Logo

5. Hukuk Dairesi2023/631 E. 2023/6970 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kamulaştırmasız el atma nedeniyle açılan el atmanın önlenmesi, eski hale getirme, ecrimisil ve kal istemine ilişkin davada, bedel tespit ve tescil davası devam ederken açılan davada vekâlet ücretine hükmedilmesinin doğru olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Bedel tespit ve tescil davası devam ederken açılan el atmanın önlenmesi davasında, davacının dava açarken haklılık durumunun bulunmaması gözetilerek, davacı lehine vekâlet ücretine hükmedilmesi gerektiği hususundaki yerel mahkeme kararının düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2020/154 Esas, 2022/282 Karar

KARAR : Kısmen kabul/Karar verilmesine yer olmadığına

Taraflar arasındaki el atmanın önlenmesi, eski hale getirme, ecrimisil ve kal istemine ilişkin davada verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairemizce Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; el atmanın önlenmesi ve eski hale getirilmesi davasının konusuz kalması nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına, ecrimisil istemine ilişkin davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Mahkeme kararı davalı idare vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda;

Miktar ve değeri temyiz kesinlik sınırını aşmayan nihai kararlar 6100 sayılı Hukuk muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) geçici 3 üncü maddesi uyarınca uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) 427 nci maddesi uyarınca temyiz edilemez. Temyize konu edilen miktarın kesinlik sınırının altında kalması hâlinde 6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesi uyarınca uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Kanun'un 427 ve 432 nci maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekir.

Davacı için hüküm altına alınan ve davalı idare tarafından temyize konu edilen ecrimisil bedeli karar tarihi itibarıyla kesinlik sınırının altında kalmaktadır.

Bu nedenle; ecrimisil talebi yönünden davalı idare vekilinin temyiz isteminin reddine karar verildikten sonra, davalı idare vekilinin kamulaştırmasız el atmanın önlenmesi, eski hale getirme ve kal istemi yönünden gerekli şartları taşıdığı anlaşılan temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimini tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı dava dilekçesinde; dava konusu Muğla ili, Bodrum ilçesi, ... köyü, 74 parsel (yenileme ile 438 ada 7 parsel) sayılı taşınmazın davalı idare tarafından el atıldığını ileri sürerek el atmanın önlenmesi, eski hale getirme, ecrimisil ve kalline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı idare vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın reddini talep ettiklerini, davacının dava dilekçesinde Muğla ili, Bodrum ilçesi, ... Köyü, 74 Parsel maliklerinden olduğu ve müvekkili kurum tarafından enerji nakil hattı geçirildiğini ve bunların kaldırılması ile eski hale getirilmesini talep ettiğini, dava konusu taşınmaz üzerinden geçen ... TM-Gümüşlük Enerji Nakil Hattı için kamulaştırma kararı alındığını ve işlemlerin devam ettiği bilgisinin verildiğini, bu nedenle davacının bu talebinin reddi gerektiğini, davacı tarafın talep ettiği ecrimisilin ise emsal sözleşmeler ile hesaplanacak olup ancak hissesi oranında talep edilebileceğini, açıklanan nedenlerle açılan davanın reddine ve yargılama gideri ile vekâlet ücretinin davacıya tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.

III. MAHKEME KARARI

Mahkemenin 11.02.2016 tarihli ve 2013/385 Esas, 2016/58 Karar sayılı kararı ile ecrimisil talebinin kısmen kabulüne, el atmanın önlenmesi, kal ve eski hale getirme taleplerinin reddine karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Birinci Bozma Kararı

1. Mahkemenin 11.02.2016 tarihli ve 2013/385 Esas, 2016/58 Karar sayılı kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur,

2.Dairemizce yapılan temyiz incelemesi sonucunda; davada, davalı ile davacı arasında bir mecra irtifak sözleşmesinin bulunmadığı ihtilafsızdır. Hal böyle olunca, davalının, davacıya ait araziden ve açıktan geçirdiği mecra üzerindeki bir ... doğduğu ileri sürülemez. Öyle ise, davacı 4721 sayılı Medeni Kanun'un 618 ... maddesi hükmünden yararlanmak suretiyle davalının tecavüzünün men'ine karar verilmesini talep edebilir; yerel mahkemece de yasa hükümlerine uygun olarak istek doğrultusunda karar verilmelidir. Bu itibarla müdahalenin meni davasının kabulüne karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçeler ile davanın reddine hükmedilmesi doğru görülmeyerek kararın bozulmasına karar verilmiştir.

B. Mahkemece Birinci Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Mahkemenin 23.05.2019 tarihli ve 2019/28 Esas, 2019/248 Karar sayılı kararı ile dava konusu taşınmaza vaki müdahalenin önlenmesine, ecrimisil talebinin kısmen kabulüne karar verilmiştir.

