"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/536 Esas, 2022/95 Karar
KARAR : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Antalya 3. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2015/497 Esas, 2020/717 Karar
Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili ve ecrimisil istemine ilişkin davada yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın davalı ... yönünden husumet yokluğu nedeniyle reddine, dahili davalı ... yönünden kabulüne karar verilmiştir.
Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı dahili davalı ... vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda,
Miktar veya değeri kesinlik sınırını geçmeyen davalara ilişkin nihai kararlar, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 362 nci maddesi uyarınca temyiz edilemez. Temyize konu edilen miktarın kesinlik sınırının altında kalması hâlinde anılan Kanun’un 366 ncı maddesi atfıyla aynı Kanun’un 352 nci maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekir.
Her bir paydaş yönünden hükmedilen ecrimisil bedelinin Bölge Adliye Mahkemesinin karar tarihi itibarıyla kesinlik sınırı olan 107.090,00 TL’nin altında kaldığı anlaşılmakla, ecrimisil talebi yönünden davalı idare vekilinin temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir.
Davalı idare vekilinin kamulaştırmasız el atmadan doğan tazminat bedeli yönünden gerekli şartları taşıdığı anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; dava konusu Antalya ili ... ilçesi, ... Mahallesi 269 ada 16 parsel sayılı taşınmazın davalı idare tarafından imar uygulaması sırasında kamulaştırmaya ayrılan ve bedeli ödenmeyen bölümlerinin bedelinin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı idareden tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
1. Davalı ... vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın husumet yönünden reddini talep ettiklerini, dava konusu taşınmazın arsa niteliğinde hisseli bir taşınmaz olduğunu, tazminat bedelinin davacının sebepsiz zenginleşmesine mahal vermemek üzere ve hakkaniyet gereği, taşınmazın ilk el atma tarihindeki niteliğinin dikkate alınması gerektiğini, ecrimisil talebinin 5 yıllık zamanaşımı süresine tabi olduğunu, zamanaşımı itirazında bulunduklarını, davacının dava tarihinden önce uzlaşma talebinde bulunmamış olması halinde dava şartı yokluğundan davanın reddine karar verilmesini, davanın husumet ve zamanaşımı yönünden reddine karar verilmesini talep etmiştir.
2. Dahili davalı ... vekili cevap dilekçesinde özetle; görev itirazında bulunduklarını, davada idare mahkemelerinin görevli olduğunu, husumet itirazında bulunduklarını, söz konusu taşınmazın bulunduğu bölgenin ... Belediyesinin sorumluluğunda bulunduğunu, davanın süresinde açılmadığını, zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmesini, derdestlik itirazında bulunduklarını, taraf ehliyeti yönünden de davanın reddine karar verilmesini talep ettiklerini, davacı tarafından istenilen bedelin dava konusu taşınmazın el atıldığı tarihdeki değerinden yüksek olmaması gerektiğini, davaya konu taşınmazın değerinin taşınmazdan geçen yolun açılması ile arttığını, değer takdir edilirken dava konusu taşınmazın el koyma günündeki durumu nazara alınarak hiç el konulmamışcasına ve bundan dolayı değer artışları da nazara alınmadan değerin tespitinin gerektiğini, açılan davanın husumetten ve esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne, dava konusu taşınmazın, imar uygulaması sonucu tamamıyla yolda (100 Yıl Bulvarı) kaldığı, 269 ada 16 parselin 1.278,40 m² yüzölçümlü olduğu, Antalya Belediyesi encümen kararı ile 780 m²sinin kamulaştırma, 124,4 m²sinin düzenleme ortaklık payı olarak kesintiye uğradıktan sonra kalan 374 m²sinin imara tahsis edildiği, kamulaştırmaya ayrılan 780 m²nin tamamının ana arterde kaldığı, davalı Belediyece yol ve kaldırım yapılmak suretiyle fiilen el atıldığı anlaşıldığından belirlenen bedelin ve ecrimisilin dahili davalı ... Başkanlığından tahsiline davalı ... yönünden husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde dahili davalı ... vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Dahili davalı ... vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava konusu yere müvekkili tarafından fiilen el atılmadığını, bu sebeple idare mahkemelerinin görevli olduğunu, söz konusu parsel ara arterde kaldığından sorumluluğun ... Belediyesi’ne ait olduğunu, husumet yönünden ret kararı verilmesi gerektiğini, davanın süresinde açılmadığını, zamanaşımı nedeniyle reddi gerektiğini, dava dilekçesinde, davacının Antalya 8. