Logo

5. Hukuk Dairesi2023/12352 E. 2024/5340 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kamulaştırma bedelinin tespiti davasında, taşınmazın değeri, imar durumu, emsal satışlar, verim miktarı, kapitalizasyon faizi ve objektif değer artış oranının doğru belirlenip belirlenmediği hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.

Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin bozma kararında belirtilen hususlara uygun olarak taşınmazın değeri, imar durumu, emsal satışlar, verim miktarı, kapitalizasyon faizi ve objektif değer artış oranı belirlenerek hüküm kurulması doğru bulunmuş ve yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2019/186 Esas, 2022/78 Karar

KARAR : Kabul

Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ile kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kabulüne karar verilmiştir.

Mahkeme kararı davacı idare ile bir kısım davalılar vekilleri tarafından temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı idare vekili dava dilekçesinde özetle;...köyü, 78 parsel sayılı taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ile kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tesciline, yol olarak terkinine karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Bir kısım davalılar vekili Av. ... cevap dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmazın çok değerli olduğunu, 2942 sayılı Kanun'da belirtilen esaslar dahilinde dava konusu taşınmazın gerçek değerinin belirlenmesini talep etmiştir.

III. MAHKEME KARARI

Mahkemenin 21.11.2014 tarihli ve 2013/153 Esas, 2014/1121 Karar sayılı kararı ile davanın kabulüne karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1.Mahkemenin 21.11.2014 tarihli ve 2013/153 Esas, 2014/1121 kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili ile bir kısım davalılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairemizce yapılan inceleme sonucunda; bilirkişi incelemesi yaptırılmış ise de alınan rapor ve yapılan incelemenin hüküm kurmaya elverişli olmadığı, dava konusu taşınmazın değerlendirme tarihi olan 20.03.2013 günü itibarıyla ...Organize Sanayi Bölgesi 1/5000 ölçekli nazım imar planı ve 1/1000 ölçekli uygulama imar planı içinde olup olmadığı KOSBİ'den sorulduktan; dosya kapsamında bulunan ...Belediye Başkanlığı'nın 04.09.2013 ve 02.10.2013 tarihli yazıları,... Büyükşehir Belediye Başkanlığı'nın 24.12.2013 tarihli yazıları ile KOSBİ Müdürlüğü 27.11.2013 ve 23.01.2014 tarihli yazıları arasındaki dava konusu taşınmazın imar durumuna ilişkin çelişki giderildikten sonra, dava konusu taşınmazın kısmen ya da tamamen değerlendirme tarihi olan 20.03.2013 tarihi itibarıyla düzenlenen imar planı içinde olması halinde ya da Belediye Başkanlığı yazısına göre arsa vasıflarına haiz olması halinde; dava konusu taşınmazın arsa vasfında olduğunun kabulü ile bedelinin değerlendirme gününden önceki özel amacı olmayan emsal satışlara göre hesaplanması zorunludur. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda bu yönde bir inceleme yapılmadan taşınmaza arazi olarak değer belirleyen bu rapora göre hüküm kurulması mümkün değildir. Dava konusu taşınmazın imar planı içinde olup olmadığı kesin olarak tespit edilip imar planı içinde olması halinde; taraflara, dava konusu taşınmaza yakın bölgelerden ve yakın zaman içinde satışı yapılan benzer yüzölçümlü satışları bildirmeleri için imkan tanınması, lüzumu halinde resen emsal celbi yoluna gidilmesi dava konusu taşınmazın değerlendirmeye esas alınacak emsallere göre ayrı ayrı üstün ve eksik yönleri ve oranları açıklanmak suretiyle yapılacak karşılaştırma sonucu değerinin belirlenmesi bakımından, yeniden oluşturulacak bilirkişi kurulu marifetiyle mahallinde keşif yapılarak alınacak rapor sonucuna göre hüküm kurulması, dava konusu taşınmazın kısmen ya da tamamen değerlendirme tarihi olan 20.03.2013 tarihi itibarıyla düzenlenen imar planı içinde olmaması halinde; dava konusu taşınmazın kapama zeytinlik niteliğinde olduğunun kabulü ile Yargıtay uygulamalarına göre arazi niteliğindeki bir taşınmazın değeri belirlenirken daha önceki yıllara ilişkin olarak (5 yıl) normal koşullarda Tarım İlçe Müdürlüğünce tespit edilen verim miktarlarının ortalamasının dikkate alınması gerekir. Verim miktarlarının geçmiş yıllara oranla bir yılda bu denli değişip azalmış olmasının olağan kabulü mümkün değildir. Bu durumda mahkemece 2013 yılında ...İlçesinde olağandışı durumlar nedeniyle verim düşüklüğü olduğundan bahisle indirim yapılmadan taşınmazın normal veriminin alındığı yıllar ortalamasına göre bedelinin tespit edilmesi gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde eksik inceleme sonucu karar verilmesi, kabule göre ise kuru tarım arazisi niteliğindeki taşınmazın değeri belirlenirken Dairemizin yerleşmiş uygulamalarına göre %5 oranında kapitalizasyon faizi uygulanması gerekirken, bu oranın %6 olarak kabulü ile az bedel tespiti, Dava konusu taşınmazın konumu ve bilirkişi kurulu raporunda belirtilen özellikleri dikkate alınarak, tespit edilen metrekare birim fiyatına ilave edilecek objektif değer artırıcı unsurun % 300 oranında olacağı gözetilmeden, daha düşük objektif değer artış oranı kabul eden bilirkişi raporuna göre eksik bedel tespiti, tespit edilen bedele dava tarihinden itibaren dört aylık sürenin dolduğu tarihi takip eden 21.07.2013 gününden karar tarihine kadar geçen süre için yasal faiz uygulanmasına karar verilmesi gerektiği halde, faiz başlangıç ve bitiş tarihleri hüküm fıkrasında açıkça gösterilemeyerek infazda tereddüte yol açılması doğru görülmediğinden kararın bozulmasına karar verilmiştir.

