Logo

5. Hukuk Dairesi2023/1874 E. 2023/8749 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kamulaştırma bedelinin geç ödenmesinden kaynaklanan munzam zararın tahsili isteminin kabul edilip edilmeyeceğine ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Kamulaştırma davasının açılmasının ardından bedelin geç ödenmesinden kaynaklanan zararın, yasal faiz ile giderilmiş olması ve usulden ret kararı bulunmaması gözetilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2021/1681 Esas, 2022/2069 Karar

KARAR : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Sakarya 5. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2019/346 Esas, 2021/206 Karar

Taraflar arasındaki kamulaştırma bedelinin geç ödenmesinden kaynaklanan munzam zararın tahsili istemine ilişkin davada yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacılar vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacılar vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; Sakarya ili, Adapazarı ilçesi, ... Mahallesi ... ada 6 parsel sayılı taşınmazın müvekkillere ait olduğunu taşınmazın bulunduğu alanda davalı ... tarafından Kuzey Marmara Otoyolu Projesi kapsamında yol çalışması yapıldığını, dava konusu taşınmazın Kuzey Marmara Otoyolu Projesi kapsamında kamulaştırma bedelinin tespit ve tescil davasına konu olduğunu ve Sakarya 5. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2019/150 Esas sayılı dosya ile taşınmazın idare adına tescil edildiğini, yapılan yargılama sırasında defalarca kez idareye davacı müvekkil adına tahsis edilen bedelin yatırılması için süre verildiğini, idarenin yaklaşık 2 yıllık süre boyunca bedelin yatırılmadığını, dava konusu taşınmaza ilişkin olarak davalı idare tarafından acele el koyma tespit davası dahi açılmadığını ve davanın idarenin keyfiyeti nedeniyle 2,5 yıl sürdüğünü ve müvekkillerin mağdur olduklarını, davacının mağduriyetinin giderilmesini, dava konusu taşınmaza ilişkin usulüne uygun dava açılmaması sebebi ile süresinde yatırılmayan acele el koyma bedelinin, Sakarya 5. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2019/150 Esas sayılı dosyasında yapılan yargılamada davalı idarece defalarca süre verilmesine rağmen davacı adına depo edilmeyen kamulaştırma bedelinin taşınmaza el koyma tarihinden ödeme tarihi olan 07.10.2019 tarihine kadar işleyecek devlet borçlarına uygulanacak en yüksek faiz oranı esas alınarak hesaplanacak faizinin tahakkuk tarihinden itibaren yine devlet borçlarına uygulanacak en yüksek faiz oranıyla tahsiline yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davalı kurum üzerine bırakılmasını talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı idare vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmazın Kuzey Marmara Otoyolu proje güzergahı üzerinde olduğundan kamulaştırıldığını, dava konusu taşınmaz hakkında 30.05.2018 tarihinde Sakarya 5. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2018/212 Esas sayılı dosya ile usulüne uygun olarak bedel tespit ve tescil davası açıldığını, dava hakkında 2019/150 Esas sayılı dosyası ile 16.10.2019 tarihli gerekçeli ara kararın 3 numaralı bendinde dava 4 aylık yasal sürede neticelendirilmediğinden tespit edilen kamulaştırma bedeline (2.608.889,10 TL) 31.09.2018 tarihinden 16.10.2019 tarihine kadar yasal faiz işletilmesine karar verilerek zararın giderildiğini davanın reddini yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davacı tarafa bırakılmasını talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmaza ilişkin olarak davalı idare tarafından acele el koyma tespit davası açılmadığını, hukuka ve kanuna aykırı şekilde dava açıldığını ve davanın yargılamasının 1,5 yıl sürdüğünü, el koyma ve davacıya bedel ödenmesi arasında yaklaşık 2,5 yıl gibi bir zaman geçtiğini, kamulaştırma bedelinin verilen sürelerde yatırılmaması sebebiyle davacının mağdur edildiğini, bilirkişi raporunda davacının geç işlemlerden kaynaklı faiz kaybının minimum 400.000,00 TL'den fazla iken yerel mahkemenin hukuki menfaat yoktur gerekçesi ile davanın reddine karar verilmesinin anlaşılmasının mümkün olmadığını, davalı tarafın yargılamadaki makul süreleri fazlasıyla tükettiğini, Yargıtay'ın yerleşik içtihatlarının ve Anayasa hükümleri gereği davacının dava açma hakkının doğduğunu, acele el koyma bedelinin geç ödenmesi sebebiyle faiz isteminin yasal dayanağı olmadığını beyan edilmekle makul süre içerisinde müvekkilin taşınmazının karşılığının ödenmemesi sebebiyle uğradığı zararın tamamıyla yasal dayanak teşkil ettiğini, davalı tarafın el koymadan itibaren makul süre içerisinde açılmayan ve yatırılmayan el koyma bedeline ilişkin davacının hak kaybına uğradığından bahisle istinaf yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarihli ve sayısı belirtilen kararı ile Sakarya 5. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2019/150 Esas sayılı dosyasında 30.05.2018 tarihinde idarece kamulaştırma davası açıldığı, 16.10.2019 tarihinde verilen kararın Dairemizce somut emsal olarak kabul edilen taşınmazın uygun bir emsal olmadığı gerekçesiyle kaldırıldığı, yeniden yapılan inceleme sonucunda davanın kabulüne ilişkin verilen kararın davacı idare vekilince istinaf aşamasına taşındığı, Dairemizin 2022/3736 Esas sırasına kaydı yapılarak yapılan inceleme sonucunda 06.12.2022 tarihininde başvurunun esastan reddine dair karar verildiği, söz konusu kararda davanın 4 aylık sürede neticelendirilememesi nedeniyle yasal faiz işletildiği, dosyada kamulaştırma bedelinin depo edilmemesi nedeniyle herhangi bir usulden ret kararı bulunmadığı, davacının davasının reddine karar verilmesinde isabetsizlik görülmediğinden davacılar vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacılar vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme

Uyuşmazlık, temel olarak kamulaştırma bedelinin geç ödenmesinden kaynaklanan munzam zararın tahsili hususundadır.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 122 nci maddesi.

3. Değerlendirme

1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesi ile 369 uncu maddesinin birinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre, usul ve kanuna uygun olup temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davacılar vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Davacılardan peşin alınan temyiz harcının Hazineye irat kaydedilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

11.10.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.