Logo

5. Hukuk Dairesi2023/10405 E. 2024/1218 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kat maliklerinden birinin, kültür varlığı olan ortak apartmanda yaptığı tadilatların projeye aykırı olması nedeniyle diğer kat malikleri tarafından açılan müdahalenin önlenmesi ve eski hale getirme davası.

Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece, tadilat yapılan yerlerin ortak alan olup olmadığı, eski hale getirme kararının binanın statiğini etkileyip etkilemeyeceği ve Kültür Varlıklarını Koruma Kurulu'nun görüşünün alınması hususlarında eksik inceleme yapıldığı ve ayrıca hüküm kısmının yeterince açık ve net olmadığı gözetilerek bozulmuştur.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2019/245 Esas, 2023/741 Karar

KARAR : Kabul

Taraflar arasındaki müdahalenin önlenmesi ve eski hale getirme davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonunda, davanın kabulüne karar verilmiştir.

Mahkeme kararı davalı ve dahili davalı vekilleri tarafından temyiz edilmekle; temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların kat maliki bulundukları yargılama konusu ... Apartmanının, aynı zamanda Kültür Tabiat Yarlıklarını Koruma Kurulunca koruma altına alınmış tarihi eser vasfını haiz tescilli bir yapı olduğunu, davalı tarafın, 114/192 oranında hissedarı bulunduğu ve tapu kaydında dükkan olarak geçen 22 numaralı bağımsız bölümde lokanta olarak bir işletme açtığını; ancak bunu yaparken müvekkilinin diğer kat maliklerinden izin almaksızın tasdikli projeye aykırı bir şekilde ortak duvarları ve ana taşınmazın taşıyıcı elemanlarını yıkarak ortadan kaldırdığını, apartmanın ortak yerlerinden olan üç adet depo diye tabir edilen bölümü hissedarı bulunduğu bağımsız bölüme kattığını, davalı tarafça izinsiz tasdikli mimari projeye aykırı olarak inşa edilen ana taşınmazın ortak duvar taşıyıcı elemanlarının yıkılarak ortadan kaldırılması ana taşınmazın ortak yerlerinden sayılan üç adet deponun kendisinin hissedarı bulunduğu 22 numaralı bağımsız bölüme katılması şeklindeki aykırılıkların giderilerek eski hale getirilmesine, davalı tarafça izinsiz tasdikli mimari projeye aykırı olarak tescilli tarihi bir yapı olan ana taşınmaza taktırılan bacalar ve klimaların sökülerek eski hale getirilmesine bu şekilde vaki tecavüzün giderilmesine karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın gerçek dışı iddialar içermekte olup yersiz ve mesnetsiz olduğunu, davalı müvekkilinin arsa payı oranında ortak yerlerden yasal istifade hakkı bulunduğunu, dava dilekçesinde "ortak yerleri bağımsız bölümüne kattı" denilen konu bundan ibaret olup iddia edildiği gibi hakkı olmayan yere el atma durumunun söz konusu olmadığını, dava konusu 22 bağımsız bölüm nolu dükkanın lokanta değil küçük ve mütevazı bir kafe niteliğinde işletme olduğunu, davacının bunu bildiği halde lokanta diyerek mübalağa ettiğini ve bu sayede mahkemeyi etkilemeye çalıştığını, söz konusu kafe işletmesi, yapı olarak binaya ait olmakla birlikte bağımsız giriş-çıkış, kullanım ve yararlanma imkanlarına sahip olduğunu, davalı müvekkili tarafından davaya konu dükkanda basit, zararsız ve estetik iç dekorasyon dışında hiçbir inşaat çalışması yapılmadığını, bu dekorasyon çalışmasının ise binaya zarar vermek bir yana binayı güzelleştirdiğini, ortak duvarların ve taşıyıcı elemanların yıkılarak ortadan kaldırıldığı iddiasının doğru olmadığını, dava konusu dükkana baca yaptırıldığı iddiasının da gerçek dışı olduğunu, klimanın ise bina ve dükkanın genel estetiğine uygun olup iddia edildiği gibi bir durum yaratmadığını, davanın usul ve esasa ilişkin tüm nedenlerle reddine karar verilmesini talep etmiştir.

