Logo

5. Hukuk Dairesi2023/357 E. 2023/10153 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kamulaştırılan taşınmazın bedelinin tespiti ve taşınmazın yol olarak terkinine ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi'nin kamulaştırma bedelini belirlerken usul ve yasaya uygun davrandığı, davacı idarenin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü fazla bloke edilen bedelin iadesi talebinin kararın kesinleşmesini beklemeden yerine getirilmesinin mümkün olmadığı ve davalının temyiz itirazlarının da yerinde olmadığı gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/3730 Esas, 2022/1913 Karar

KARAR : Kabul

Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın yol olarak terkini davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesince bozmaya uyularak yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekillerince temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı idare vekili dava dilekçesinde özetle; Düzce ili, Akçakoca ilçesi, ... Mahallesinde tapuya kayıtlı 195 ada 69 parsel sayılı taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın yol olarak tapudan terkinini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: davacı idarece yapımı gerçekleştirilecek olan köprülü kavşak projesi kapsamında müvekkiline ait bulunan ve Akçakoca ilçesi, ..., ... Mahallesinde kâin 195 ada 69 parsel sayılı taşınmazın idarece kamulaştırılması üzerine müvekkiline 2942 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi uyarınca satın alma usulü kapsamında uzlaşma için bedel teklifinde bulunulduğunu ve gerek taşınmazın zemini için teklif edilen ve gerekse üzerindeki 3 katlı betonarme yapı ile zirai unsurlar için teklif edilen bedeller rayiçlerinin çok altında olduğundan müvekkili tarafından kabul edilmediğini ve idarece eldeki bedel tespiti ve tescil davası açıldığını, yer alan savunmaları dikkate alınarak 2942 sayılı Kanun’un 10 uncu maddesi uyarınca bedeli etkileyen tüm objektif unsurlar değerlendirmeye katılmak suretiyle adil ve hakkaniyetli bir bedele hükmedilmesini talep etmiştir

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne ve kamulaştırma bedelinin tespiti ile kıymet takdir raporunda belirlenen bedelin davalıya ödenmesine, kalan bedelin kararın kesinleşmesine kadar üçer aylık vadeli hesapta nemalandırılmak ve kesinleşen karara göre davalıya ödenmesine, dava konusu taşınmazın davalı adına olan tapu kaydının iptali ile yol olarak tapudan terkinine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin 11.06.2020 tarihli ve 2019/1660 Esas, 2020/499 Karar sayılı kararı ile arsa niteliğindeki dava konusu taşınmazın emsal karşılaştırma yöntemi ile değer belirlenmesi doğru olduğu, hükme esas alınan bilirkişi kurulu raporunda somut emsal olarak alınan ... Mahallesi, 555 ada 2 parsel sayılı taşınmazın arsa niteliğinde olduğu, dava konusu taşınmazın imar uygulaması görmemiş kadastro parseli, emsal taşınmazın ise; 3194 sayılı İmar Kanunu'nun (3194 sayılı Kanun) 18 inci maddesi çerçevesinde imar uygulaması görmemiş olmakla birlikte aynı Kanun'un 15 ve 16 ncı maddeleri gereğince uygulama görmüş bir imar parseli olduğu, buna göre; evveliyatının 182 ada 66 parsel olup bu parselin 01.10.2018 tarihli ve 6374 yevmiye numaralı işlem ile 555 ada 1 ve 2 parsellere ayrıldığı, aynı zamanda 162,82 m²lik yola terk miktarının bulunduğu tespit edilmekle, bilirkişi raporunda emsalden söz konusu yola terk oranının düşülmemesinin hatalı olduğu tespit edildiğini, bilirkişi raporunda doğru emsal karşılaştırma yöntemi ile hesaplama yapılarak bedel belirlendiği, bilirkişi kurulunun kanuna uygun olarak oluşturulduğu, yola terk oranı ile ilgili hatanın dışındaki esasa ilişkin diğer hususlardaki istinaf sebeplerinin yerinde olmadığı ancak; emsal taşınmazın 3194 sayılı Kanun'un 15 ve 16 ncı maddeleri çerçevesinde imar uygulaması görerek 182 ada 66 parselden geldiği, bu parselin uygulama ile ifraz olunarak 555 ada 1 ve 2 parsellere ayrıldığı, parsel sorgu sisteminden ve tapu kayıtlarından yapılan incelemede 555 ada 1 parselin 4202 m², 555 ada 2 parselin ise 405,62 m² büyüklüğünde oldukları, yola terk miktarının ise 162,82 m² olduğu, buna göre eski 182 ada 66 parselin toplam alanının 4770,44 m² olduğu, dolayısıyla yola terk oranının %3,41 olup emsalin dava tarihindeki birim fiyatından bu oranda düşülmesi gerektiği belirlendiğinden İlk Derece Mahkemesi kararında, emsalin yola terk oranının düşülmemesi nedeniyle davacı aleyhine 25.795,10 TL miktarında daha yüksek kamulaştırma bedeli belirlendiği ve bu miktarda iade yapılması gerektiği anlaşılmakla, davacı tarafın "bedel yüksekliği" ile ilgili istinaf itirazlarının haklı olduğu, davalı tarafın ise vekâlet ücretine yönelik istinaf itirazının haklı olduğu ve taraf vekillerinin istinaf başvurularını kabulü ile bu konular yeniden yargılamayı gerektirmediğinden 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin ikinci alt bendi gereğince İlk Derece Mahkemesi kararının düzeltilerek yeniden esas hakkında karar verilmek üzere hüküm kurulmuştur.

