"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 49. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2020/1932 Esas, 2023/697 Karar
KARAR : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 14. Sulh Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2016/887 Esas, 2018/849 Karar
Taraflar arasındaki müdahalenin önlenmesi ve eski hale getirme davasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar vermiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; davalının, kat maliklerinin ve site yönetiminin onayını almadan ortak yer sayılan villa giriş ve merdiven yollarına sitenin genel görünüşünü etkileyecek şekilde yönetim izni alınmaksızın ve genel kurul kararına aykırı olarak traverten taş uygulaması yaptırdığını, bu yapılan işlemin doğrudan her malik tarafından görülecek şekilde ortak alanda bulunduğunu ve sitenin genel görünümünü etkilediğini iddia ederek, davalı tarafın tecavüzünün önlenmesine, durumun eski hale getirilmesi için davalıya uyarı yapılmasına, yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; site yöneticiliği tarafından, kat maliki davalı aleyhine açılan huzurdaki davanın 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu'na (634 sayılı Kanun) dayandığını, uyuşmazlığın 634 sayılı Kanun'a dayalı olarak çözümlenmesi gerektiğini, kat mülkiyetinden doğan anlaşmazlıkların sulh hukuk mahkemelerinin görevli kılındığını belirterek davanın görev yönünden reddine karar verilmesini, usule dair itirazlarının saklı kalmak kaydı ile davanın esas olarak da haksız olduğunu ve reddine karar verilmesi gerektiğini belirtmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı vekili istinaf dilekçelerinde özetle; davaya konu edilen yerin müteahhit tarafından yarım bırakılan iş niteliğinde olduğunu, eksik bırakılan işin kendileri tarafından yapıldığını, yapılan işin projeye aykırı olmadığını, davanın hakkın kötüye kullanılması niteliğinde bulunduğunu, binaya giriş ortak alan olmasına rağmen sadece davalı tarafından kullanıldığını, dava tarihi itibarı ile davacıların kendi adlarına açtıkları bir dava bulunmadığı gibi bu konuda verilmiş bir yetki de bulunmadığını belirterek kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile bilirkişi raporunun denetime elverişli olduğu, İlk Derece Mahkemesince hükme esas alınmasında kanuna aykırı bir yön bulunmadığı anlaşıldığından davalı vekilinin istinaf talebinin reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili temyiz dilekçesinde özetle ; istinaf dilekçesindeki itirazlarını tekrar ederek, imalatların projeye uygun olduğunu, eksik inceleme ile hüküm kurulduğunu ileri sürmüştür.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, ana gayrimenkulde mimari projeye aykırı imalatların eski hale getirilmesi ve müdahalenin önlenmesi istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2. 634 sayılı Kanun'un 19 uncu ve 33 üncü maddeleri.
3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. 634 sayılı Kanun'un 19 uncu maddesi uyarınca her kat maliki ana gayrimenkulün mimari durum ve güzelliğini korumaya mecbur olup, dosya kapsamı ile aksinin ispatlanamadığı ve yapılan müdahalenin ortak alanlardaki kat maliklerinin mülkiyet hakkı aleyhine olduğu gözetildiğinde mahkemesince davanın kabulüne karar verilmesi yerindedir.
3. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davalı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Davalıdan peşin alınan temyiz harcının Hazineye irat kaydedilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
20.11.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi