Logo

5. Hukuk Dairesi2023/152 E. 2023/7186 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacılar tarafından, murislerine ait taşınmaza yol yapımı nedeniyle kamulaştırmasız el atıldığı iddiasıyla açılan bedel tahsili davasının reddine ilişkindir.

Gerekçe ve Sonuç: Taşınmazın daha önce kamulaştırıldığı, davacıların murisinin de dahil olduğu malikler tarafından açılan bedel tezyidi davasının kesinleştiği ve icra takibi ile bedellerin ödendiği, dolayısıyla kamulaştırmasız el atma iddiasının yerinde olmadığı gözetilerek, yerel mahkeme kararlarının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/1576 Esas, 2022/2644 Karar

KARAR : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Balıkesir 3. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2018/302 Esas, 2022/31 Karar

Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkin davada yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacılar vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacılar vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usûl eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; Balıkesir ili, Altıeylül ilçesi, ... Mahallesinde bulunan 135 ada 7 parsel (eski 630 parsel) sayılı 2.143,56 m² yüzölçümlü taşınmazın müvekkillerinin murisi adına tapuda kayıtlı bulunduğunu, dava konu olan taşınmazın 1/1000 ölçekli Uygulama İmar Planı kapsamında yolda kalmakta olup, taşınmaza davalı idareler tarafından yol yapılmak suretiyle fiilen el konulduğunu, dava konusu taşınmazın fiilen el atılmayan bölümlerinin yararlanmaya elverişli olmadığını ve bu nedenle fiilen el atılmayan bölümlerin de proje bütünlüğü kapsamında bedeline hükmedilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

1. Davalı ... vekili cevap dilekçesinde; davanın husumetten reddi gerektiğini, zamanaşımı ve hak düşürücü süre itirazlarının mevcut olduğunu, dava konusu taşınmaza müvekkil idarece el atıldığı iddiasını kabul etmediklerini, Akhisar-Balıkesir Devlet Yolu yapımı kapsamında 1974/72 karar sayılı kamu yararı kararına istinaden (eski parsel no: 560, kadastro parseli no: 630) dava konusu taşınmaz hakkında kamulaştırma kararını müteakip Kıymet Takdir Komisyonu marifetiyle tahmini bedel tespit edilerek Ziraat Bankasına bloke edildiğini, akabinde taşınmazın o zamanki malikleri tarafından Balıkesir 2. Asliye Hukuk Mahkemesinde 1974/593 Esas ile açılan istimlak bedelinin tezyidi davası sonucu verilen kararın Yargıtay tarafından bozulması üzerine 1978/197 Esas ile yeniden görülen Yargıtay 5. Hukuk Dairesi’nin 1978/2852 Esas sayılı ilamı ile onanarak kesinleştiğini, Balıkesir 1. İcra Dairesi’nin 1979/3007 Esas ile açılan dosyaya paranın ödendiğini, daha önce kamulaştırılan taşınmaz için tekrar açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

