Logo

5. Hukuk Dairesi2023/6389 E. 2023/7629 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kat malikleri kurulunun ortak gider alacağına ilişkin icra takibine yapılan itirazın iptali davasında, hükmedilen alacağa gecikme tazminatı yönünden ayrıca hüküm kurulup kurulmayacağı hususunda ihtilaf bulunmaktadır.

Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece, davanın asıl alacak yönünden kısmen kabulüne karar verilmesi ve takibin devamına hükmedilmesi nedeniyle, hükmedilen bu alacağa ödeme emri tebliğinden itibaren gecikme tazminatı hesaplanarak tahsil edilebileceği gözetilerek Adalet Bakanlığı'nın hükmün kanun yararına bozulması talebi reddedilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2021/2032 Esas, 2023/329 Karar

KARAR : Kısmen kabul

Taraflar arasında, İlk Derece Mahkemesinde görülen itirazın iptali davasında davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesince kesin olarak verilen kararın kanun yararına temyizen incelenmesi Adalet Bakanlığı tarafından istenilmiş olmakla; Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; ortak gider alacağına yönelik başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptalini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; haksız, yersiz ve hukuka aykırı davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

IV. KANUN YARARINA TEMYİZ

A. Kanun Yararına Temyiz Yoluna Başvuran

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararının kanun yararına temyizen incelenmesi Adalet Bakanlığı tarafından istenilmiştir.

B. Temyiz Sebepleri

Adalet Bakanlığı tarafından; Mahkemece, davalının borçtan sorumlu olduğu miktar belirlenerek bu hususta takibin devamına karar verildiğine ve davalı borçlunun aidat borcunu icra takibinden önce öğrenmediği saptandığına göre gecikme tazminatının ödeme emrinin tebliğinden itibaren başlatılacak şekilde gecikme tazminatına karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmiş olması usul ve kanuna aykırı bulunduğundan hükmü kanun yararına temyiz ettiklerini belirtmişlerdir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, itirazın iptali davasında icra dosyasında talep edilen gecikme tazminatı yönünden ayrıca hüküm kurulması gerekip gerekmediğinin tespitine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 363 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca ilk derece mahkemelerinin kesin olarak verdikleri kararlar ile istinaf incelemesinden geçmeden kesinleşmiş bulunan kararlarına karşı, yürürlükteki hukuka aykırı bulunduğu ileri sürülerek Adalet Bakanlığı tarafından kanun yararına temyiz yoluna başvurulur.

2.Temyiz talebi Yargıtayca yerinde görüldüğü takdirde, 6100 sayılı Kanun’un 363 üncü maddesinin ikinci fıkrası uyarınca karar kanun yararına bozulur ve bu bozma, kararın hukuki sonuçlarını ortadan kaldırmaz.

3. 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu'nun (634 sayılı Kanun) 20 nci maddesi.

3. Değerlendirme

1. 6100 sayılı Kanun'un 363 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca İlk Derece Mahkemelerinin kesin olarak verdikleri kararlar ile istinaf incelemesinden geçmeden kesinleşmiş bulunan kararlarına karşı, yürürlükteki hukuka aykırı bulunduğu ileri sürülerek Adalet Bakanlığı tarafından kanun yararına temyiz yoluna başvurulur. 6100 sayılı Kanun'un 363 üncü maddesinin gerekçesinde de karar verilirken yürürlükteki hukukun yanlış uygulanmasının her an için söz konusu olabileceği, kanun yararına temyizin, yanlışlık tespit edilip daha sonra benzer işlemlerden kaçınmak için kabul edilen bir sistem olduğu, Yargıtayın yaptığı incelemede uygulamanın yanlış olduğu sonucuna ulaşırsa kararı kanun yararına bozacağı ifade edilmiştir.

