"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2021/36 Esas, 2022/453 Karar
KARAR : Kısmen kabul
Taraflar arasında görülen kamulaştırmasız el atılan muhdesat bedelinin tahsili ve ecrimisil istemine ilişkin davada verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Mahkeme kararı davalı idare vekilince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, müvekkilinin Muş ili, ... ilçesi, ... köyü, 461 parsel ... taşınmazın tamamının fiili kullanıcısı olduğunu, taşınmazın zilyedi olduğunu ve her yıl ecrimisilini düzenli olarak Hazineye ödediğini, ancak taşınmaza davalı kurumca kamulaştırmasız olarak el atıldığını, taşınmaz üzerindeki 400 ağacın kesildiğini ve yüksek gerilim hattı geçirildiğini, geçirilen hat nedeniyle kesilen ağaçların bedelinin müvekkiline ödenmediğini ve ağaçların bulunduğu alanın davalı kurumca haksız olarak kullanıldığını ileri sürerek şimdilik 1000 TL'nin ve ecrimisilin ödenmesini istemiştir.
II. CEVAP
Davalı idare vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın süresinde açılmadığını, bu nedenle davanın hak düşürücü süre nedeniyle reddine karar verilmesi gerektiğini, ayrıca davanın zamanaşımı yönünden de reddi gerektiğini, 2942 ... Kamulaştırma Kanunu'nda (2942 ... Kanun) öngörülen dava şartlarının gerçekleştirilmediğini, öncelikle idareye uzlaşma için başvuru şartı getirildiğini, bu ön şartın gereği yerine getirildikten sonra şayet uzlaşma sağlanamaz ise taşınmaz malikinin tazminat davası açma hakkının doğacağını, bu nedenle yasal şart yerine getirilmeden açılan davanın dava şartı yokluğu nedeniyle reddine karar verilmesi gerektiğini, müvekkili Türkiye Elektrik Dağıtım A.Ş ile Vangölü Elektrik Dağıtım A.Ş arasında 24.07.2006 tarihinde imzalanan sözleşme gereğince söz konusu davanın müvekkiline yöneltilmesinin sözleşmeye aykırı olduğunu, bu nedenle davanın husumet yönünden reddine karar verilmesi gerektiğini, şayet dava mahkemece kabul edilirse kararın gereğinin Vangölü Elektrik A.Ş' nin yerine getireceğini belirterek; davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
III. MAHKEME KARARI
Mahkemenin 23.11.2015 tarihli ve 2014/918 Esas, 2015/928 Karar ... kararı ile davanın reddine karar verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Mahkemenin 23.11.2015 tarihli ve 2014/918 Esas, 2015/928 Karar ... kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Dairemizin 29.05.2017 tarih ve 2016/8684 Esas ve 2017/14752 Karar ... ilamı ile dava konusu taşınmaz üzerinde davacı tarafından dikilen ağaç olup olmadığı ve ağaçların kesilip kesilmediği hususunda tarafların delilleri de toplandıktan sonra mahallinde bilirkişi kurulu eşliğinde keşif yapılıp taşınmazda ağaç olup olmadığı ve ağaçların kesilip kesilmediği mahkeme gözlemi ile birlikte tespit edilip sonucuna göre karar verilmesi gerektiğinden mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
B. Mahkemece Birinci Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin 11.10.2019 tarihli ve 2017/744 Esas, 2019/940 Karar ... kararı ile davanın kısmen kabulü ile 1000 TL ağaç bedelinin davacı tarafa ödenmesine, ecrimisil yönünden davanın reddine karar verilmiştir.
C. İkinci Bozma Kararı
1.Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Dairemizce yapılan inceleme sonucunda, kavak ağaçlarının bedeli hesaplanırken; kavak mahsulünün bir yılda hasat edilemeyeceği de gözönünde tutularak kaç yılda kesim durumuna geleceği bilimsel yolla ortaya konup kesim durumunda elde edilecek net geliri bulunup dikim gününden kesim gününe kadar yapılan masraflar düşüldükten sonra zeminin kavakların kesim durumuna geldiği gündeki net geliri bulunup bu değer kavakların kesim durumuna gelmesi için geçen yıl sayısına bölünüp bir yıllık net geliri esas alınarak değer biçildikten ve zemine ekilebilecek münavebe ürünlerinin net gelirine göre biçilen değer düşüldükten sonra kavak ağaçlarının bedellerinin tespiti gerektiğinin gözetilmemesi doğru görülmeyerek karar bozulmuştur.
