"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2018/180 Esas, 2021/74 Karar
KARAR : Kısmen kabul
Taraflar arasındaki imar uygulaması sırasında bedele dönüştürülen davacı payına takdir edilen karşılığın artırılması istemine ilişkin davada verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairemizce Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Mahkeme kararı davacı ... vd., davacı ... ve davalı idare vekillerince temyiz edilmekle yapılan ön inceleme sonucunda gereği düşünüldü:
Davacılar ... vd.vekiline Mahkemenin gerekçeli kararı 26.02.2023, davalı idare vekilinin temyiz dilekçesi ise 02.04.2023 tarihinde tebliğ edilmiş olup davacı ... vd. vekilince 14.04.2023 tarihinde temyize cevap dilekçesi verilmek suretiyle hüküm katılma yolu ile temyiz edilmiştir.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) geçici 3 üncü maddesi uyarınca uygulanmasına devam olunan 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) 432 nci maddesine göre verilecek nihai kararlara karşı tebliğden itibaren 15 gün içinde veya 433 üncü maddesinin ikinci fıkrasına göre temyiz dilekçesinin tebliğinden itibaren 10 gün içinde verilecek cevap dilekçesiyle temyiz yoluna başvurabilir.
6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesi uyarınca uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Kanun'un 432 nci ve 433 üncü maddeleri uyarınca süresinde verilmeyen davacı ... vd. vekilinin temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekir.
Mahkeme kararı davacı ... ve davalı idare vekillerince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verilerek, Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; İstanbul ili, Gaziosmanpaşa ilçesi, ... Mahallesi, 223 parsel sayılı taşınmazın imar uygulamasına tabi tutularak, muris hissesinin bedele dönüştürüldüğünü, bedele dönüştürülen kısma idarece yaptırılan kıymet takdirinin düşük olduğunu, bedele dönüştürülen hisse için takdir edilen bedelin artırılmasını, belirlenecek bedelin dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan alınmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı idare vekili cevap dilekçesinde özetle; idari yargının görevli olduğunu, bu nedenle öncelikle davanın yargı yolu nedeniyle reddi gerektiğini, dava konusu taşınmazın 2981 ve 3290 sayılı Kanunlar uyarınca imar uygulaması gördüğünü ve davacılara ait hisse bedellerinin imar uygulaması sonucunda gerçek rayiç değerler üzerinden hesaplanarak davalı idarenin bankadaki fon hesabına yatırıldığını, İlçe Kıymet Takdir Komisyonunca takdir edilen bedelin yerinde olup fahiş talebin reddi gerektiğini, dava dilekçesinin 6100 sayılı Kanun'un 119 uncu maddesinde belirtilen bentlerdeki hususlarda eksiklik içermesi durumunda davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesini, aksi halde ise davanın usulden ve esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir.
III. MAHKEME KARARI
Mahkemenin 14.04.2016 tarihli ve 2013/102 Esas, 2016/107 Karar sayılı kararı ile davanın kabulüne karar verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Dairemizce yapılan inceleme sonucunda; 20.08.2016 tarihinde kabul edilerek 07.09.2016 tarihli ve 29824 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan 6745 sayılı Kanun'un 35 inci maddesi ile 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'na (2042 sayılı Kanun) eklenen geçiçi 12 nci maddesi hükmü uyarınca kararın bozulmasına karar verilmiştir.
B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile sayılı ilamı ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı ... ve davalı idare vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1. Davacı ... vekili temyiz dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmazın bilirkişi raporunda emsal alınan taşınmazlara göre daha değerli konumda olduğunu, taşınmazın bedelinin gerçek bedelinin çok altında belirlendiğini ileri sürerek kararın bozulmasını talep etmiştir.
2. Davalı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; davada idari yargının görevli olduğunu, taşınmaz bedelinin yüksek belirlendiğini, hükme esas alınan bilirkişi raporunun usul ve kanuna aykırı olduğunu, on yıllık zamanaşımı itirazlarının dikkate alınmadığını, dava konusu taşınmazın hisse satışının emsal alınmadığını, harç ve vekâlet ücretinin maktu alınması gerektiğini ileri sürerek kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme
Uyuşmazlık, imar uygulaması sırasında bedele dönüştürülen davacı payına takdir edilen karşılığın artırılması istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Kanun’un geçici 3 üncü maddesinin atfıyla 1086 sayılı Kanun’un 26.09.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanun'la yapılan değişiklikten önceki 427 ilâ 439 uncu maddeleri.
2. 3194 sayılı İmar Kanun'un 17/son maddesi.
3. 6745 sayılı Kanun'un 35 inci maddesi ile 2942 sayılı Kanun'a eklenen geçici 12 nci maddesi.
4. 2942 sayılı Kanun'un 11 inci maddesi.
3. Değerlendirme
1. Mahkemelerin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesinin atfıyla 1086 sayılı Kanun'un 26.09.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanun'la yapılan değişiklikten önceki 428 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Arsa niteliğindeki taşınmaza 6745 sayılı Kanun'un 35 inci maddesi ile 2942 sayılı Kanun'a eklenen geçici 12 nci maddesi uyarınca uygulamanın tapuda tescil edildiği tarih değerlendirme tarihi olarak esas alınarak değer biçilmesi yerindedir.
3. Temyizen incelenen mahkeme kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozma ile kesinleşen ve karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla, ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
A. Davacılar ... vd. Vekilinin Temyizi Yönünden;
Temyiz dilekçesinin süre yönünden REDDİNE,
B. Davacı ... ve Davalı İdare Vekillerinin Temyizi Yönünden;
Davacı ... ve davalı idare vekillerinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,
Davacı ... ve davalı idareden peşin alınan temyiz harçlarının Hazineye irat kaydedilmesine,
15.01.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.