"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 49. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/2328 Esas, 2023/1585 Karar
KARAR : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Bakırköy 4. Sulh Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2021/565 Esas, 2023/840 Karar
Taraflar arasındaki müdahalenin önlenmesi, eski hale getirme ve maddi tazminat davasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalılar vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı dava dilekçesinde özetle; davalıların kendi adına tescilli 1.Bodrum kattaki iki adet bağımsız bölümün projede mesken olarak görünmesine rağmen bu dairelerin duvarlarını ve bu katta bulunan dairelere ait kömürlükleri yıkarak birleştirdiğini ve bu bağımsız bölümlerin yan bahçeye kapıları açılan 4 adet dükkan haline getirdiğini, yine davalı ...’ün 2.Bodrum katta bulunan binaya ait 63,40 m² sığınak, 128,03 m² otopark ve 1 adet kömürlük yerini birleştirerek işyeri olarak düzenlediğini ve uzun süredir bu yerleri kiraya vererek bu ortak yerlerden gelir elde ettiğini, 2.Bodrum katta bulunan sığmak ve otoparka ulaşmak için düzenlenen kat merdivenini zemin kattan itibaren kapattığını ve bu yerlere diğer kat maliklerinin girişinin engellediğini,1.Bodrum katta mesken olarak davalı adına tescilli bulunan bölümleri, projeye aykırı olarak 30,00 m² büyüttüğünü ve bu dairelere sağır duvardan kapı açtığını, ayrıca bina yan bahçe duvarlarını yıkarak davalının yan taraftaki yine kendisinin yaptığı binayla geçişler sağladığını ve arka bahçeden bir merdiven yapılarak dava konusu binaya giriş yapıldığını, projeye aykırı yapılanlar ile ilgili olarak ... Belediyesince yapı tatil tutanakları düzenlendiğini ve yıkım kararları verildiğini, ancak müvekkilinin yönetici olarak yaptığı müracaatlardan bir sonuç alınamadığını, davalıların dava konusu taşınmazda olarak yerlere müdahalede bulunmak suretiyle projeye aykırı olarak yaptıkları değişikliklerin tespiti ile ortak yerlere yapılan müdahalelerin önlenmesini, bu yerlerin projeye uygun hale getirilmesini, bu yerlerin projeye uygun duruma getirilmesi için bakiye hak ve alacakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 98.225,00TL eski hale getirme masraflarının davalılardan müşterek ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini ve ortak alan olan sığınak ve otoparkın kiraya verilmesi suretiyle davalıların bu yerlerden elde ettiği gelirden yine bakiye hak ve alacak hakları saklı kalmak kaydı ile şimdilik 5.000. TL nin tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu apartmanın 20 yıl önce müvekkilleri tarafından yapıldığını, bu nedenle davanın açılma suresi 10 yıl olup zaman aşımının durumu söz konusu olduğunu, davalı müvekkilleri ile arsa sahibi arasında düzenlenen 29.08.1994 tarihli Kat Karşılığı İnşaat Sözleşmesinin S: 4,31 inci maddesinde zemin dükkandan aşağısı yani Bodrum katın yüklenici müvekkiline ait olduğu şartının karar altına alındığını, davacı kat malikleri bağımsız bölümlerini müvekkillerinden satın alırken söz konusu apartmanın zemin kat ile bodrum katlarının tamamen işyeri tekstil atölyesi olarak kullanıldığını bilerek ve hiçbir itirazda bulunmadan müvekkillerinden satın alındığını, dava konusu taşınmazın etrafında bulunan komşu apartmanların zemin ve bodrum katlarının dükkan ve işyeri olarak kullanıldığını, bu çevrenin tekstil bölgesi olarak tahsil edildiğini, dosyada ibraz edilmiş fotoğraflarda görüldüğü üzere, yeni yapılan apartmanların zemin ve bodrum katlarının tamamının dükkan ve işyeri olarak kullanıldığını, bu yerlere ilgili makamlarca da işletme ruhsatı verildiğini, davacının dava konusu taşınmazda kat maliki olmadığını, dava açma yetkisi bulunmadığını, davalı müvekkillerinin apartmanın ortak yerlerine bodrumlarında imar durumuna ve ruhsata aykırı herhangi bir eylemde bulunmadıklarını, davacının apartmanın ortak