V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1. Bölge Adliye Mahkemesinin 11.06.2020 tarihli ve 2019/1660 Esas, 2020/499 Karar sayılı ilamına karşı süresi içinde davacı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairemizce yapılan inceleme sonucunda; dava konusu taşınmaz kadastro parseli, emsal alınan taşınmaz ise 3194 sayılı Kanun'un 15 inci ve 16 ncı maddelerine göre yola terk ve ifraz sonucu oluşmuş imar parseli olduğu, dava konusu taşınmazın bulunduğu bölgede uygulanan düzenleme ortaklık payı oranının araştırılarak tespit edilecek oranda dava konusu taşınmazdan düzenleme ortaklık payı düşülmesi gerektiği hâlde, yazılı şekilde emsal taşınmazın yola terk oranı üzerinden indirim yapılmak suretiyle yetersiz araştırma ve eksik incelemeyle hüküm kurulması ve kabule göre de, dava konusu taşınmazın belirlenen metrekare bedeli üzerinden arta kalan alanın değer azalış bedelinin hesaplanmaması nedeniyle kararın bozulmasına karar verilmiştir.

B. Bölge Adliye Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Bölge Adliye Mahkemesinin 15.04.2022 tarihli ve 2021/370 Esas, 2022/734 Karar sayılı ilamı ile davanın kabulüne, kamulaştırma bedelinin 1.034.725,26 TL olarak tespitine, Bölge Adliye Mahkemesince tespit edilen 1.034.725,26 TL kamulaştırma bedeli ile İlk Derece Mahkemesince hüküm altına alınıp depo ettirilen 1.097.448,39TL bedel arasındaki 62.723,13 TL bakiye bedelin davacı kuruma iadesine, tespit edilen kamulaştırma bedeli ile kıymet takdir komisyonu tarafından belirlenen bedel arasındaki fark bedel olan 291.092,09 TL'ye 04.04.2019 tarihinden Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi olan 14.04.2022 tarihine kadar geçen süre için yasal faiz işletilmesine, işleyen faizin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine, ve dava konusu Düzce ili, Akçakoca ilçesi, ... Mahallesi, Darboğaz Çıkmazı Mevkii 195 ada 69 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının iptali ile kamulaştırılan taşınmazın yol olarak tapudan terkinine, karar verilmiştir.

C. İkinci Bozma Kararı

1. Bölge Adliye Mahkemesinin 15.04.2022 tarihli ve 2021/370 Esas, 2022/734 Karar sayılı kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairemizce yapılan inceleme sonucunda; bozma öncesi verilen kararda ağaç bedeline hükmedilmediği ve bu husus Dairemizce bozma konusu yapılmayarak davacı idare lehine usuli kazanılmış hak oluştuğu gözetilmeden, bozma sonrası ağaç bedeli eklenmek suretiyle fazla bedel tespiti nedeniyle kararın bozulmasına karar verilmiştir.

