Logo

5. Hukuk Dairesi2023/5075 E. 2023/11145 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kamulaştırılan taşınmazın bedelinin tespiti ve davacı idare adına tescili istemine ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi kararının, gelir metoduna göre belirlenen bedelin, taşınmazın konumu ve üzerindeki ağaçlar da değerlendirilerek tespit edilmesi, usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2021/252 Esas, 2022/2402 Karar

KARAR : Düzeltilerek yeniden esas hakkında verilen karar

İLK DERECE MAHKEMESİ : Siirt 1. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2019/380 Esas, 2020/960 Karar

Taraflar arasındaki 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 19 uncu maddesi uyarınca kamulaştırma bedelinin tespiti ve taşınmazın davacı idare adına tescili istemli davanın yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davacı idare vekilince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak düzeltilerek yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı idare vekili tarafından temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı idare vekili dava dilekçesinde; Siirt ili, ... ilçesi, Koçlu köyü sınırları dahilinde bulunan kadastro görmemiş, sınırları davacı idarece tanzim olunan 6 No.lu zilyetlik tutanağı ile belirlenen 5.447,58 m² alanlı taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescilini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı cevap dilekçesi sunmamıştır.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne ve kamulaştırma bedelinin tespiti ile bu bedelin davalı tarafa ödenmesine, davacı idare tarafından hazırlanan Zilyetlik Tespit Tutanağında 6 nolu parsel olarak belirtilen tapusuz taşınmazın, davacı idare adına tapuya tesciline karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı idare istinaf dilekçesinde özetle; lehlerine vekâlet ücretine hükmedilmemesinin hatalı olduğunu, bilirkişi raporunda verim miktarları ve ürün fiyatlarının yüksek, üretim masrafları ile kapitalizasyon faiz oranı düşük alınarak dava konusu taşınmazın metrekare bedelinin suni olarak yükseltildiğini, %20 objektif değer artışı uygulanması için somut bir gerekçe bulunmadığını, dava konusu taşınmaza değer biçilirken çevrede ekilmesi mutat ürünlerin tespit edilerek tek bir yıla ait veriler üzerinden değerlendirme yapmak yerine son beş yıla ait verilerin kullanılması gerektiğini, kamulaştırma yapılacağının duyulduğu durumlarda üretici tarafından bitki deseninin değiştirilebildiğini, yörede yaygın olarak yetiştirilen ve genelde münavebeye alınan ürünler yerine, yörede yaygın olarak yetiştirilmeyen ürünlerin dikkate alınmasının hatalı olduğunu, taşınmaz üzerindeki fidanların askı ilanından sonra dikildiğini ileri sürmüştür.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile kuru tarım arazisi olarak o yörede mutat olarak ekilen münavebe ürünleri esas alınıp, kapitalizasyon faiz oranı % 6 uygulanarak çıplak metrekaresine 7,79 TL değer biçildiği, taşınmazın konumu, ana yollara ve yerleşim alanlarına uzaklığı gözetilerek gelir metoduna göre tespit edilen m² birim fiyatına % 20 oranında objektif değer artırıcı unsur ilave edilerek sonuç m² birim fiyatının 9,35 TL olarak belirlendiği, taşınmazın üzerinde bulunan ağaçlara ise maktuen değer biçildiği, taşınmazın vasfına, konum ve niteliklerine, aynı bölgeden intikal eden dava dosyalarına göre bilirkişi kurulunca belirlenen kapitalizasyon faizi ile objektif değer artırıcı unsur oranlarının ve dava konusu taşınmaz için belirlenen m² birim fiyatının uygun ve resmi verilerle uyumlu olduğu, ağaçlara biçilen değerin de yerinde olduğu, her ne kadar davacı idarece dava konusu taşınmaz üzerindeki ağaçların askı ilanından sonra dikildiği ileri sürülmüş ise de 2942 sayılı Kanun’un 25 inci maddesinin son maddesi gereğince dava konusu taşınmazın bulunduğu köyde kamu yararı kararının askı ilanının 11.09.2013 tarihinde yapıldığı ve 30.09.2013 günü askıdan indirildiği, davacı idarece 2019 yılında düzenlenen kıymet takdir raporunda dava konusu taşınmaz üzerinde fıstık ağaçları olduğunun tespit edildiği, mahkemece hükme esas alınan bilirkişi kurulu raporunda 11.10.2013 tarihli Türksat uydu görüntülerinin incelenmesinde taşınmaz üzerindeki muhdesatın askı ilanından önce dikildiğinin anlaşıldığı, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin 12055/17 başvuru numaralı ve 23.10.2018 tarihli kararı, Anayasa Mahkemesinin 2016/9364 başvuru numaralı ve 09.05.2019 tarihli kararı dikkate alınarak davacı idare lehine vekâlet ücretine hükmedilmemesi ve 7139 sayılı Kanun'un 26 ncı maddesiyle 2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesinin değiştirilen sekizinci fıkrasının dördüncü cümlesi, 27.11.2020 tarihli Resmî Gazete'de yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 16.07.2020 tarihli ve 2018/104 Esas, 2020/39 Karar sayılı kararı ile iptal edildiğinden karar kesinleştiğinde ödenmesine karar verilen kamulaştırma bedeline davalının istinaf talebi olmadığından İlk Derece Mahkemesinin karar tarihine kadar faiz işletilerek işlemiş nemalarıyla birlikte davalıya derhâl ödenmesine karar verilerek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılıp düzeltilerek yeniden esas hakkında hüküm kurulmuştur.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar ederek ve resen belirlenecek nedenlerle kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme

Uyuşmazlık, dava konusu taşınmazın 2942 sayılı Kanun'un 19 uncu maddesi uyarınca kamulaştırma bedelinin tespiti ve taşınmazın davacı idare adına tescili istemline ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakameleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 2942 sayılı Kanun'un10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası ile 11 inci ve 19 ncu maddeleri.

3. Değerlendirme

1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Arazi niteliğindeki dava konusu Siirt ili, ... ilçesi, Koçlu köyü sınırları dahilinde bulunan sınırları davacı idarece tanzim olunan 6 nolu zilyetlik tutanağı ile belirlenen 5.447,58 m² alanlı taşınmaza 2942 sayılı Kanun'un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (f) bendi uyarınca gelir metodu esas alınarak, üzerinde bulunan yapıya resmi birim fiyatları esas alınıp yıpranma payı düşülerek, ağaçlara ise yaş, cins ve verim durumlarına göre değer biçilerek adil ve hakkaniyete uygun olarak tespit edilen bedelin davalı tarafa ödenmesine, davacı idare tarafından tanzim olunan Zilyetlik Tespit Tutanağında 6 No.lu parsel olarak belirtilen tapusuz taşınmazın, davacı idare adına tesciline karar verilmesi yerindedir.

3. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup, davacı idare vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davacı idare vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Davacı idare harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

16.11.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.