Logo

5. Hukuk Dairesi2023/5278 E. 2023/9899 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Devremülk sözleşmesinin iptali ve ödenen bedelin iadesi talebiyle açılan davada görevli ve yetkili mahkemenin belirlenmesi.

Gerekçe ve Sonuç: Tüketici davalarında tüketicinin yerleşim yeri mahkemesinin de yetkili olduğu, davalının yetki itirazında yetkili mahkemeyi doğru göstermediği ve davacının dava açarken yetkisiz bir mahkeme seçmesi halinde seçme hakkının davalıya geçtiği, ancak davalının da yetkisiz bir mahkemeyi yetkili olarak gösterdiği gözetilerek davanın ilk açıldığı İstanbul 5. Tüketici Mahkemesinin görevli mahkeme olarak belirlenmesine karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2022/194 Esas, 2022/169 Karar

I. YARGI YERİ BELİRLENMESİNE KONU KARARLAR

A. İstanbul 5. Tüketici Mahkemesinin 27.09.2022 Tarihli ve 2021/255 Esas, 2022/357 Karar Sayılı Kararı

Davacının talebinin kabul edilmesi halinde sözleşmenin feshinin doğal sonucu olarak tarafların aldıklarını iade etmeleri, davacı adına kayıtlı tapunun davalı adına tescili gerekeceği ,bu nedenle dava konusu taşınmazın aynına ilişkin olduğu ve taşınmazın aynına ilişkin davalarda kesin yetki kuralı gereğince taşınmazın bulunduğu yer mahkemelerinin yetkili olduğu, tapu kayıtlarına göre taşınmazın Mudurnu ilçesinde bulunduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir.

B. Mudurnu Asliye Hukuk Mahkemesinin (Tüketici Mahkemesi sıfatıyla) 27.12.2022 Tarihli ve 2022/194 Esas, 2022/169 Karar Sayılı Kararı

Eldeki dosyanın taşınmaz aynına ilişkin olmadığı, bu sebeple kesin yetkinin de söz konusu olmayacağı, cevap dilekçesinde yetkili mahkemenin Mudurnu Mahkemesinin yetkili olarak gösterilmediği, yetki sözleşmesinin de kanunda sayılan kişiler arasında yapılmadığı için geçersiz olduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir.

II. GEREKÇE

A. Uyuşmazlık

Uyuşmazlık, devremülk sözleşmenin iptali, sözleşme karşılığında müvekkilce ödenen bedellerin hakkaniyet ve denkleştirici adalet ilkesi gereği güncel değeri hesaplanarak faizi ile birlikte iadesi istemine ilişkindir.

B. İlgili Hukuk

1. Farklı bölge adliye mahkemelerinin yargı çevresinde kalan ilk derece mahkemeleri ile bölge adliye mahkemeleri arasındaki yetki ve görev uyuşmazlıklarının giderilmesi isteminin hukuki dayanağı, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 21 ve 22 nci maddeleri ile 5235 sayılı Adlî Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yetkileri Hakkında Kanun’un (5235 sayılı Kanun) 36 ncı maddesinin üçüncü fıkrasında yer alan düzenlemelerdir.

2.6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'un (6502 sayılı Kanun) 73 üncü maddesinin beşinci fıkrası şöyledir:

“Tüketici davaları, tüketicinin yerleşim yerinin bulunduğu yerdeki tüketici mahkemesinde de açılabilir.”

3. 6100 sayılı Kanun’un “Genel yetkili mahkeme” başlıklı 6 ıncı maddesinin birinci fıkrası şöyledir:

“Genel yetkili mahkeme, davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesidir.”

4. 6100 sayılı Kanun'un “Yetki itirazının ileri sürülmesi” başlıklı 19 uncu maddesi şöyledir:

“(1) Yetkinin kesin olduğu davalarda, mahkeme yetkili olup olmadığını, davanın sonuna kadar kendiliğinden araştırmak zorundadır; taraflar da mahkemenin yetkisiz olduğunu her zaman ileri sürebilir.

(2) Yetkinin kesin olmadığı davalarda, yetki itirazının, cevap dilekçesinde ileri sürülmesi gerekir. Yetki itirazında bulunan taraf, yetkili mahkemeyi; birden fazla yetkili mahkeme varsa seçtiği mahkemeyi bildirir. Aksi takdirde yetki itirazı dikkate alınmaz.

(3) Mahkeme, yetkisizlik kararında yetkili mahkemeyi de gösterir.

(4) Yetkinin kesin olmadığı davalarda, davalı, süresi içinde ve usulüne uygun olarak yetki itirazında bulunmazsa, davanın açıldığı mahkeme yetkili hâle gelir.”

5. 6100 sayılı Kanun'un “Yetki sözleşmesi” başlıklı 17 nci maddesi şöyledir:

“Tacirler veya kamu tüzel kişileri, aralarında doğmuş veya doğabilecek bir uyuşmazlık hakkında, bir veya birden fazla mahkemeyi sözleşmeyle yetkili kılabilirler. Taraflarca aksi kararlaştırılmadıkça dava sadece sözleşmeyle belirlenen bu mahkemelerde açılır.”

