"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/2049 Esas, 2023/579 Karar
KARAR : Usulden ret/Esastan ret/Düzeltilerek yeniden esas hakkında verilen karar
Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili ve ecrimisil istemine ilişkin asıl ve birleştirilen davada yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl ve birleştirilen davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurularının ecrimisil yönünden usulden reddine, tazminat talebi yönünden davacılar vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine, davalı idare vekilinin istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak düzeltilerek yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle asıl ve birleştirilen davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı idare vekilince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda,
Miktar veya her paydaş için değeri kesinlik sınırını geçmeyen davalara ilişkin nihai kararlar, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 362 nci maddesi uyarınca temyiz edilemez. Temyize konu edilen miktarın her paydaş için değeri kesinlik sınırının altında kalması hâlinde anılan Kanun’un 366 ncı maddesi atfıyla aynı Kanun’un 352 nci maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekir.
Davacılar için hüküm altına alınan ve temyize konu edilen ecrimisil bedeli Bölge Adliye Mahkemesinin karar tarihi itibari ile kesinlik sınırı olan 238.730,00 TL’nin altında kalmaktadır.
Bu nedenle; ecrimisil talebi yönünden davalı idare vekilinin temyiz isteminin reddine karar verildikten sonra, tazminat talebi yönünden gerekli şartları taşıdığı anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacılar vekili asıl ve birleştirilen dava dilekçelerinde özetle; Antalya ili, ... ilçesi, ... Mahallesi ... ada ... parsel sayılı taşınmazın imar planında okul olarak planlandığını, fiilen de okul yapılmak suretiyle el atıldığını belirterek kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin ve ecrimisilin davalı idareden tahsilini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı idare vekili cevap dilekçelerinde özetle; dava konusu taşınmazın ... Belediye Başkanlığının kararı ile imar planında okul alanı olarak tahsis edildiğini, herhangi bir kamulaştırma işleminin yapılmamasından belediyenin sorumlu olduğunu, 3194 sayılı İmar Kanunu'nun 18 inci maddesine göre işlem tesis etmeyen belediyelerin bu yükümlülüklerini mevzuata uygun şekilde yerine getirmediklerini, müvekkili idarenin dava konusu taşınmazın okul alanı olarak imarda belirlenmesinin üzerine haksız işgali var ise burada kötüniyetin olmadığını, davanın ...'na izafeten Antalya İl Milli Eğitim Müdürlüğüne açıldığını, İl Milli Eğitim Müdürlüklerinin bağımsız tüzel kişilikleri bulunmadığından davanın ...'na karşı yöneltilmesi gerektiğini, bu nedenle davanın husumet yönüyle reddini, dava konusu taşınmazın Belediye Meclisi kararı ile imar planında okul alanı olarak tahsis edildiğini, buna göre sorumlunun ... Belediye Başkanlığı olduğunu, bu nedenle davalı olarak gösterilmelerinin hukuka aykırı olduğunu, davanın reddine karar verilmesini, istenilen bedelin fahiş olduğunu, emsalleri kabul etmediklerini ileri sürerek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile dava konusu taşınmaza okul yapılmak suretiyle fiilen el atıldığından tespit edilen kamulaştırmasız el atma bedeli ile ecrimisilin davalı taraftan alınarak davacılara verilmesine hükmedilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1.Davacılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; 06.01.2022 tarihli bilirkişi ikinci ek raporuna göre ecrimisil tazminatı yönünden karar verilmesi gerekirken önceki raporlardaki hatalı tespitlere göre karar verilmesinin hatalı olduğunu ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