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2013/183 Esas sayılı dosyası ile aynı dava konusu yer için dava açtıklarını; ancak davalarının yargı yolu nedeni ile usulden reddedildiğini, bu kez Antalya 2. İdare Mahkemesinin 2014/1010 Esas sayılı dosyası ile dava açtıklarını ve davanın görev yönünden reddedildiğini beyan ederek bu davanın açıldığını, konusu ve tarafları aynı olan iki dosya bulunması nedeni ile davanın reddi gerektiğini, kabul anlamı taşımamak kaydı ile davacı, her iki mahkemenin de görevsiz olduğunu beyan ederek davaların reddine karar verildiğini bildirmiş olmakla meydana gelen uyuşmazlığın çözümlenmesi gerekir iken işbu davanın açılmasının hatalı olduğunu, emsal karşılaştırmasının usulüne uygun yapılmadığını ileri sürerek davanın usulden ve esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davaya konu taşınmazın imar uygulaması ile kamulaştırmaya ayrılıp ana arter kapsamında fiilen yol olarak el atılan bölümünün dava tarihindeki değerinin ve ecrimisil bedelinin hesaplanmasında bir isabetsizlik bulunmadığından davalı ... vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü hususları tekrar ederek kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme
Uyuşmazlık, davacı tapu maliki ile davalı idare arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmazın değerinin biçilmesi ve bedelinin sorumlu idareden tahsili istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Kanun'un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun, 16.05.1956 tarihli ve 1956/1 Esas, 1956/6 Karar sayılı kararının ilgili bölümü şöyledir: “... Usûlü dairesinde istimlak muamelesine tevessül edilmeksizin gayrimenkulü yola kalbedilen şahsın, esas itibarıyla, gayrimenkulünü yola kalbeden amme hükmi şahsiyeti aleyhine meni müdahale davası açmağa hakkı olduğuna, ancak dilerse bu fiili duruma razı olarak, mülkiyet hakkının amme hükmi şahsiyetine devrine karşılık gayrimenkulünün bedelinin tahsilini de dava edebileceğine ve isteyebileceği bedelin de mülkiyet hakkının devrine razı olduğu tarih olan dava tarihindeki bedel olduğuna 16.05.1956 tarihinde ilk toplantıda ittifakla karar verildi.”
3. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun, 16.05.1956 tarihli ve 1954/1 Esas, 1956/7 Karar sayılı kararı ile “... Usûlü dairesinde istimlak muamelesine tevessül edilmeksizin gayrimenkulü yola kalbedilen şahsın, gayrimenkulünün bedelinin tahsiline ilişkin olarak, gayrimenkulünü yola kalbeden hükmü şahsiyeti aleyhine açacağı bedel davasında müruruzamanın mevzuubahis olamayacağına ve bu itibarla da, hadisede Borçlar Kanunu'nun 66. maddesinin tatbik kabiliyeti bulunmadığına ...” karar verilmiştir.
4. 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 11 inci maddesi.
3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesi ile 369 uncu maddesinin birinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Dava konusu taşınmaz 2942 sayılı Kanun'un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi uyarınca emsalin üstün ve eksik yönleri belirlenip kıyaslaması yapılarak değer biçilmesinde ve taşınmaza yol olarak el atıldığından davacılar payına düşen bedelin davalı idareden tahsiline, değerlendirme tarihi dava tarihi olduğundan dava tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.
3. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
a) Dahili Davalı İdarenin Ecrimisil Talebine İlişkin Temyizi Yönünden;
davalı idare vekilinin temyiz dilekçesinin MİKTAR YÖNÜNDEN REDDİNE,
b) Dahili Davalı İdarenin Kamulaştırılan Taşınmaz Bedelinin Tahsili Talebine İlişkin Temyizi Yönünden;
davalı idare vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı kalan harcın Antalya Büyükşehir Belediyesi Başkanlığından alınmasına,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
02.11.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.