Logo

5. Hukuk Dairesi2023/1729 E. 2023/9301 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kamulaştırılan bir taşınmazın bedelinin tespiti davasında, belirlenen bedelin doğru olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Emsal taşınmazlarla kıyaslama yönteminin uygun olduğu, taşınmazın niteliği, imar durumu ve düzenleme ortaklık payı gibi hususlar da gözetilerek hesaplanan bedelin hukuka uygun olduğu değerlendirilerek yerel mahkemenin kararı onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2021/224 Esas, 2022/699 Karar

KARAR : Kabul

Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın Adıyaman Organize Sanayi Bölgesi Tüzel Kişiliği adına tescili davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Mahkemece bozma ilâmına uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda, davanın kabulüne karar verilmiştir.

Mahkeme kararı taraf vekillerince temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı idare vekili dava dilekçesinde özetle; Adıyaman İli, ... İlçesi, ... Mahallesi, 29 ada 17 parsel sayılı taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın Adıyaman Organize Sanayi Bölgesi Tüzel kişiliği adına tescilini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; taşınmazın gerçek bedelinin tespitini talep etmiştir.

III. MAHKEME KARARI

Mahkemenin 24.11.2015 tarihli ve 2015/561 Esas, 2015/850 Karar sayılı kararı ile davanın reddine karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Birinci Bozma Kararı

1. Mahkemenin 24.11.2015 tarihli ve 2015/561 Esas, 2015/850 Karar sayılı kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairemizce yapılan inceleme sonucu; dosya kapsamında yer alan 23.07.2012 tarih ve 1599 sayılı Sanayi ve Ticaret Bakanlığı yazısında şahıs mülkiyetindeki dava konusu parsele ilişkin kamu yararı kararı verilmesinin uygun görüldüğünün belirtildiği ve Adıyaman Organize Sanayi Bölgesi Müdürlüğünün kamulaştırma yetkisi bulunmadığına dair idari yargıda verilmiş bir iptal kararının olmadığı gözetildiğinde dosyanın esasına girilerek karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde davanın reddine karar verilmesi, doğru görülmediğinden hükmün bozulmasına karar verilmiştir.

B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Mahkemenin 03.03.2020 tarihli ve 2017/1093 Esas, 2020/365 Karar sayılı kararı ile davanın kabulüne karar verilmiştir.

C. İkinci Bozma Kararı

1. Mahkemenin 03.03.2020 tarihli ve 2017/1093 Esas, 2020/365 Karar sayılı kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairemizce yapılan temyiz incelemesi sonucunda; arsa niteliğindeki taşınmaza emsal kıyaslaması yapılarak bedel belirlenmesinde yöntem itibarıyla bir isabetsizlik görülmediği ancak, dava konusu taşınmaz ile emsal olarak incelenen taşınmazın Arsa Metrekare Rayiç Komisyonu tarafından takdir edilen 2015 yılı emlak vergisine esas metrekare rayiç bedelleri dosya kapsamına alınmadan ve dava konusu taşınmazın değerlendirme tarihi olan dava tarihi itibarıyla fiili imar uygulaması sonucu oluşan imar parseli mi, yoksa imar planına dahil olmakla birlikte olduğu gibi bırakılan kadastro parseli mi olduğu ve imar parseli ise kesilen, değil ise kesilecek düzenleme ortaklık payı oranı ilgili Belediye İmar Müdürlüğü ile Tapu Müdürlüğünden ayrı ayrı sorulmadan alınan rapor denetlenmediği gibi, emsal taşınmazın 24.05.2018 tarihli belediye cevabına göre kadastro parseli olduğu belirtildiği halde, dava konusu taşınmazın belirlenen metrekare fiyatından düzenleme ortaklık payı düşen rapora göre eksik inceleme ile hüküm kurulması doğru görülmediğinden kararın bozulmasına karar verilmiştir.

D. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne ve kamulaştırma bedelinin tespiti ile bu bedelin davalı tarafa ödenmesine, dava konusu taşınmazın davalı adına olan tapu kaydının iptali ile Adıyaman Organize Sanayi Bölgesi Tüzel kişiliği adına tesciline karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1. Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; taşınmazın arsa olarak nitelendirilmesinin hatalı olduğunu, hükme esas alınan raporun eksik incelemeye dayalı olarak tanzim edildiğini, bedelin fahiş olduğunu ileri sürmüştür.

2. Davalı vekili temyiz dilekçesinde özetle; kamulaştırma bedelinin düşük belirlendiğini ileri sürmüştür.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme

Uyuşmazlık, temel olarak kamulaştırma bedelinin tespiti istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) geçici 3 üncü maddesinin atfıyla 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) 26.09.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanun'la yapılan değişiklikten önceki 427 ilâ 439 uncu maddeleri.

2. 2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası ve 11 inci maddesinin birinci ve ikinci fıkralarının ilgili bölümleri.

3. Değerlendirme

1. Mahkemelerin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesinin atfıyla 1086 sayılı Kanun'un 26.9.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanun'la yapılan değişiklikten önceki 428 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozma ile kesinleşen ve karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Taraf vekillerinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,

Taraflardan peşin alınan temyiz harcının Hazineye irat kaydedilmesine,

19.10.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.