"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ: Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/2755 Esas, 2023/1343 Karar
KARAR : Esastan ret/Düzeltilerek yeniden esas hakkında verilen karar
İLK DERECE MAHKEMESİ: Denizli 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2021/64 Esas, 2022/189 Karar
Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince davacı idare vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine, davalı vekilinin istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesinin kaldırma kararı üzerine yargılama yapan İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince davacı idare vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine, davalı vekilinin istinaf başvurusunun kısmen kabulü İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak düzeltilerek yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekillerince temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı idare vekili dava dilekçesinde özetle; Denizli ili, Pamukkale ilçesi, Bağbaşı Mahallesi 2021 parsel sayılı taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ile kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescilini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; kamulaştırma kararının usul ve kanuna aykırı olup iptali yönünde dava açtığını, acele el koyma dosyasında tespit edilen bedelin çok düşük olduğunu savunarak taşınmazın gerçek değerinin tespitini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davanın kabulüne ve kamulaştırma bedelinin tespiti ile işbu bedelden, acele el koyma bedelinin mahsup edilmesi suretiyle fark bedelin ilk karar ile tespit ve depo edilen kısmına davanın dört ay içinde sonuçlandırılmadığı gözetilerek bu sürenin bitiş tarihi olan 27.04.2018 tarihinden ilk karar tarihi olan 30.06.2020 tarihine kadar; ikinci karar ile tespit ve depo edilen kısmına ise 27.04.2018 tarihinden ikinci karar tarihi olan 13.05.2022 tarihine kadar yasal faiz işletilecek faizin karar kesinleştiğinde; tespit olunan kamulaştırma bedelinin derhal davalıya ödenmesine, kamulaştırma konusu taşınmazın davalı adına olan tapu kaydının iptali ile davacı idare adına tesciline karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1. Davacı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; tespit edilen kamulaştırma bedelinin çok yüksek olduğunu, hükme esas alınan bilirkişi raporunun hatalı değerlendirmeler içerdiğini, rapora karşı itirazlarının karşılanmadığını, dava konusu taşınmazın arsa vasfında nitelendirilemeyeceğini, emsal karşılaştırmasının da hatalı yapıldığını, dava konusu taşınmaza yakın mesafede bulunan benzer yüzölçümlü ve benzer nitelikteki taşınmazların emsal alınması gerektiğini, dosyaya sunmuş olduğu emsal satışların hiçbirinin değerlendirmeye esas alınmamış olmasının hukuka ve hakkaniyete aykırı olduğunu, % 45 oranında düzenleme ortaklık payı kesintisi yapılması gerekirken bu oranın % 35 olarak uygulanmış olmasının doğru olmadığını ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
2. Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; tespit edilen kamulaştırma bedelinin çok düşük olduğunu, istinaf mahkemesinin kaldırma kararı öncesi tespit ve depo edilen fark bedele son karar tarihine kadar yasal faiz işletilmesi gerekirken ilk karar tarihine kadar faiz işletilmiş olmasının doğru olmadığını ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; dava konusu taşınmazın arsa vasfında kabulü ile zeminine emsal karşılaştırması yapılarak üzerindeki ağaçlara ise İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğü verilerine göre değer biçilmesinin yerinde olduğu; ancak tespit olunan kamulaştırma bedeline işletilen faizin derhal ödenmesine karar verilmesi gerekirken, karar kesinleştiğinde ödenmesine karar verilmiş olmasının hatalı olduğu gerekçesiyle, davacı idare vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine, davalı vekilinin istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak düzeltilerek yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1. Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar etmiş, ara karar ile üçer aylık vadeli hesapta nemalandırılmasına karar verilen fark bedele banka tarafından işletilen faizin, davalının faiz alacağından mahsup edilmesi gerektiğini ileri sürerek kararın bozulmasını talep etmiştir.
2. Davalı vekili temyiz dilekçesinde özetle; dosya kapsamında alınan fen bilirkişi raporuna göre taşınmazın sadece 13.780,00 m²lik kısmı...kısa mesafe koruma alanında kaldığı halde tamamının tapusunun iptal edilerek davacı idare adına tesciline karar verilmesinin yerinde olmadığını, tespit edilen kamulaştırma bedelinin düşük olduğunu, fark kamulaştırma bedellerine işletilen yasal faizin başlangıç tarihinin acele el koyma tarihi olması gerektiğini ileri sürerek kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, dava konusu taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2. 2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası ile 11 inci maddesi.
3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Arsa niteliğindeki dava konusu taşınmaza 2942 sayılı Kanun'un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi uyarınca emsalin üstün ve eksik yönleri belirlenip kıyaslaması yapılarak; üzerindeki ağaçlara ise yaş, cins ve verim durumuna göre maktuen değer biçilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.
3. Depo edilen fark kamulaştırma bedelinin üçer aylık vadeli hesapta nemalandırılmış olması, tespit edilen kamulaştırma bedeline kanun gereği faiz işletilemeyeceği anlamına gelmemektedir. Nitekim yasal faiz ile işlemiş nemalar birbirinden farklı nitelikte olup hukuka aykırılık oluşturmadığı sonucuna varılmıştır.
4. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukukî nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre, davacı idare vekilinin tüm, davalı vekilinin aşağıdaki paragrafın kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
5. İlk Derece Mahkemesinin ilk kararı ile hüküm altına alınan ve üçer aylık vadeli mevduatta nemalandırılarak son karar tarihi itibarıyla ödenmesine karar verilen 469.644,00 TL fark bedel yönünden de faiz bitiş tarihinin son karar tarihi olması gerektiği düşünülmeden, işbu bedele ilk karar tarihine kadar yasal faiz işletilmesine karar verilmiş olması bozmayı gerektirir.
Ne var ki bu hatanın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin ikinci fıkrası hükmü uyarınca kararın düzeltilerek onanması gerekir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1. Davacı idare vekilinin tüm, davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine,
2. Davalı vekilinin temyiz itirazının kısmen kabulü ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının hüküm fıkrasının (6) numaralı bendinin hükümden çıkarılması, yerine "Tespit ve depo edilen toplam 2.036.462,00 TL fark kamulaştırma bedeline davanın dört ay içinde sonuçlandırılmadığı gözetilerek bu sürenin bitiş tarihi olan 27.04.2018 tarihinden son karar tarihi olan 13.05.2022 tarihine kadar işletilecek yasal faizin davacı idareden tahsili ile derhal davalıya ödenmesine," cümlesinin yazılması suretiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
Taraflardan peşin alınan temyiz harçlarının istek hâlinde iadesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
30.04.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.