"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/635 Esas, 2023/1943 Karar
KARAR : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Kırıkkale 2. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2020/69 Esas, 2022/105 Karar
Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsiline ilişkin davada yapılan yargılama sonucunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı idare vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı idare vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, gerekli şartları taşıdığı anlaşılan temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Kırıkkale ili, ... Mahallesi 3055 ada 1 parsel ile 3025 ada 3 parsel sayılı taşınmazlara fiili olarak el atıldığını, 3055 ada 1 parselde bulunan taşınmazın Ardiyeciler Sitesi’nin hemen arkasında bulunduğunu, belediyenin her türlü ekipmanlarının taşınmazı işgal ettiğini, şehir içi araç otoparkı olarak kullanıldığını ve vatandaşların geçiş güzergâhı olarak ayrıldığını, 3025 ada 3 parselde bulunan taşınmazın üzerine asfalt dökülmüş olmakla yol olarak kullanılmak suretiyle, tamamının fiilen kullanılamaz hale getirildiğini bu nedenle taşınmaz bedelinin tahsilini talep etmiştir .
II. CEVAP
Davalı idare vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın görevsiz mahkemede açıldığını, zira imar planı ve uygulaması idarenin işlem ve eylemleri arasında yer aldığını, Asliye Hukuk Mahkemesinin görevli değil görevli mahkemenin İdare Mahkemesi olduğundan görevsizlik kararı verilmesini, davanın hak düşürücü süre ve zaman aşımı yönüyle de reddinin gerektiğini, 6487 sayılı Kanun kapsamında kamulaştırmasız el atma davalarında uzlaşma yolu dava şartı olarak getirildiğini, dava konusu ada parseller ile ilgili daha önce Kırıkkale 4. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2018/82 Esas numarasıyla dava açıldığını ve keşfe gidildiğini, fen bilirkişi raporunda 3055 ada 1 parselin önceki keşiflerde etrafında tel örgülerle kapalı olduğu, keşif esnasında yapılan incelemelerde tel örgünün kaldırıldığı tespitinde bulunulduğu, oysa önceki dosyada ki beyan ve itiraz dilekçelerinde belirttikleri üzere B harfi ile gösterilen kısım MKEK tarafından tel örgü ile çevrildiğini, MKEK tarafından çevrilen tel örgü sebebiyle müvekkil kurumun sorumluluğuna gitmenin açıkça usul ve kanuna aykırı olduğunu, bu nedenle davanın husumet nedeniyle reddine karar verilmesini, haksız ve kötü niyetle açılan davanın reddine karar verilmesini beyan etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı idare vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; davanın görevsiz mahkemede açıldığını, imar planı ve uygulaması idarenin işlem ve eylemleri arasında yer aldığını, görevli mahkemenin İdare Mahkemesi olduğundan görevsizlik kararı verilmesini, davanın hak düşürücü süre ve zaman aşımı yönüyle de reddinin gerektiğini, 6487 sayılı Kanun kapsamında kamulaştırmasız el atma davalarında uzlaşma yolunun dava şartı olarak getirildiğini, dava konusu ada parseller ile ilgili daha önce Kırıkkale 4. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2018/82 Esas numarasıyla dava açıldığını ve keşfe gidildiğini, fen bilirkişi raporunda 3055 ada 1 parselin önceki keşiflerde etrafında tel örgülerle kapalı olduğu, keşif esnasında yapılan incelemelerde tel örgünün kaldırıldığı tespitinde bulunulduğu, oysa önceki dosyada ki beyan ve itiraz dilekçelerinde belirttikleri üzere B harfi ile gösterilen kısım MKEK tarafından tel örgü ile çevrildiğini, MKEK tarafından çevrilen tel örgü sebebiyle müvekkil kurumun sorumluluğuna gitmenin açıkça usul ve kanuna aykırı olduğunu, imar planı yapma görevinin belediyeye ait olduğunu, taşınmazlara idarece el atılmadığını, bundan dolayı idarenin bir sorumluluğunun bulunmadığını taşınmazlar bedelinin yüksek belirlendiğini ileri sürerek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile dava konusu taşınmazlar 2014 yılından beri imar planında yol ve park olarak ayrıldığı, bu iki parsele de kısmen de olsa fiilen el atıldığından taşınmazlardaki davacı payı bedeline karar verilmesi doğru olduğu, arsa niteliğindeki taşınmazlara emsal karşılaştırması yapılarak bedel tespit edilmesinde ve bedelin davalı idareden tahsiline karar verilmesinde usul ve esas yönünden kanuna aykırılık görülmediğinden istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı idare vekili temyiz başvurusunda bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü itirazlarını tekrar ederek kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme
Uyuşmazlık, davacı tapu maliki ile davalı idare arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmazın değerinin biçilmesi ve bedelinin tahsili hususundadır
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2. 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu’nun (2942 sayılı Kanun) 11 inci maddesi.
3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Dava konusu taşınmazlara 2942 sayılı Kanun'un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi uyarınca emsalin üstün ve eksik yönleri belirlenip kıyaslaması yapılarak değer biçilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.
3. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davalı idare vekilinin yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Davalı idareden peşin alınan temyiz harcının Hazineye irat kaydedilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
07.03.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.