Logo

5. Hukuk Dairesi2024/1001 E. 2024/6168 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacılar, murislerine ait taşınmazın ifrazı sırasında yola terk edilen kısmın kamulaştırmasız el atma olduğunu iddia ederek bedelini talep etmişlerdir.

Gerekçe ve Sonuç: 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 35. maddesi gereğince, özel parselasyon planında malikin rızasıyla kamu hizmetine ayrılan yerler için bedel talep edilemeyeceği gözetilerek, davacıların murisinin ifraz işlemi sırasında yola terk ettiği kısmın bedelsiz terk işlemi olduğu ve kamulaştırmasız el atma teşkil etmediği gerekçesiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ:...Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/180 Esas, 2023/2653 Karar.

DAVA TARİHİ: 19.05.2021

KARAR : Yeniden esas hakkında verilen karar

İLK DERECE MAHKEMESİ:...2. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2021/194 Esas, 2022/459 Karar

Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkin davada yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacılar vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak, yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacılar vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkillerinin muris...'ün mirasçıları olduğunu, muris...'ün ise...ili, ...... Mahallesi 1068 parsel sayılı 20.000 m² alanlı tarla vasıflı taşınmazın maliki olduğunu, söz konusu taşınmazın ifraz işlemine tabi tutularak 2153 ila 2203 sayılı parsellere ayrıldığını (toplam 51 ayrı parsel) ve 1068 sayılı parselin 1.791 m²lik kısmının bu yeni oluşan toplam 51 ayrı parselin kullanımına özgü olarak yola terk işlemi ile tapu sicilinden silindiğini, söz konusu taşınmazın imar uygulamasına tabi tutulması neticesinde ise "müşterek yol" olarak kullanılan taşınmaza davalı belediyelerce hukuka aykırı bir şekilde el atıldığını ve özel mülk niteliğindeki taşınmazın davalı belediyelerin uhdesinde kaldığını, ifraz neticesi oluşan yeni parsellerin kullanımına ayrılan yolun kamuya açık genel yol vasfında değil, yalnızca bu parsellerin kullanımına özgülendiğini, bu nedenle özel mülk niteliğinde olduğunu bu sebeple davalı belediyelerin uhdesine katılmasının hukuka aykırı olduğunu ileri sürerek belirlenecek bedelin davalı idareden tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

1. Davalı ... vekili cevap dilekçesinde özetle; görev itirazında bulunduklarını, dava konusu 1068 sayılı parselin ifraz işleminin muris...'ün talebi üzerine yapıldığını ve oluşan 50 adet parselin muris adına tescil edildiğini, ifraz işlemi sırasında müşterek yola ayrılan 1791 m²lik kısmın herhangi bir parsel numarası ile tapu siciline tescil edilmediğini, murisin 1.791 m²lik hissesini hür iradesi ile 13.09.1955 tarihli 6359 yevmiye numaralı işlemle yola terk ettiğini, rızaen bedelsiz terk edilen hisselerin kamulaştırmaya konu edilemeyeceğini belirterek davanın reddini savunmuştur.

