"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Adana Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/34 Esas, 2023/628 Karar
KARAR : Kabul
Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen 4650 sayılı Kanun ile değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 19 uncu maddesi uyarınca zemini Hazine'ye ait taşınmaz üzerinde bulunan muhdesat bedelinin tespiti davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kabulüne karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekillerince temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı idare vekili dava dilekçesinde özetle; dava konusu Hatay ili, Defne ilçesi, ... Mahallesinde bulunan ve fen bilirkişi raporunda TH11 olarak belirlenen 10.592,78 m² alan üzerindeki davalıya ait muhdesatların kamulaştırma bedelinin tespitine karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesi sunmamıştır.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin 27.09.2019 tarihli ve 2018/368 Esas, 2019/593 Karar sayılı kararı ile davanın kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin 10.02.2022 tarihli ve 2019/2417 Esas, 2022/414 Karar sayılı kararı ile arsa niteliğindeki taşınmaza emsal karşılaştırması yapılarak değer biçilmesinin ve belirlenen bedelin bloke ettirilerek davalıya ödenmesine karar verilmesinin doğru olduğunu, bu hususta tarafların istinaf sebebi olarak ileri sürdüğü hususların yerinde görülmediğini, ancak İlk Derece Mahkemesi kararının faiz başlangıç tarihi ve vekalet ücreti yönünden düzeltilmesi gerektiğinden yeniden esas hakkında karar verilmiştir.
V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Bölge Adliye Mahkemesinin 10.02.2022 tarihli ve 2019/2417 Esas, 2022/414 Karar sayılı kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Dairemizce yapılan inceleme sonucunda; 2942 sayılı Kanun'un 19 uncu maddesine 5177 sayılı Kanun ile eklenen fıkrada yer alan "Başkası adına tapulu, sahipsiz veya zilyedi tarafından iktisap edilmemiş yerin kamulaştırmasında binaların asgari levazım bedeli, ağaçların ise 11. madde çerçevesinde takdir olunan bedeli zilyedine ödenir." hükmü gözetilerek yargılama sırasında davalı adına kayıtlı olmayan taşınmazlar üzerindeki ağaç ve yapıların davacı idare tarafından yürütülen Ballıöz Göleti ve Sulama Projesi kapsamında kaldığı, bilirkişi raporunda, ağaçlar yönünden yaş, cins ve sayılarına göre maktuen değer biçilmesi doğru ise de taşınmaz üzerinde bulunan ve davacı adına tapunun beyanlar hanesinde kayıtlı binaların asgari levazım bedeli belirlenip sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, mahkemece, dava konusu edilen yapıların resmi birim fiyatları üzerinden belirlenen bedelin tespit edilmesi hatalı olduğundan kararın bozulmasına karar verilmiştir.
B. Bölge Adliye Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne karar verilmiştir.
VI. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1. Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; davanın niteliği dikkate alındığında faiz işletilmesinin ve faiz başlangıç tarihinin hatalı olduğunu, idare lehine vekâlet ücretine hükmedilmesi gerektiğini, davalı lehine hükmedilen vekâlet ücretinin hatalı olduğunu, bilirkişi raporunda belirlenen asgari levazım bedelinin yüksek olduğunu ve gerçek bedeli yansıtmadığını ileri sürerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.
2. Davalı vekili temyiz dilekçesinde özetle; hükme esas alınan bilirkişi raporunun karar verilmeye yeterli olmadığını, yeterli bilgi ve belge toplanılmadan düzenlenen dayanaktan yoksun raporun hükme esas alındığını ileri sürerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme
Uyuşmazlık, muhtesat kamulaştırma bedelinin tespiti istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2. 2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası ile 12 nci ve 19 ncu maddeleri.
3. Değerlendirme
1. Temyiz olunan nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesi ile 369 uncu maddesinin birinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozma ile kesinleşen ve karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VII. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Taraf vekillerinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Davalıdan peşin alınan temyiz harcının Hazineye irat kaydedilmesine, Davacı idare harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine
19.02.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.