B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne kamulaştırma bedelinin tespitine, taşınmazın tapu kaydının iptali ile taşınmazın idare adına tapuya kayıt ve tesciline yol olarak terkinine karar vermiştir.

V. TEMYİZ

A.Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare ve bir kısım davalılar vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

B.Temyiz Sebepleri

1.Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; münavebeye esas alınan ürün verilerinin hatalı hesaplandığını, taşınmazın nitelikleri göz önüne alındığında objektif değer artış verilmemesi gerektiğini, bedelin fahiş olduğunu, müvekkil idare lehine vekâlet ücreti takdir edilmesi gerektiğini ileri sürmüştür.

2.Davalılar ... vd. vekili temyiz dilekçesinde özetle; taşınmaz vasfının hatalı belirlendiğini, taşınmazın arsa niteliğinde olduğunu, kapitalizasyon faiz oranının % 3 alınması gerektiğini, objektif değer artış oranının daha yüksek alınması gerektiğini, bedelin düşük olduğunu ileri sürerek kararın bozulmasını talep etmiştir.

3.Davalı ... vekili temyiz dilekçesinde özetle; taşınmazın arsa olarak kabulü gerektiğini, bedelin düşük olduğunu ileri sürerek kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1.Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme

Uyuşmazlık, kamulaştırma bedelinin tespiti istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) geçici 3 üncü maddesinin atfıyla 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun (1086 sayılı Kanun) 26.09.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanun'la yapılan değişiklikten önceki 427 ilâ 439 uncu maddeleri.

2.2942 sayılı Kanun'un 10 uncu ve 11 inci maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Mahkemelerin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesinin atfıyla 1086 sayılı Kanun’un 26.09.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanun'la yapılan değişiklikten önceki 428 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen mahkeme kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozma ile kesinleşen ve karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; bir kısım davalılar vekilleri ile davacı idare vekilince ileri sürülen temyiz sebepleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davacı idare vekili ile bir kısım davalılar vekillerinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,

Davacı idare harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına, davalı ... ve davalı ... vd.den peşin alınan temyiz harçlarının Hazineye irat kaydedilmesine,

02.05.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.