D. Bölge Adliye Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen İkinci Karar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne ve kamulaştırma bedelinin 1.004.956,54TL olarak tespitine, ve dava konusu Düzce ili, Akçakoca ilçesi, ... Mahallesi, Darboğaz Çıkmazı Mevkii 195 ada 69 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının iptali ile kamulaştırılan taşınmazın yol olarak tapudan terkinine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1.Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; hükümde idarece fazla bloke edilen 62.723,13 TL kamulaştırma bedelinin iadesine karar verilmiş; ancak fazla bedelin iadesi için kararın kesinleşmesi halinde bankaya müzekkere yazılmasına hükmedildiğini, bu bedelin kararın kesinleşmesine kadar bankada kalmasının idarenin zararına olacağını, idare bu parayı kullanamayacağı gibi bankanın da kamunun parasından haksız kar elde edeceğini, bu sebeple fazla yatan kamulaştırma bedelinin kesinleşme beklenmeden idareye iadesine karar verilmesini talep etmiştir.

2.Davalı vekili temyiz dilekçesinde özetle; Yargıtay 5. Hukuk Dairesinin önceki kararı bozma gerekçesinde her ne kadar 'Bozma öncesi verilen kararda ağaç bedeline hükmedilmediği ve bu husus Dairemizce bozma konusu yapılmayarak davacı idare lehine usuli kazanılmış hak oluştuğu denilerek davacı yararına bir bozma yapılmış ise de, bozmaya konu önceki kararı temyiz eden davacının temyiz dilekçesinde bu yönde bir temyiz talebi olmadığını, Sakarya Bölge Adli Mahkemesi 4. Hukuk Dairesinin İlk Derece Mahkemesi kararını değiştirerek verdiği ilk kararında bilirkişi incelemesi yaptırılmamış, İlk Derece Mahkemesi kararına göre karar verildiğini, iş bu kararın, Yargıtay 5. Hukuk Dairesince ilk bozma kararının üzerine uyma kararı verilerek işin esasına girişilmiş ve Sakarya Bölge Adli Mahkemesi yeniden bilirkişi incelemesi yaptırdığını, bu sırada daha önce var olan İlk Derece Mahkemesince yerinde keşif yapıldığı sırada tespit edilen; ancak kararda yer verilmeyen taşınmaz üzerindeki ağaçların da değerlendirildiğini, bu ağaçlara bir bedel takdir edildiğini, Sakarya Bölge Adli Mahkemesi bilirkişi raporuna bağlı kalarak dava konusu taşınmaz ve üzerindeki yapılar ile ağaçlar için kanunun buyurduğu gibi maddi gerçekliğe ve hakkaniyete uygun kamulaştırma bedeli tespit edildiğini, burada kanuna aykırı bir durum söz konusu olmadığını, Sakarya Bölge Adli Mahkemesi 4. Hukuk Dairesinin İlk Derece Mahkemesi kararlarını denetlemekte ve 6100 sayılı Kanun gereği İlk Derece Mahkemesini kaldırarak yeniden karar verebilebildiğini, bu olayda da Sakarya Bölge Adli Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi İlk Derece Mahkemesinin gözden kaçırdığı maddi bir durumu tespit ederek karar verildiğini, iş bu kararın temyiz incelemesi sırasında, davacı tarafından temyiz konusu yapılmayan bir konuda maddi duruma aykırı bir bozma kararı verilerek, bu defa İstinaf Mahkemesine gerçeğe uygun olmayan bir karar vermesine sebep olunduğunu, dava konusu taşınmaz üzerinde ağaçların bulunduğu tartışmasız bir konu olup, davacı idare tarafından yapılan tespitlerde de ağaçlar mevcut olduğun, hal böyleyken, kamu gücünün kullanılarak yapılan bir kamulaştırma işleminden dolayı, müvekkil davalı mağdur edildiğini belirterek kararı temyiz etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme

Uyuşmazlık, temel olarak davacı idare ile davalı tapu malikleri arasındaki kamulaştırma bedelinin tespiti istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1.6100 sayılı Kanun’un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2.2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası, 11 inci maddesi.

3. Değerlendirme

1.Temyiz olunan nihaî kararların bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen kararın bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozma ile kesinleşen ve karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçelerinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Taraf vekillerinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun kararın ONANMASINA,

Davacı idare harçtan muaf olduğundan harç alınmamasına, davalıdan peşin alınan temyiz harcının Hazineye irat kaydedilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

02.11.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.