Logo

5. Hukuk Dairesi2022/7784 E. 2022/19080 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kamulaştırılan arazi için belirlenen bedelin tespiti ve davacı idare adına tescili istemine ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Dava konusu arazinin değerlemesinde kullanılan kapitalizasyon faiz oranı, münavebe ürünleri, üretim masrafları, sulama kaynağı, değer azalışı oranı ve vekalet ücreti hususlarında Bölge Adliye Mahkemesi kararının usul ve yasaya uygun olduğu, münavebe planı ve objektif değer artışı hususunda ise Bölge Adliye Mahkemesince yapılan düzeltmenin isabetli olduğu gözetilerek temyiz edilen karar onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2019/2850 E., 2022/786 K.

HÜKÜM/KARAR : Yeniden esas hakkında hüküm kurma kararı

İLK DERECE

MAHKEMESİ : İnegöl 2. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2018/139 E., 2019/84 K.

Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun davacı idare yönünden esastan reddine, davalı yönünden kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı idare vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usûl eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı idare vekili dava dilekçesinde özetle; Bursa ili, İnegöl ilçesi, Hamzabey Mahallesi 102 ada 125 parsel sayılı taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ile kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescilini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekilinin cevap dilekçesi sunmadığı görülmüştür.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne ve kamulaştırma bedelinin tespiti ile davacı taraftan tahsil edilerek davalıya ödenmesine, dava konusu taşınmazın davalı adına olan tapu kaydının iptali ile davacı idare adına tesciline karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1. Davacı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; kapitalizasyon faiz oranı ile objektif değer artış oranının hatalı alındığını, münavebe ürün deseninin getirisi yüksek ürünlerden oluşturulmak suretiyle bedelin fazla belirlendiğini, üretim masraflarının brüt gelirin 1/3 ü oranını geçemeyeceği kuralının uygulanmasının hakkaniyetli olmadığını, sulama kaynağı ve yeterliliği açıklanmadan sulu arazi kabul edilmesinin doğru olmadığını ve kamulaştırmadan arta kalan alan için değer azalışı uygulanmaması gerektiğini ileri sürmüştür.

2. Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmazın Yenişehir ovasının devamında bulunduğunu, bu nedenle İnegöl İlçe Tarım Müdürlüğü resmi verileri ile Yenişehir İlçe Tarım Müdürlüğü resmi verilerinin ortalaması alınması suretiyle uygulanacak verilerin tespit edilmesinin hakkaniyetli olacağını, aynı bölgede aynı idareye ait kamulaştırma dosyalarında farklı münavebe planı uygulandığını, böylece daha yüksek metrekare birim değerine ulaşıldığını ve taşınmazın konumu itibarıyla daha yüksek objektif değer artış oranı uygulanması gerektiğini ileri sürmüştür.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile arazi niteliğindeki taşınmaza bulunduğu yer olan İnegöl İlçe Tarım Müdürlüğü resmi verilerinin esas alınması ve sulama kaynağı ile yöntemi bilirkişi raporunda açıklanan arazi için % 4 oranında kapitalizasyon faiz oranı uygulanması suretiyle net gelir yöntemine göre değer biçilmesinin yerinde olduğu belirtilerek, münavebe planı ve objektif değer artış oranı değiştirilmek suretiyle yeniden yapılan hesaplama sonucu tespit edilen fark bedelin depo ettirilmesi sağlanarak davalı tarafa ödenmesi yönünden hüküm düzeltilerek yeniden esas hakkında karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; kapitalizasyon faiz oranının hatalı alındığını, münavebe ürünleri arasına yörede yaygın olarak yetiştirilmeyen sofralık domates ürününün alınması suretiyle yıllık ortalama net gelirin artmasına sebebiyet verildiğini, üretim masraflarının brüt gelirin 1/3 ü oranını geçemeyeceği kuralının uygulanmasının hakkaniyetli olmadığını, sulama kaynağı ve yeterliliği açıklanmadan sulu arazi kabul edilmesinin doğru olmadığını, kamulaştırmadan arta kalan kısmın yüzölçümü ve geometrik şekli itibarıyla değer azalışı bedelini gerektiren bir durumun bulunmadığını ve müvekkili idare lehine vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğini ileri sürmüştür.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme

Uyuşmazlık, temel olarak davacı idare ile davalı tapu maliki arasında kamulaştırma bedelinin tespiti istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası, 11 inci maddesinin birinci ve ikinci fıkraları ve 12 nci maddesinin birinci ve üçüncü fıkrası.

3. Değerlendirme

1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Arazi niteliğindeki Bursa ili, İnegöl ilçesi, Hamzabey mahallesi 102 ada 125 parsel sayılı taşınmaza 2942 sayılı Kanun’un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (f) bendi uyarınca olduğu gibi kullanılması halinde getireceği net gelir esas alınarak değer biçilmesi yerindedir.

3. Dava konusu taşınmazın sulama kaynağı ve yeterliliği hükme esas alınan bilirkişi raporunda açıklanmıştır.

4. Münavebeye alınan ürünlerin değerlendirme yılına ait İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğü resmi verilerinde sulu arazi koşullarına ait verim değerlerinin bulunduğu tespit edilmiştir.

5. Taşınmazların bulunduğu yer İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğü verilerinde belirtilen masraflarla ekonomik tarım yapılamayacağından üretim masraflarının brüt gelirin 1/3 ü oranında alındığı belirtilmiş olup, verilerin ekonomik tarıma uygunluğu denetlenmiştir.

6. Dava konusu taşınmazın özelliklerine ve dosya kapsamına göre uygulanan kapitalizasyon faiz oranı uygun görülmüştür.

7. Dava konusu taşınmazın kamulaştırmadan arta kalan kısmının yüzölçümü, geometrik şekli ve kullanım durumu dikkate alındığında uygulanan değer azalışı oranının makul olduğu sonucuna varılmıştır.

8. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin 12055/17 numaralı başvuru sonucu verilen 23.10.2018 tarihli kararı ve Anayasa Mahkemesinin 2016/9364 başvuru numaralı, 01.06.2019 tarihli ve 30791 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan kararı da göz önüne alınarak, davanın niteliği gereği davacı idare lehine vekalet ücretine hükmedilmemesinde hukuka aykırı bir yön bulunmamaktadır.

9. Dairemize aynı bölgeden intikal eden ve dava konusu taşınmaz ile aynı niteliklere sahip olduğu anlaşılan taşınmazlarda sulu şartlarda münavebeye alınan ürünler ile uygulanan objektif değer artış oranları nazara alındığında, münavebe planı ve objektif değer artışı yönünden hükmün düzeltilerek yeniden esas hakkında karar verilmesi de isabetlidir.

10. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup, davacı idare vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Davacı idare harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına,22.12.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.