Logo

5. Hukuk Dairesi2023/668 E. 2023/7193 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Muhdesat bedelinin tespiti davasında hükmedilen vekalet ücretinin miktarının, kabul edilen miktarı aşıp aşmadığına ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'nin 13. maddesinin 2. fıkrası uyarınca hükmedilen vekalet ücretinin kabul edilen miktarı geçemeyeceği gözetilerek, davalı lehine kabul edilen miktarı aşan vekalet ücretine hükmedilmesi hatalı bulunmuş ve bu husus düzeltilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/115 Esas, 2022/2678 Karar

KARAR : Yeniden esas hakkında verilen karar

İLK DERECE MAHKEMESİ : Adana 1. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2020/336 Esas, 2021/243 Karar

Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan muhdesat bedelinin tespiti ve muhtesatın davacı idareye aidiyeti davasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesince, İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak davanın yeniden görülmesi için dosyanın mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesinin kaldırma kararı üzerine yargılama yapan İlk Derece Mahkemesince davanın dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı idare vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı idare vekili tarafından temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı idare vekili dava dilekçesinde özetle; Adana ili, ... ilçesi, ... Mahallesinde bulunan 1297 parsel ve 1298 parsel sayılı taşınmazlardaki müştemilatların kamulaştırma bedelinin tespiti ile muhdesatın davacı idareye aidiyetine karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalılar cevap dilekçesi sunmamıştır.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile dava konusu taşınmazlarda yapılan imar uygulaması sonucu oluşan 266 ada 1 parsel sayılı taşınmaz maliklerinin davaya dahil edilmesi için kesin süre verilmesine rağmen davacı vekilince dahili dava dilekçesi sunulmamış olduğundan, davanın dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; davaya dahil edilmesi istenilen kısmın kamulaştırılan alan değil kamulaştırmadan arta kalan alan olduğunu, kaldı ki mahkemenin ara kararının yerine getirildiğini ve adı geçenlerin davaya dahil edildiğini, buna rağmen davanın reddine karar verilmesinin hatalı olduğunu ileri sürmüştür.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın ... aleyhinde açıldığı, dava konusu taşınmazlardan 1297 parsel sayılı taşınmazın imar uygulaması neticesinde 266 ada 1 parsele dönüştüğü, 1298 parsel sayılı taşınmazın ise imar uygulaması neticesinde 266 ada 1, 11 ve 12 parsellere dönüştüğü, davanın açıldığı tarih itibarıyla bu yeni üç parsel üzerinde davalı ...'ün herhangi bir hak sahipliğinin görülmediği, kamulaştırılması istenilen demir sundurmanın 266 ada 1 parsel sayılı taşınmazda bulunduğu tespit edildiğinden bu taşınmaz maliklerinin davadan haberdar edilmesinin zorunlu olduğu, bu husustaki eksiklik giderilmiş olmasına rağmen, İlk Derece Mahkemesince davanın usulden reddine karar verilmesi nin usul ekonomisine aykırı olduğu ve dava konusu edilen muhtesat bedeli yönünden ise Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı 2015 Yılı Yapı Yaklaşık Birim Maliyetleri Hakkında Tebliğin verileri esas alınarak bilimsel yolla değer biçilmesinde herhangi bir isabetsizlik görülmediği gibi, ...'ün hak sahibi olması konusunda diğer tarafların bir itirazı da bulunmadığı gerekçesi ile davacı idare vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; kamulaştırma bedeli 2.673,00 TL olarak belirlendiği halde, davalı lehine 5.100,00 TL vekalet ücretine hükmedilmesinin hatalı olduğunu ileri sürmüştür.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme

Uyuşmazlık, temel olarak davacı idare ile davalı muhdesat malikleri arasındaki muhdesat bedelinin tespiti ile davalı taraf lehine hükmedilmesi gereken vekâlet ücretine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası, 11 inci maddesinin birinci ve ikinci fıkraları.

3. Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’nin 13 üncü maddesinin 2 nci fıkrası.

3. Değerlendirme

1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukukî nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davacı idare vekilinin aşağıdaki paragrafın kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

3. Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13 üncü maddesinin 2 nci fıkrası uyarınca hükmedilen vekâlet ücreti kabul edilen miktarı geçemeyeceği halde, davalı lehine kabul edilen miktarı aşacak şekilde maktu vekâlet ücretine hükmedilmesi doğru değildir.

Ne var ki; bu hatanın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin ikinci fıkrası hükmü uyarınca Bölge Adliye Mahkemesi kararının düzeltilerek onanması gerekir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1.Davacı idare vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine.

2.Davacı idare vekilinin temyiz itirazının kısmen kabulü ile temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının hüküm fıkrasının (B) bendinin (7) numaralı alt bendinde yer alan “karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. gereğince hesaplanan 5.100,00 TL” ibaresinin hükümden çıkartılmasına, yerine “Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’nin 13 üncü maddesinin 2 nci fıkrası uyarınca 2.673,00 TL”yazılması suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,

Davacı idare harçtan muaf olduğundan harç alınmamasına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,14.09.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.