2. Davalı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle: asıl ve birleştirilen dosyalar yönünden tek bir vekâlet ücretine hükmedilmesi gerekirken asıl ve birleştirilen dosyalar için ayrı ayrı vekâlet ücreti takdir edilmesinin hatalı olduğunu, taşınmazın tespit edilen m² birim fiyatının fahiş olduğunu, birleştirilen dosyanın davacısı ... olup murisinin ... olduğunu, yerel mahkemece asıl dosyanın murisinin birleştirilen dosyanın murisi olarak yazıldığını, bu hususun hükmün infazında tereddüt yaratacağını, güncelleme işleminin hatalı yapıldığını, husumetin imar planını yapan ilgili belediyeye yöneltilmesi gerektiğini, hükmedilen bedelin tümüne dava tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesinin hatalı olduğunu beyan ederek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile dava konusu Antalya ili, ... ilçesi, ... Mahallesi ... ada ... parsel sayılı taşınmazın ... Anadolu Lisesi yapılmak suretiyle kamulaştırma olmaksızın fiilen el atıldığı, dava konusu taşınmazın 1/1000 ölçekli imar planı içerisinde kalması nedeniyle arsa vasfında kabul edilerek emsal araştırma yöntemi ile dava konusu taşınmazın değerinin tespitinin doğru olduğu belirtilerek, ancak birleşen dosya için kurulan hükümde davacının murisi Kamile Üner olmasına rağmen muris olarak ...'nin isminin yazılmasının hatalı olduğundan ve davanın aynı hukuki sebepten doğması sebebiyle asıl ve birleştirilen dosyalar için tek bir kamulaştırmasız el atma tazminatı ve ecrimisil tazminatı için vekâlet ücreti takdiri gerekirken asıl ve birleştirilen dosyalar için ayrı ayrı kamulaştırmasız el atma tazminatı ve ecrimisil tazminatı için vekâlet ücreti takdirinin hatalı olduğundan İlk Derece Mahkemesi kararı yeniden esas hakkında hüküm kurulmuştur.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar ederek kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme
Uyuşmazlık, davacı tapu malikleri ile davalı idare arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmazın değerinin biçilmesi ve bedelinin sorumlu idareden tahsili istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Kanun'un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun, 16.05.1956 tarihli ve 1956/1 Esas, 1956/6 Karar sayılı kararının ilgili bölümü şöyledir: “... Usulü dairesinde istimlak muamelesine tevessül edilmeksizin gayrimenkulü yola kalbedilen şahsın, esas itibarıyla, gayrimenkulünü yola kalbeden amme hükmi şahsiyeti aleyhine meni müdahale davası açmağa hakkı olduğuna, ancak dilerse bu fiili duruma razı olarak, mülkiyet hakkının amme hükmi şahsiyetine devrine karşılık gayrimenkulünün bedelinin tahsilini de dava edebileceğine ve isteyebileceği bedelin de mülkiyet hakkının devrine razı olduğu tarih olan dava tarihindeki bedel olduğuna 16.05.1956 tarihinde ilk toplantıda ittifakla karar verildi.”
3. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun, 16.05.1956 tarihli ve 1954/1 Esas, 1956/7 Karar sayılı kararı ile “... Usulü dairesinde istimlak muamelesine tevessül edilmeksizin gayrimenkulü yola kalbedilen şahsın, gayrimenkulünün bedelinin tahsiline ilişkin olarak, gayrimenkulünü yola kalbeden hükmü şahsiyeti aleyhine açacağı bedel davasında müruruzamanın mevzuubahis olamayacağına ve bu itibarla da, hadisede Borçlar Kanunu'nun 66. maddesinin tatbik kabiliyeti bulunmadığına ...” karar verilmiştir.
4. 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 11 inci maddesi.
3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesi ile 369 uncu maddesinin birinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Dava konusu taşınmaza kamulaştırma yapılmaksızın fiilen el atıldığı anlaşıldığından, arsa niteliğindeki taşınmaza 2942 sayılı Kanun'un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi uyarınca emsal kıyaslaması suretiyle değer biçilmesi ve tespit edilen bedelin davalı idareden tahsili ile davacı tarafa ödenmesine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.
3. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup, temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
A. Davalı İdare Vekilinin Asıl ve Birleştirilen Davada Hükmedilen Ecrimisil Talebine İlişkin Temyizi Yönünden;
Davalı idare vekilinin temyiz dilekçesinin miktardan REDDİNE,
B. Davalı İdare Vekilinin Tazminat Talebine İlişkin Temyizi Yönünden;
Davalı idare vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Davalı idare harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
21.03.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.