D. Mahkemece İkinci Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin yulkarıda tarihi ve sayısı belirtilen kararı ile; davanın kısmen kabulüne, belirlenen ağaç bedelinin davacı tarafa ödenmesine ecrimisil yönünden davanın redddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle dava konusu muhdesatların üzerinde bulunduğu taşınmazın Hazineye ait olduğunu, aktif husumet yokluğu nedeniyle davanın reddi gerektiğini, sorumluluğun Van Gölü EDAŞ’a ait olması gerektiğini, bedelin hatalı belirlendiğini, taraflarına hükmedilen vekâlet ücretinin de hatalı olduğunu ileri sürerek kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme
Uyuşmazlık, temel olarak davacı tapu maliki ile davalı idare arasındaki kamulaştırmasız el atılan muhdesat değerinin biçilmesi ve davalı idareden tahsili hususundadır.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 ... Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 ... Kanun) geçici 3 üncü maddesinin atfıyla 1086 ... Hukuk Muhakameleri Kanunu'nun (1086 ... Kanun) 26.09.2004 tarihli ve 5236 ... Kanun'la yapılan değişiklikten önceki 427 ilâ 439 uncu maddeleri.
2. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun, 16.05.1956 tarihli ve 1956/1 Esas, 1956/6 Karar ... kararının ilgili bölümü şöyledir: “... Usulü dairesinde istimlak muamelesine tevessül edilmeksizin gayrimenkulü yola kalbedilen şahsın, esas itibarıyla, gayrimenkulünü yola kalbeden amme hükmi şahsiyeti aleyhine meni müdahale davası açmağa ... olduğuna, ancak dilerse bu fiili duruma razı olarak, mülkiyet hakkının amme hükmi şahsiyetine devrine karşılık gayrimenkulünün bedelinin tahsilini de dava edebileceğine ve isteyebileceği bedelin de mülkiyet hakkının devrine razı olduğu tarih olan dava tarihindeki bedel olduğuna 16.05.1956 tarihinde ilk toplantıda ittifakla karar verildi.”
3. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun, 16.05.1956 tarihli ve 1954/1 Esas, 1956/7 Karar ... kararı ile “... Usulü dairesinde istimlak muamelesine tevessül edilmeksizin gayrimenkulü yola kalbedilen şahsın, gayrimenkulünün bedelinin tahsiline ilişkin olarak, gayrimenkulünü yola kalbeden hükmü şahsiyeti aleyhine açacağı bedel davasında müruruzamanın mevzuubahis olamayacağına ve bu itibarla da, hadisede Borçlar Kanunu'nun 66. maddesinin tatbik kabiliyeti bulunmadığına ...” karar verilmiştir.
4. 2942 ... Kanun’un11 inci maddesi.
5. Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13 üncü maddesinin ikinci fıkrası.
3. Değerlendirme
1. Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 ... Kanun'un geçici 3 üncü maddesinin atfıyla 1086 ... Kanun'un 26.09.2004 tarihli ve 5236 ... Kanun'la yapılan değişiklikten önceki 428 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Davacı tarafça dava dilekçesinde 1000 TL ecrimisil talep edildiği, ecrimisil talebinin reddedildiği anlaşıldığından ve Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13 üncü maddesinin, ikinci fıkrasına göre hükmedilecek vekâlet ücretinin asıl alacağı geçemeyeceği gözetildiğinde davalı yararına hükmedilen vekâlet ücreti doğrudur.
3. Temyizen incelenen mahkeme kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozma ile kesinleşen ve karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; davalı idare vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte değildir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davalı idare vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun mahkeme kararının ONANMASINA,
Aşağıda yazılı kalan harcın davalı idareden alınmasına,
14.12.2023 tarihinde oy birliğiyle karar alında