Logo

5. Hukuk Dairesi2024/1024 E. 2024/6323 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: İmar planında anaokulu alanı olarak belirlenen taşınmaza fiili el atma olmamasına rağmen, kamulaştırmasız el atma tazminatı talep edilip edilemeyeceği ve bedelin nasıl belirleneceği.

Gerekçe ve Sonuç: Taşınmaza fiili el atma olmamasına rağmen, imar planındaki düzenleme nedeniyle mülkiyet hakkının özüne dokunulduğu ve idarenin pasifliğiyle kamulaştırmasız el atmanın gerçekleştiği kabul edilerek, emsal değerlendirme yöntemi ve vergi rayiç değerleri gözetilerek belirlenen bedelin davalı idareden tahsiline karar veren istinaf mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ: Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/2815 Esas, 2023/2750 Karar

DAVA TARİHİ: 12.01.2023

KARAR : Düzeltilerek yeniden esas hakkında verilen karar

İLK DERECE MAHKEMESİ: Ankara 12. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2023/59 Esas, 2023/562 Karar

Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkin davada yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı idare vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak düzeltilerek yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı idare vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;...Mahallesi 27552 ada 1 parselde bulunan taşınmazın imar planında "Anaokul Alanı" olarak ayrıldığını, planın kesinleşmesinden bu yana 5 yıldan fazla bir zaman geçmesine rağmen kamulaştırma yapılmadığını, bu şekilde kullanım hakkının kısıtlandığını ileri sürerek belirlenecek kamulaştırmasız el atma tazminatının faizi ile birlikte davalı idareden tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı idare vekili cevap dilekçesinde özetle; husumet itirazında bulunduklarını, taşınmazın belediyelerin tek yanlı tasarrufu ile imar planında okul alanı olarak belirlenmiş olduğunu, bu nedenle husumetin Çankaya Belediyesi, Ankara Büyükşehir Belediyesi ve Maliye Bakanlığına yöneltilmesi gerektiğini, dava konusu taşınmaz üzerinde herhangi bir tesis bulunmadığını, zamanaşımı def'inde bulunduklarını, fiili el atma olgusunun gerçekleşmediğini belirterek davanın usul ve esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne, bedeline hükmedilen davacı payının tapusunun iptali ile Hazine adına tesciline karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı idare vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; faizin ıslah tarihinden itibaren işletilmesi gerektiğini, imar planına karşı dava açılmadığından davanın reddinin gerektiğini, husumetin imar planını onaylayan Ankara Büyükşehir Belediye Başkanlığına ait olduğunu, kamulaştırmasız el atmanın bulunmadığını, mülkiyet hakkının sınırlanmadığını ileri sürmüştür.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile dava konusu...Mahallesi 27552 ada 1 parsel sayılı taşınmazın 1/1000 ölçekli uygulama imar planında "Anaokulu Alanı" olarak ayrıldığı, yapılan keşif sonucu alınan bilirkişi raporuna göre taşınmaz üzerinde herhangi bir yapı ya da tesis bulunmadığı, bu yönüyle fiilen el atma olgusunun gerçekleşmediği anlaşılmış ise de uzun yıllar programa alınmayan imar planının hayata geçirilmemesi nedeniyle kamulaştırma ya da takas cihetine gitmeyen davalı idarece, pasif ve suskun kalınmak ve işlem tesis edilmemek suretiyle taşınmaza müdahale edildiği; bu haliyle idarenin, mülkiyet hakkının özüne dokunan bu eylemi ile kamulaştırmasız el koyma olgusunun gerçekleştiğinin kabulü gerekir. 26.11.2022 tarihli ve 32025 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 7421 sayılı Kanun'un 3 ncü Maddesi ile 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) ek l1 nci maddesinin birinci fıkrasına eklenen cümle de dikkate alındığında açılacak bedel davasında adli yargı görevli olduğu belirtilerek arsa niteliğindeki taşınmaza emsal karşılaştırması yapılıp, dava konusu taşınmaz ile emsalin vergi rayiç değerleri de kıyaslanmak suretiyle dava tarihi itibarıyla değerinin tespit edilmesinde ve davalıdan tahsiline dair kararda davalı idarenin bedelin tespiti ve dava değerlendirme tarihi itibarıyla tespit edilen metrekare birim bedeli yönünden açık istinaflarının bulunmadığı, dikkate alınarak bir isabetsizlik görülmemiş, ancak; davalı idare genel bütçeye dahil kuruluşlardan olup harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına karar verilmiş ise de bu husus gözetilerek davacı tarafından yatırılan harçların kararın kesinleşmesi beklenmeden ve talep halinde davacıya iadesine karar verilmesi gerekirken karar kesinleştiğinde iade edilmek üzere hüküm kurulması doğru görülmeyerek İlk Derece Mahkemesi kararı ortadan kaldırılarak düzeltilerek yeniden esas hakkında hüküm kurulmuştur.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü hususları tekrarla Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme

Uyuşmazlık, davacı tapu maliki ile davalı idare arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmazın değerinin biçilmesi ve bedelinin sorumlu idareden tahsili istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 6745 sayılı Kanun'un 33 üncü maddesiyle 2942 sayılı Kanun'a eklenen Ek Madde 1 ve 7421 sayılı Kanun'un 3 üncü maddesiyle eklenen son cümle.

3. 2942 sayılı Kanun'un 11 inci maddesi.

3. Değerlendirme

1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesi ile 369 uncu maddesinin birinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Dava konusu taşınmaza 2942 sayılı Kanun'un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi uyarınca emsalin üstün ve eksik yönleri belirlenip kıyaslaması yapılarak değer biçilmesi ve 1/1000 ölçekli uygulama imar planında anaokulu alanında kalan taşınmazın 6745 sayılı Kanun'un 33 üncü maddesiyle 2942 sayılı Kanun'a eklenen Ek Madde 1 ve 7421 sayılı Kanun'un 3 üncü maddesiyle eklenen son cümlesi uyarınca bedelinin alınan rapor uyarınca davalı idareden tahsiline karar verilmesi yerindedir.

3. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukukî ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı idare vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davalı idare vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Davalı idare harçtan muaf olduğundan harç alınmamasına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

23.05.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.