’un 4650 sayılı Yasa ile değişik 10. maddesinin 8. fıkrasında hakime ''tarafların ve bilirkişilerin raporları ile beyanlarından yararlanarak adil ve hakkaniyete uygun bir kamulaştırma bedeli tespit etmesi'' konusunda takdir yetkisi tanınmış olup, hâkimin bu fıkra hükmüne dayanarak bedel belirleyebilmesi için bilirkişi kurulu raporunda saptanan değerden ayrılma nedenlerini kararında açıkça göstermesi ve gerekçesinin de makul ve kabul edilebilir nitelikte olması gerekir.

Yapılan incelemede; bozma sonrası alınan 12.07.2019 tarihli bilirkişi kurulu raporunun geçersizliğini ortaya koyacak bir sebep bulunmadığından, usul ve yasaya uygun olan bu rapora göre hüküm kurulması gerekirken, makul ve kabul edilebilir bir gerekçe göstermeden dava konusu taşınmaza ilk karardaki bedel üzerinden değer biçilmesi,

2) Değerlendirme dava tarihine göre yapıldığından, hükmedilen bedelin tamamına dava tarihinden itibaren faiz yürütülmesi gerekirken, ıslah edilen bölüme ıslah tarihinden itibaren faize hükmedilmesi,

3) Dava konusu taşınmazın yol olarak el atılan kısımlarının TMK’nın 999. maddesi uyarınca tapudan terkinine karar verilmesi gerekirken, idare adına tesciline karar verilmesi,

Doğru görülmemiştir.

Taraf vekillerinin temyiz itirazları yerinde olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle HUMK’un 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harçlarının istenildiğinde iadesine, 08.11.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.