C. İkinci Bozma Kararı

1. Mahkemenin 23.05.2019 tarihli ve 2019/28 Esas, 2019/248 Karar sayılı kararına karşı süresi içinde davalı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur,

2.Dairemizce yapılan temyiz incelemesi sonucunda; davaya konu ...-Gümüşlük hattına ait pilon yeri ve irtifak alanı ile ilgili Bodrum 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2013/341 Esas sayılı dosyasında bedel tespit tescil davası açıldığı ve bu dosyada verilen kararın dairemizin 18.09.2018 tarih ve 2017/3578 Esas ile 2018/14647 Karar sayılı ilamı ile bozulduğu, bu itibarla yargılamanın bu hat için halen devam ettiği anlaşıldığından; Bodrum 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2013/41 Esas sayılı dosyasının bekletici mesele yapılarak sonucuna göre hüküm kurulması gerektiğinin düşünülmemesi doğru görülmeyerek kararın bozulmasına karar verilmiştir.

D. Mahkemece İkinci Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Mahkemenin 10.06.2022 tarihli ve 2020154 Esas, 2022/282 Karar sayılı kararı ile el atmanın önlenmesi ve eski hale getirme taleplerinin konusu kalmadığından karar verilmesine yer olmadığına, ecrimisil talebinin kısmen kabulüne karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; davacı tarafından işbu davanın kesinleşmesi beklenen bedel tespit ve tescil davasından sonra açıldığını, bu nedenle davacı lehine vekâlet ücreti takdirinin hatalı olduğunu, ecrimisil alacağının da usul ve kanuna uygun hesaplanmadığını ileri sürerek kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme

Uyuşmazlık, el atmanın önlenmesi, eski hale getirme, ecrimisil ve kal istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1.6100 sayılı Kanun’un geçici 3 üncü maddesinin atfıyla 1086 sayılı Kanun’un 26.09.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanun'la yapılan değişiklikten önceki 427 ilâ 439 uncu maddeleri.

2. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun, 16.05.1956 tarihli ve 1956/1 Esas, 1956/6 Karar sayılı kararının ilgili bölümü şöyledir: “...Usûlü dairesinde istimlak muamelesine tevessül edilmeksizin gayrimenkulü yola kalbedilen şahsın, esas itibarıyla, gayrimenkulünü yola kalbeden amme hükmi şahsiyeti aleyhine meni müdahale davası açmağa ... olduğuna, ancak dilerse bu fiili duruma razı olarak, mülkiyet hakkının amme hükmi şahsiyetine devrine karşılık gayrimenkulünün bedelinin tahsilini de dava edebileceğine ve isteyebileceği bedelin de mülkiyet hakkının devrine razı olduğu tarih olan dava tarihindeki bedel olduğuna 16.05.1956 tarihinde ilk toplantıda ittifakla karar verildi.”

3. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun, 16.05.1956 tarihli ve 1954/1 Esas, 1956/7 Karar sayılı kararı ile “... Usûlü dairesinde istimlak muamelesine tevessül edilmeksizin gayrimenkulü yola kalbedilen şahsın, gayrimenkulünün bedelinin tahsiline ilişkin olarak, gayrimenkulünü yola kalbeden hükmü şahsiyeti aleyhine açacağı bedel davasında müruruzamanın mevzuubahis olamayacağına ve bu itibarla da, hadisede Borçlar Kanunu'nun 66. maddesinin tatbik kabiliyeti bulunmadığına ...” karar verilmiştir.

3. Değerlendirme

1. Mahkemelerin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un geçici 3 üncü maddesinin atfıyla 1086 sayılı Kanun'un 26.09.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanun'la yapılan değişiklikten önceki 428 ... maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davalı idare vekilinin aşağıdaki paragrafın kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

3. Dava konusu taşınmaza ilişkin bedel tespit ve tescil davasının 05.08.2013 tarihinde; eldeki davanın ise 04.10.2013 tarihinde açılmış olup davacının müdahalenin önlenmesi ve eski hale getirme taleplerine ilişkin dava açarken ki haklılık durumu gözetildiğinde davacı lehine vekâlet ücretine hükmedilmemesi ve yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılması gerektiğinin düşünülmemesi bozmayı gerektirir.

Ne var ki bu hatanın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden kararın düzeltilerek onanması gerekir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

A. Davalı İdare Vekilinin Ecrimisil Bedeline İlişkin Temyizi Yönünden;

Davalı idare vekilinin temyiz dilekçesinin miktar yönünden reddine,

B.Davalı İdare Vekilinin Kamulaştırmasız El Atmanın Önlenmesi, Eski Hale Getirme ve Kal İstemine İlişkin Temyizi Yönünden;

Davalı idare vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile Mahkeme kararının hüküm fıkrasının; davacı lehine vekâlet ücretine hükmedilen 7 nci paragrafının hüküm fıkrasından çıkartılması ve 5 ... paragrafında bulunan "davanın kabul oranı göz önüne alındığında 1.282,64 TL'sinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, bakiye yargılama giderinin" kelimelerinin hükümden çıkartılması suretiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA,

Davalı idareden peşin alınan temyiz harcının istek hâlinde iadesine,

11.09.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.