yerlerinin kullanılmasından dolayı tazminat ve herhangi bir kira isteyemeyeceğini, dava konusu apartmanda Kombi Sistemi olması nedeniyle kömürlüklerin hiç bir işe yaramadığı gibi hiçbir kat malikinin de söz konusu kömürlükleri kullanmadığını, belirterek açılan davanın reddine karar verilmesini arz ve talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalılar vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava konusu yerin aplikasyonu ve röperli krokisi alınmadan sadece mimari proje ile hazırlanan raporun uygulanmasının mümkün olmadığını, buna ilişkin mimarlık ofisi tarafından düzenlenen raporu dosyaya sunduklarını, dosyaya davacı tarafça sunulan, davacının yönetici seçildiğine dair karar defterinin özel belgede sahtecilik suçunu içerir usulsüzlükler içerdiğini, kanundaki emredici bir çok unsuru taşımadığını, tutanağın alt kısmında toplam yabancı 3 imza bulunmasına karşın bu kişilerin kim olduğu, ne sıfatla imza attıklarının anlaşılamadığını, toplantı için gerekli olan 7 kişilik çoğunluğun sağlanmaması, malik olmayan yönetici olan ...'ın kendisini bir üye sayarak toplantıyı gerçekte 6 üyeyle başlatması,(çünkü ... toplantıya eski başkan olarak katılmıştır, bu tarih kısmının altında açıkça yazmaktadır.), Tutanağın başında yazan isimlerden malik olan sadece 4 kişinin tutanağı imzalamasının usulsüz olduğunu, bu davanın istinaftan dönmesi sonucu yeni esas ile 2021 yılında yeniden görülmesi ile davacının dava ehliyeti, husumet yetkisinin sorgulanmadığını, mahkemece eksik incelemeyle karar verildiğini, davacının hala yönetici olup olmadığı, yetkisinin devam edip etmediğinin incelenmediğini, davacı kötü niyetli olup, daha önce dosyaya sunulduğu üzere davacınında imzası bulunan Bakırköy 16. Noterliği 10097 Yevmiye Numaralı 21.06.2013 tarihli onaylanan apartman altında dava konusu yerlerde dükkan açılmasına dair karar defteri bulunduğunu, hakkın kötüye kullanılmasını hukuk düzeninin korumayacağını, yönetim planı dosyaya celbedilmeden karar verildiğini, kararın hukuka aykırı olduğunu belirterek verilen kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile yapılan imalatların ana gayrimenkulün mimari projesine aykırı olduğunun tespit edildiği böylece mahkeme kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından davalılar vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalılar vekili temyiz dilekçesinde özetle;istinaf dilekçesindeki itirazlarını tekrar etmiş ve kararın eksik inceleme sonucu verildiğini ileri sürmüştür.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, tarafların kat maliki oldukları ana gayrimenkulde mimari projeye aykırı imalatların eski hale getirilmesi ve müdahalenin önlenmesi istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2. 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu'nun (634 sayılı Kanun) 19 uncu ve 33 üncü maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Dava konusu ana gayrimenkulde davalının mimari projeye aykırı imalatlar dolayısı ile ortak alana müdahalede bulunduğu, yapılan müdahaleye ilişkin herhangi bir tadilat projesi yahut yeterli nisapta kat maliklerinin muvafakat verdiğine ilişkin belgenin dosyaya sunulamadığı anlaşılmaktadır.
3. 634 sayılı Kanun'un 19 uncu maddesi uyarınca her kat maliki anagayrımenkulün mimari durum ve güzelliğini korumaya mecbur olup, dosya kapsamı ile aksinin ispatlanamadığı ve yapılan müdahalenin ortak alanlardaki kat maliklerinin mülkiyet hakkı aleyhine olduğu gözetildiğinde mahkemesince davanın kabulüne karar verilmesi yerindedir.
4. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup, temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davalılar vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Peşin alınan temyiz harçlarının Hazineye irat kaydedilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
16.01.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.