2. Davalı ... vekili cevap dilekçesinde özetle; görev itirazında bulunduklarını, dava konusu taşınmazın ifraz işlemi ile yeni oluşan parsellere ulaşımının sağlanması, satış işlerinin kolaylaştırılması ve ifraz parsellerinin ulaşıma açık bir yola cephe alınmasını sağlamak amacıyla ve maliklerin muvafakatı ile oluşturulan kamusal nitelikli kadastral yol olduğunu, yapılan işlemlerde müvekkili belediyenin herhangi bir onay işlemi ve dolayısıyla idari bir sorumluluğu bulunmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava konusu alanda kamunun kullanımı için ayrılmış bir yol bulunmadığını, söz konusu alanın tapudan terkininin vekâletle yapıldığını, imza sahibi ...’ün vekâletnamede terk yetkisinin bulunmadığını, mülkiyetin sona ermediğini, 1955 yılında imar ve imar yolları bulunmadığını, özel yol olduğunu, 1068 parselden oluşan 51 adet parselden 02.02.1989 yılında düzenleme ortaklık payı kesildiğini, davaya konu kısmın davalılarca alınmasının doğru olmadığını, bedelsiz terk alanlarının amacı dışında kullanılıp kullanılmadığının araştırılıp kamu hizmetine tahsis durumunun incelenmesi ve bedelinin verilmesi gerektiğini, vekâlet ücretinin de talep miktarı olan 500,00 TL'yi geçemeyeceğini, dava konusu kök parselden ifraz olunan diğer parsellerin özel kullanımı için tahsis edilen geçit mahalli nitelikli taşınmazın kamu kullanımına açık olmadığını, davanın kabulü gerektiğini ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 35 inci maddesi uyarınca imar mevzuatı gereğince düzenlemeye tabi tutulan parsellerden özel parselasyon sonunda malikin muvafakatiyle kamu hizmet ve tesisleri için ayrılmış bulunan yerler için eski malikleri tarafından mülkiyet iddiasında bulunulamaz ve karşılığı istenemez hükmü gözetilerek eldeki davada bedeli istenen bölümün özel parselasyon sırasında davacıların murisinin muvafakatiyle yol olarak ayrılmış olan yerlerden olduğundan davanın reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığı; ancak davalı taraf aleyhine hükmedilen vekâlet ücreti miktarının reddedilen miktarı geçemeyeceğinden gerekçeli kararın hüküm fıkrasının vekâlet ücretine ilişkin bölümü düzeltilmek suretiyle yeniden esas hakkında karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacılar vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü istinaf sebepleri tekrar ederek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme

Uyuşmazlık, davacı tapu malikleri ile davalı idareler arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmazın değerinin biçilmesi ve bedelinin sorumlu idareden tahsili istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 2942 sayılı Kanun'un 35 inci maddesi

3. Değerlendirme

1. Bölge adliye mahkemelerinin nihaî kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesi ile 369 uncu maddesinin birinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Dosya içindeki bilgi ve belgelere ve fen bilirkişi raporu içeriğine göre; dava konusu...ili, ...... Mahallesi 20.000 m² yüzölçümlü 1068 parsel sayılı taşınmazın 2153 ila 2203 numaralı 51 adet parsele ifraz edildiği, ifrazın Tapu Fen Amirliğince düzenlenen 21.07.1955 tarihli tescil bildirimi ile olduğu, davaya konu parsel maliki davacıların murisi...'ün 01.07.1955 tarihli ve 9088 sayılı...5. Noterliğince düzenlenen evraka göre davaya konu parsel üzerinde ifrazla ve terkinle ilgili tüm işlemleri yapmaya yönelik eşi Hacı Baba oğlu 1926 doğumlu ...’ü vekil kıldığı ve ...'ün de 1068 sayılı parselin ifrazından kalan 1.791,00 m²lik “Yola Giden” olarak belirtilen alan için 13.09.1955 tarihli ve 9 numaralı evrakta “...ün malik olduğu Mühye köyünde 1068 parsel sayılı gayrimenkul ifraz sureti ile kendimiz tarafından açılan yollara isabet eden 1.791,00 m² mahalli yola gitmekle mezkur sahanın tapu kütüğünden terkinini bilvekale talep ederim’’ şeklinde beyanı ve şahitler ile birlikte imzasının bulunduğu ve bu bölümün 13.09.1955 tarihli ve 6360 yevmiye numarası ile yola terk edildiği, tapu sicilinden kadastral yola terkin edildiği, daha sonra ifraz sonucu oluşan ve tapu kütüğüne tescili yapılan taşınmazların tamamının 81053 numaralı plan ile uygulamaya alındığı ve uygulama sonucunda tapu kütük sayfalarının kapatıldığı, kök 1068 parsel sayılı taşınmazın özel parselasyon planında yol olarak ayrılmış 1.791,00 m²lik alanın imar uygulaması ile oluşan imar parselleri arasındaki fiilen yol alanlarında kaldığının anlaşıldığı, 2942 sayılı Kanun'un 35 inci maddesi gereği özel parselasyonda yol olarak kamu hizmetine ayrılan yerin bedeli talep edilemeyeceğinden davanın reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.

3. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukukî ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davacılar vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Davacı ... vd.'den peşin alınan temyiz harcının Hazineye irat kaydedilmesine,

21.05.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.