Logo

5. Hukuk Dairesi2023/12284 E. 2024/5275 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: İmar uygulaması sırasında bedelsiz olarak terkin edilen hissenin karşılığının tahsili istemine ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Davaya konu taşınmazın imar planı uygulamasıyla yol niteliğinde bedelsiz terkin edildiği, davacının fiilen kullandığı bir alan olmadığı ve 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 35. maddesi gereğince özel parselasyonda yol olarak kamu hizmetine ayrılan yerin bedelinin talep edilemeyeceği gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ: Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/2130 Esas, 2023/1688 Karar

KARAR : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ: ...2. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2021/519 Esas, 2022/367 Karar

Taraflar arasındaki imar uygulaması sırasında bedelsiz olarak tapudan terkin edilen hissenin karşılığının tahsili istemine ilişkin davada yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacılar vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince, istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak, davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesinin kaldırma kararı üzerine yeniden yargılama yapan İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacılar vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacılar vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle;...köyü 8207 ve 8208 parsel sayılı taşınmazların Selahattin Çankaya mirasçıları olması sebebiyle tamamının müvekillerine ait olduğunu, taşınmazların Batman'ın en merkezi bölgelerinden birinde yer aldığını, söz konusu taşınmazların tamamının davalı idare tarafından yola ve diğer kullanımlara sunulduğunu, bu suretle taşınmazlara el atıldığını, taşınmaz üzerinde kamulaştırma işlemi yapılmadığını, bu nedenle şimdilik 1.000,00 TL tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacılara verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı idare vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu parsellerin tapu kayıtlarının kapanmış, ifraz ve imar düzenlemeleri görerek başka parsellere ayrıldıklarını, taşınmazlar yolda kalmadıkları gibi taşınmazlara başka bir şekilde de el atılmadığını, taşınmazların tespit edilecek bedelinden %40 düzenleme ortaklık payı düşülmesi gerektiğini ileri sürmüştür.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; davacılar murisinin yapması gereken bütün yola terkleri yaptığını, dava konusu parselin ise yola terk edilen alanlardan olmayıp ...Belediye Encümeni'nce verilen karara göre de kamulaştırılması zorunlu alanlardan olduğunu, somut uyuşmazlığın davalı idarece kamulaştırma girişimlerinin gerçekleştirildiği tarihte yürürlükte bulunan 6830 sayılı İstimlak Kanunu'na (6830 sayılı Kanun) tabi olduğunu, 6830 sayılı Kanun uyarınca kamulaştırma işlemlerinin başlayabilmesi için maliklere noter aracılığıyla tebligat yapılması zorunlu olduğu, somut uyuşmazlıkta davalı idare tarafından davacı müvekkiller murisine herhangi bir tebligat yapılmadığından kamulaştırma işleminin başlamadığını, 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) geçici 7 nci maddesi, Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edildiğinden somut olayda kamulaştırma işlemlerinin tamamlanmış sayılacağının kabul edilemeyeceğini, davalı idarece dava konusu taşınmazın kamulaştırma bedeli de ödenmediğinden tamamlanmış bir kamulaştırma işlemi bulunmadığını ileri sürerek istinaf yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile 2942 sayılı Kanun'un 35 inci maddesine göre imar mevzuatı gereğince düzenlemeye tabi tutulan parsellerden düzenleme ortaklık payı karşılığı olarak bir defaya mahsus alınan yol, yeşil saha ve bunun gibi kamu hizmet ve tesislerine ayrılan yerlerle özel parselasyon sonunda malikinin muvafakatı ile kamu hizmet ve tesisleri için ayrılmış bulunan yerler için eski malikleri tarafından mülkiyet iddiasında bulunulmayacağı gibi karşılığı istenemeyeceğinden ve davaya konu edilen taşınmaz, davacıların murisi tarafından kayıtsız ve şartsız olarak davalı idare adına hibe edilmiş olup ve bu gerekçe ile taşınmazın davalı adına tescili sağlandığından, 2942 sayılı Kanun'un 35 inci maddesi gereğince artık hibe edilen bu taşınmaz yönünden eski malik veya mirasçılarının dava ve talep hakkı olmayacağından, İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmediği anlaşıldığından davacılar vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacılar vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme

Uyuşmazlık, imar uygulaması sırasında bedelsiz olarak terkin edilen hissenin karşılığının tahsili istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanun’un (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 2942 sayılı Kanun’un 35 inci maddesi şöyledir;

3. Değerlendirme

1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesi ile 369 uncu maddesinin birinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Davacıya ait payın muhtelif tarihlerde ve küçük paylar hâlinde pek çok satışa konu edilerek davalı ... Belediye Başkanlığının yetkisinde olan imar ıslah planı uygulaması ile yol niteliğinde olduğundan bedelsiz terkin edildiği ve işbu payın maliklerince yapılan özel parselasyon haritasının bire bir uygulanarak yol ve caddelerin aynen korunduğu, fiilen kullanılan bölümlerin de müstakil parseller halinde hak sahipleri adına tahsis ve tescil edildiği, davacının fiilen kullandığı ve tasarrufunda bulundurduğu bir alan olmadığı ve 2942 sayılı Kanun'un 35 inci maddesi gereği de özel parselasyonda yol olarak kamu hizmetine ayrılan yerin bedelinin talep edilemeyeceği gözetildiğinde davanın reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.

3. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukukî ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup, davacılar vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davacılar vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Peşin alınan temyiz harcının Hazineye irat kaydedilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

02.05.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.