III. MAHKEME KARARI

Mahkemenin 31.05.2016 tarihli ve 2013/924 Esas, 2016/394 Karar sayılı kararı ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1.Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Yargıtay (Kapatılan) 20. Hukuk Dairesince yapılan inceleme sonucunda, hükmün infaza elverişli olmaması ve bağımsız bölüm tapu maliklerinin davaya dahil edilmesi gereğine değinilerek kararın bozulmasına karar verilmiştir.

B.Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Mahkemenin 04.07.2023 tarihli ve 2019/245 Esas, 2023/741 Karar sayılı kararı ile davanın kabulüne karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı ve dahili davalı vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1.Davalı ... vekili temyiz dilekçesinde özetle; binanın korunması gerekli kültür varlığı olup eski hale getirme işlemlerinin koruma kurulunun izni alınmaksızın yapılamayacağını, davalının bir kısım talepleri hususunda karar verilmemiş olup davanın en azından kısmen kabulüne karar verilmesi gerektiğini, eksik inceleme ile hüküm kurulduğunu ileri sürmüştür.

2.Dahili davalı ... vekili temyiz dilekçesinde özetle; Maliye Hazinesine ait hissenin kendilerine 2018 yılında devredildiğini, bu nedenle müdahale hususunda kusurlu bulunmadıklarından davanın reddinin gerektiğini ileri sürmüştür.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, ana gayrimenkulde mimari projeye aykırı imalatların eski hale getirilmesi ve müdahalenin önlenmesi istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) geçici 3 üncü maddesinin atfıyla 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) 26.09.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanun'la yapılan değişiklikten önceki 427 ilâ 439 uncu maddeleri.

2. 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu'nun 18 inci, 19 uncu ve 33 üncü maddeleri

3. Değerlendirme

1.Mahkemelerin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesinin atfıyla 1086 sayılı Kanun'un 26.9.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanun'la yapılan değişiklikten önceki 428 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Davacının ana gayrimenkulün ortak yerlerine yapılan müdahalenin önlenmesi ve eski hale getirme istemi ile açılmış olan eldeki davada, mahkemece kabulüne karar verilen 1 ve 2 numaralı kömürlükler yönünden Yargıtay bozma ilamı öncesi alınan raporda ortak alan olmayıp 1 ve 2 numaralı bağımsız bölümlerin eklentisi olduğu, daha sonra alınan uzman bilirkişi raporunda ise tapu kaydında hiçbir bağımsız bölüme eklenti olmadığı belirtilmiştir. Mahkemece mimari proje yerinde uygulanmak sureti ile eski hale getirlmesine karar verilen bu iki kömürlük niteliğindeki alanın ortak alan mı yoksa bir bağımsız bölüme eklenti mi olduğu hususu mimari proje, bağımsız bölüm listesi, yönetim planı ve tapu kayıtları birlikte değerlendirilerek, tespit edildikten sonra eski hale getirme hususunun binanın statiğini etkileyip etkilemeyeceği hususunda rapor alınmak gerekir ise Kültür Varıklarını koruma kuruluna da eski hale iade hususunda görüş sorularak oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken aksi düşünce ile yazılı olduğu şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.

3.Mahkemece davacının her bir talebini karşılar şekilde hüküm tesis edilmediği anlaşılmakla, 6100 sayılı Kanun'un 297 nci maddesine göre mahkemece verilen kararın hüküm sonucu kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, istek sonuçlarından herbiri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların mümkünse sıra numarası altında birer birer, açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi ve verilen karar ile iki tarafın leh ve aleyhine hükmedilen görev ve hakların gayet açık ve anlaşılır biçimde yazılması gerekmektedir. Mahkemece kabul ve reddedilen taleplerin ayrı ayrı değerlendirilerek projeye aykırılıkların ve müdahalelerin neler olduğunun ve ne şekilde eski hale getirileceğinin infazda tereddüt yaratmayacak şekilde açıkça belirtilmemesi de bozmayı gerektirmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davalı ve dahili davalı vekillerinin temyiz itirazları yerinde olduğundan temyiz olunan kararın BOZULMASINA,

Dahili davalı ... ile davalı ...'dan peşin alınan temyiz harçlarının istenildiğinde iadesine,

06.02.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.