Logo

5. Hukuk Dairesi2023/12084 E. 2024/3769 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kamulaştırılan taşınmazın bedelinin tespiti ve kamulaştırılan kısmın tapu kaydının iptali ile idare adına tescili istemine ilişkindir.

Gerekçe ve Sonuç: İlk Derece Mahkemesi kararının, 6100 sayılı HMK'nın 297. maddesinde öngörülen şekil şartlarına uygun olmaması, kamulaştırılan taşınmazın tamamının bedelinin tespitine ve tapuda terkinine karar verilmesi gerekirken eksik hüküm kurulması ve kamulaştırma bedelinin hatalı hesaplanması nedeniyle usul ve yasaya aykırı olduğu gözetilerek bozulmuştur.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2022/129 Esas, 2022/572 Karar

KARAR : Kabul

Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve taşınmazın kamulaştırılan kısmının tapu kaydının iptali ile davacı idare adına tescili, tapudan yol olarak terkini istemine ilişkin davada verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Bölge Adliye Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kabulüne karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesi kararı davacı idare vekili tarafından temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı idare vekili dava dilekçesinde özetle; Çanakkale ili, ..., ... Mahallesi, 258 ada 27 parsel sayılı taşınmazın 6.776,96 m²lik kısmının (ifrazen 258 ada 92 parsel) kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescilini, tapudan yol olarak terkinini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; taşınmazın gerçek değerinin tespiti ile kamulaştırma bedeli hesaplanırken kamulaştırmadan arta kalan kısımdaki değer azalışının hesaplamada dikkate alınmasını istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin 28.10.2020 tarihli ve 2019/573 Esas, 2020/354 Karar sayılı kararıyla; davanın kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. Gerekçe ve sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin 23.06.2021 tarihli ve 2021/968 Esas, 2021/1530 Karar sayılı kararıyla; taraf vekillerinin istinaf başvurularının ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir.

V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1.Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairemizce yapılan inceleme sonucunda; arazi niteliğindeki dava konusu taşınmaza 2942 sayılı Kanun'un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (f) bendi uyarınca gelir metodu esas alınarak değer biçilmesinde bir isabetsizlik görülmediği, ancak taşınmazın kamulaştırılması sonrası arta kalan alanının geometrik şekli, yüzölçümü, kamulaştırma amacı nazara alındığında bu kısmın kullanılamaz hale geldiği gözetilerek tamamının bedeline hükmedilmesi gerekirken, bu kısımda değer azalışı olduğu kabul edilerek daha aza hükmedilmiş olmasının doğru görülmediğinden bahisle İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.

B. İlk Derece Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne ve dava konusu taşınmazın kamulaştırmadan arta kalan kısmının kamulaştırma bedelinin tespitine, bozmadan önce tespit edilen kamulaştırma bedeli ile bozma sonrası tespit edilen arta kalan kısma dair kamulaştırma bedelinin mükerrer ödemeye sebebiyet vermeyecek şekilde derhal davalıya ödenmesine, bozma sonrası tespit ve depo edilen bedele 04.01.2020 tarihinden bankaya müzekkere yazılan tarihe kadar yasal faiz işletilmesine, dava konusu taşınmazın 6.776,96 m²lik kısmının davalı adına olan tapu kaydının iptali ile tapudan yol olarak terkinine karar verilmiştir.

VI. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; hesaplama yapılırken uygulanan kapitalizasyon faiz oranı ile objektif değer artışı oranının hatalı olduğunu, münavebeye esas alınan ürünlere ait üretim masraflarının brüt gelirin 1/3'ünden fazla olmayacağına dair değerlendirmenin hatalı olduğunu, taşınmazın kamulaştırmadan arta kalan kısmın % 100 oranında değer kaybettiğinden söz edilemeyeceğini, davanın kabulüne karar verilmiş olmasına rağmen davacı idare lehine vekâlet ücretine hükmedilmemiş olmasının doğru olmadığını ileri sürerek kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme

Uyuşmazlık, dava konusu taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 6100 sayılı Kanun'un “Hükmün kapsamı” başlıklı 297 nci maddesi;

3. Hukuk Genel Kurulunun 14.05.2014 tarihli ve 2013/9-1989 Esas, 2014/657 Karar; 29.03.2017 tarihli ve 2017/11-76 Esas, 2017/570 Karar sayılı kararı ile 05.04.2017 tarihli ve 2017/19-909 Esas, 2017/622 Karar sayılı kararları.

3. Değerlendirme

1. Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesine yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Dairemizce İlk Derece Mahkemesinin 2019/573 Esas, 2020/354 Karar sayılı kararı bozulmakla hukuki geçerliliğini yitirmiş olup, bozma ilamına uyan İlk Derece Mahkemesince uyulan bozma kararı doğrultusunda uyuşmazlığı sona erdirecek, infaza elverişli, dava dilekçesindeki talepleri karşılayacak biçimde, dosya kapsamı ve usuli kazanılmış haklar da dikkate alınarak, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların sıra numarası altında belirtildiği açık, infazda şüphe ve tereddüt uyandırmayacak biçimde açıklanarak, usulün aradığı niteliklere haiz kısa karar ve buna uygun gerekçeli karar oluşturulması gerekirken; kararın 6100 sayılı Kanun'un 297 nci maddesinde öngörülen niteliklere haiz olmadığı, 7.687,88 metrekare yüzölçümlü dava konusu taşınmazın tamamı yönünden kamulaştırma bedelinin tespiti ile davalı adına olan tapu kaydının tamamen iptal edilip davacı idare adına tescil ve terkin kararı verilmesi gerekirken, arta kalan kısmın tapu kaydının iptal edilmeyip sadece bedelinin tespiti ile yetinildiği, bozma öncesi alınan bilirkişi raporu ile taşınmazın birim metrekesinin 34,82 TL/m² olarak tespit edildiği ve işbu bedelin Dairemizce uygun bulunduğu dikkate alındığında, kamulaştırmadan arta kalan kısmın bedelinin 31.718,23 TL olması gerekirken, arta kalan kısmın kamulaştırma bedelinin 22.202,76 TL olarak hatalı tespit edildiği, toplam kamulaştırma bedeli olan 267.691,98 TL üzerinden faiz işletilmesi gerekirken, sadece bozma sonrası depo edilen bedele faiz yürütülmüş olmasının doğru olmadığı, kararın denetlenemediği ve bu hâliyle infazının da mümkün olmadığı anlaşılmıştır.

3. Bu durumda, İlk Derece Mahkemesince 6100 sayılı Kanun'un 297 nci maddesine uygun şekilde hüküm kurulması için işin esasına yönelik temyiz itirazları incelenmeksizin usul ve kanuna aykırı kararın bozulması gerekmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1. Temyiz olunan İlk Derece Mahkemesi kararının BOZULMASINA,

2. Bozma nedenine göre davacı idare vekilinin diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına,

26.03.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.