C. Değerlendirme

1. Dosya kapsamından, uyuşmazlığın taraflar arasındaki devremülk sözleşmenin iptaline, sözleşme karşılığında müvekkilce ödenen bedellerin hakkaniyet ve denkleştirici adalet ilkesi gereği güncel değeri hesaplanarak faizi ile birlikte iadesi istemine ilişkin olup, dava dilekçesi ve dosya kapsamından taşınmazın aynına ilişkin bir dava olmadığı anlaşılmaktadır.

2. Sözleşmenin iptali ve verilenlerin iadesi istemine ilişkin davalarda yetki konusunda özel bir düzenleme bulunmadığına göre, yetkili mahkeme genel yetki kuralı gereği davalının yerleşim yeri mahkemesidir. Bu yetki kuralı kesin olmadığından 6100 sayılı Kanun'un 19 uncu maddesinde belirlenen süre ve yöntemle yetkisizlik itirazında bulunulmaz ise davanın açıldığı mahkeme yetkili hale gelir ve mahkemece kendiliğinden yetkisizlik kararı verilemez.

3. 6502 sayılı Kanun'un 73 üncü maddesinin beşinci fıkrasında tüketici davalarının, tüketicinin yerleşim yerinin bulunduğu yerdeki tüketici mahkemesinde de açılabileceği belirtilmişse de bu kural 6100 sayılı Kanun'un yetkiye ilişkin kurallarının yanında bir ek yetki kuralıdır.

4. Bir davada, birden fazla genel ve özel yetkili mahkeme varsa, davacı bu mahkemelerden birinde dava açmak hususunda bir seçimlik hakka sahiptir. Davacı, davasını bu genel ve özel yetkili mahkemelerden hiçbirinde açmaz ve yetkisiz bir mahkemede açarsa, o zaman seçme hakkı davalılara geçer.

5. Somut olayda, yerleşim yeri Üsküdar/İstanbul olan davacının davayı, yetkisiz İstanbul 5. Tüketici Mahkemesinde açtığı, davalının taraflar arasında akdedilen sözleşmenin 17 nci maddesi uyarınca Bolu Mahkemelerinin yetkili olduğunun kararlaştırıldığı gerekçesiyle yetki itirazında bulunarak yetki şartı çerçevesinde Bolu Mahkemelerinin yetkili olduğu gerekçesiyle dosyanın Bolu Mahkemelerine gönderilmesini talep ettiği anlaşılmaktadır.

6. 6100 sayılı Kanun'un 19 uncu maddesi gereğince davalı, yetki itirazında yetkili mahkemeyi göstermemişse, yetki itirazı kabul edilmez. Davalının yetki itirazında yetkili olduğunu bildirdiği mahkemenin gerçekten yetkili olması lazımdır. Mahkeme, yetki itirazını incelerken, kendisinin yetkili olup olmadığını tespit bakımından, davalının yetki itirazındaki beyanları ile bağlı olmayıp, yetki hakkındaki kanuni hükümleri bütün şümulü ile nazara almak ve ona göre yetkili olup olmadığı hakkında bir karar vermek zorundadır. Ne var ki, bu inceleme kendisinin ve yetkili olduğu ileri sürülen mahkemenin yetkisinin tespiti ile sınırlı olup yetki itirazında yetkili mahkeme doğru gösterilmemişse, mahkeme kanuna göre gerçekten yetkili olan mahkemeyi araştırıp tespit ederek yetkisizliğine ve dosyanın o yer mahkemesine yollanmasına karar veremez. Bu halde, yetki itirazında yetkili mahkemenin doğru gösterilmemiş olması sebebiyle, yetki itirazının reddine karar verilmelidir.

7. Somut uyuşmazlıkta taraflardan her ikisi de tacir veya kamu tüzel kişisi olmadığından yetki şartının geçerli olmadığı, davacının yerleşim yeri adresinin Üsküdar/İstanbul olduğu, birden çok mahkemenin yetkili olduğu ve kesin yetki kuralının bulunmadığı bu davada, yetkisiz bir mahkemede davacının dava açtığı anlaşılmaktadır. Hal böyle olunca seçme hakkı davalıya geçmişse de davalının cevap dilekçesinde yetkisiz olan Bolu Mahkemelerinin yetkili olduğunu belirttiği, davalının usulüne uygun yetki itirazında bulunmadığı anlaşılmaktadır. Bu durumda uyuşmazlığın davanın ilk açıldığı yer olan İstanbul 5. Tüketici Mahkemesinde görülüp, sonuçlandırılması gerekmektedir.

III. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

6100 sayılı Kanun’un 21 ve 22 nci maddeleri ile 5235 sayılı Kanun’un 36 ncı maddesinin üçüncü fıkrası gereğince İstanbul 5. Tüketici Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE,

30.10.2023 tarihinde oy birliğiyle kesin olarak karar verildi.