2. Davalı ... Belediyesi vekili cevap dilekçesinde; dava konusu taşınmaza idarelerince el atılmadığı dikkate alınarak davanın husumetten reddine karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacılar vekili tarafından kamulaştırmasız el koyma nedeniyle tazminat davası açılmış ise de yapılan yargılama, gelen cevabi yazılar, Tapu Müdürlüğü evrakları nazara alınarak dava konusu 135 ada 7 parsel sayılı taşınmazın 1974 yılında kamulaştırıldığı, açılan bedel tezyidi davasının Yargıtayca onanarak kesinleştiği, icra takibi yapılarak bedelin tahsil edildiği, gelen tapu kaydına göre bu yerin 2/3 miktarındaki hissesinin Karayolları adına ve 1/3 hissesinin davacılar murisi adına tescilli olduğu görülmüş ise de kamulaştırmanın kesinleşmiş olması nazara alındığında 1/3 hissenin de unutulma sonucu davacıların murisi adına kayıtlı olarak kaldığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; kararın usul ve kanuna aykırı olduğunu, müvekkillerinin murisi adına olan 1/3 hissenin kamulaştırılmamış olduğunu, tapuda yapılan tescil işlemlerinde dava konusu taşınmaz ile ilgili sadece ... ... ve ... ...'e ait hisselerin ... adına tescil edildiğini, ancak müvekkillerinin murisi ... adına olan hissenin ... adına tescil edilmediğinin dosyadaki tapu kayıtlarıyla da sabit olduğunu, dolayısıyla müvekkillerinin murisi adına dava konusu taşınmaz ile ilgili usulüne uygun bir kamulaştırma işlemi gerçekleşmediğinden davanın reddine dair kararın kaldırılmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile daha önce davacıların murisi de dahil olmak üzere dava konusu yerin kamulaştırma işlemlerinin yapıldığı, davacıların murisi de dahil olmak üzere maliklerin Balıkesir 2. Asliye Hukuk Mahkemesine tezyidi bedel davası açtığı, Balıkesir 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 1974/593 Esas, 1977/418 Karar sayılı ilamının temyizi üzerine Yargıtay 5. Hukuk Dairesinin 29.12.1977 tarihli ve 1977/8686 Esas, 1997/8749 Karar sayılı ilamı ile bozulduğu, bozma sonrası verilen 1978/197 Esas, 1978/816 Karar Sayılı ilam ile verilen kararın daha sonra Balıkesir 1. İcra Müdürlüğünün 1979/3007 Esas sayılı dosyası ile icra takibine geçildiği tespit olunmakla; yapılan araştırmalar sonucu tezyidi bedel davasının kesinleştiği anlaşılmakla davacıların murisinin yapılan kamulaştırma işlemlerinden haberdar olduğu, bedelin artırılması için açılan davanın da kesinleştiği görülmekle İlk Derece Mahkemesince davanın reddine dair verilen kararın usul ve kanuna uygun olduğu anlaşıldığından davacıların istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacılar vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar ederek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasını istemiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme

Uyuşmazlık, kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin sorumlu idareden tahsili istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 ... maddeleri.

2. 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 14 ve 25 nci maddeleri.

3. Değerlendirme

1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 ... maddesi ile 369 uncu maddesinin birinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Karayolları Genel Müdürlüğünce Akhisar-Balıkesir Devlet Yolu yapımı kapsamında 01.04.1974 tarihli ve 1974/72 Karar sayılı kamu yararı kararı uyarınca dava konusu eski 560 parsel(kadastro parsel no: 630) sayılı taşınmazın kamulaştırılmasına karar verildiği, 2.160,00 m² yüzölçümlü taşınmazda ... ve ... ...’nın 1/3’er pay sahibi olduğu, ... ... ve ... (...) ...’in paylarına düşen toplam 2/3 hisselerini 13.11.1980 tarihinde rızaen davalı idareye devrettikleri ve 2/3 hissenin ... adına tescil edildiği, 2012 yılında yapılan yenileme çalışmaları sonucu dava konusu taşınmazın 135 ada 7 parsel numarası ile 1/3 hissesi davacılar murisi ... ... ve 2/3 hissesi davalı idare adına tescil edilmiş ise de; davalılar murisi ... da dahil olmak üzere tüm malikler tarafından Balıkesir Asliye 2. Hukuk Hakimliğinin 1974/593 Esas sayılı dosyası ile istimlak bedelinin tezyidi davası açıldığı, davanın kabulüne dair kararın temyiz incelemesinden geçerek kesinleştiği ve Balıkesir 1. İcra Dairesinin 1979/3007 sayılı dosyası ile tüm malikler lehine icra emri düzenlendiği, davacılar murisi ... payı yönünden de bedel artırım davası açılmakla kamulaştırma işlemlerinin kesinleştiği ve el atma koşullarının oluşmadığı anlaşıldığından davanın reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.

3. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davacılar vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 ... maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Davacılardan peşin alınan temyiz harçlarının Hazineye irat kaydedilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

14.09.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.