2. Temyiz yolu ise olağan kanun yollarından birisidir. Bozma sebepleri, 6100 sayılı Kanun'un 371 ... maddesinde sayılmıştır. Bunlar; hukukun veya taraflar arasındaki sözleşmenin yanlış uygulanmış olması, dava şartlarına aykırılık bulunması, taraflardan birinin davasını ispat için dayandığı delillerin kanuni bir sebep olmaksızın kabul edilmemesi ve karara etki eden yargılama hatası veya eksiklikler bulunmasıdır. Temyiz yolunda, hüküm mahkemesinin kararı sadece hukuka uygunluk bakımından inceleme konusu yapılır. Madde gerekçesinde bu husus "Temyiz incelemesini, istinaf incelemesinden ayıran temel özellik, temyiz incelemesinin usûl hukuku veya maddî hukuk yönünden incelemeyi gerektirmesi, maddî vakıaların denetimi ile delil değerlendirmesine girmemesidir. Maddede bu hukukî denetimin hangi sebeplerle yapılacağı açıklığa kavuşturulmuştur. Bugüne kadar istinaf yolunun olmamasından dolayı zaman zaman Yargıtay maddî vakıalara ve delil değerlendirmesine de girmek zorunda kalabilmekteydi, istinafla birlikte artık bu ihtiyaç ortadan kalkmış ve Yargıtay tamamen bir hukukî denetim ve içtihat mercii olmuştur." şeklinde vurgulanmıştır.

3. Belirtilen bu yasal düzenlemeler ve 6100 sayılı Kanun döneminde temyiz yolu ile ilgili özellikler dikkate alındığında, kanun yararına temyiz ile temyiz yolu arasında bir ayrım yapılması gerekmektedir. Kanun yararına temyiz başvurusunda, başvuru konusu kararın sadece yürürlükteki hukuka aykırı olup olmadığı denetlenir. Bu denetim ise, temyiz incelemesinin aksine, kanun yararına temyizde görece sınırlı bir inceleme yapılmasını gerektirir. Kanun yararına temyize ilişkin madde gerekçesinde de belirtildiği gibi yürürlükteki hukukun yanlış uygulanması söz konusu olduğunda, kararın kanun yararına bozulması gerekir.

4.634 sayılı Kanun'un 20 ... maddesinin 2 nci fıkrasının 2 nci cümlesine göre, gider ve avans payının tamamını ödemeyen kat malikinin ödemede geciktiği günler için aylık yüzde beş (14.11.2007-5711/9 uncu madde ile değişiklikten önce %10) hesabıyla gecikme tazminatı ödemekle yükümlü olduğundan, ortak giderden payına düşeni ödemeyen bağımsız bölüm malikinin ödemede geciktiği günler için ödemekle yükümlü bulunduğu gecikme tazminatının başlangıcının açıkça saptanmış olması gerekir.

5.Somut olayda, her ne kadar mahkemece gecikme tazminatının ödeme emri tebliğinden itibaren başlatılması gerektiği hususunda kanun yararına temyiz başvurusunda bulunulmuş ise de İlk Derece Mahkemesi ödeme emrinde takip öncesi asıl alacağa işleyen gecikme tazminatı kısmının reddine, hükmedilen 2,425,00 TL asıl alacağa yönelik itirazın iptaline, takibin kaldığı yerden devamına hükmetmiştir. Alacaklı vekilinin takip talebinde alacağın icra gideri, vekâlet ücreti ve takip tarihinden itibaren asıl alacağa işleyecek yönetim planı ve 634 sayılı Kanun'un 20 nci maddesi gereğince aylık yüzde 5 gecikme tazminatı ile tahsili talebi bulunmaktadır.

6. Mahkemece davanın asıl alacak yönünden kısmen kabulüne karar verildiğine göre, hükmedilen bu alacağa takip talebindeki gecikme tazminatı istemi uyarınca davalıya ödeme emri tebliğinden itibaren gecikme tazminatı hesaplanması sureti ile alacak bedeli hesaplanacaktır. Mahkemece takibin devamına şeklinde hüküm kurulması icra takibinde istenilen gecikme tazminatının tahsili için yeterli olup, Kanun Yararına temyiz talebinin bu nedenlerle reddi gerekmiştir.

V. KARAR

Açıklanan sebeplerle ;

Adalet Bakanlığının hükmün kanun yararına bozulması talebinin REDDİNE,

Dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Adalet Bakanlığına gönderilmesine,

21.09.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.