Logo

5. Hukuk Dairesi2024/1193 E. 2024/5076 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Ortak alandaki ağaçların budanması talebine ilişkin hakimin müdahalesi davasında, ağaçların budanması için davalıya süre verilmemesinin bozma nedeni olup olmadığına dair uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu'nun 33. maddesi uyarınca, yapılmasına hükmedilen işlemlerin yerine getirilmesi için davalı tarafa uygun süre verilmemesi hatalı olmakla birlikte, bu hatanın düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 370. maddesinin ikinci fıkrası hükmü uyarınca karar düzeltilerek onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ: İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 49. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2021/790 Esas, 2023/1579 Karar

KARAR : Esastan ret

davalı ... vekili

İLK DERECE MAHKEMESİ: İstanbul 5. Sulh Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2017/561 Esas, 2020/871 Karar

Taraflar arasındaki hakimin müdahalesi davasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalılar ... vd. ve davalı ... vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurularının ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı ... vd. ve davalı ... vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda;

Dosya içeriğine göre davalılar ... vd. vekiline Bölge Adliye Mahkemesinin karar ilamının 18.11.2023 tarihinde tebliğ edildiği; temyiz dilekçesinin 09.01.2024 tarihinde yasal 2 haftalık temyiz süresi geçtikten sonra verildiği anlaşılmakla, bir kısım davalılar vekillinin temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir.

Davalı ... vekilinin gerekli şartları taşıdığı anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ve davalıların oturdukları apartmana ait ortak bahçede 3 adet Aylandız ağacı bulunduğunu ve bu ağaçların yüksekliğinin çevre bina çatılarını 8 metre geçerek 20 metreye ulaştığını, bahçede bulunan bu ağaçların boylarının çevre bina çatılarını geçecek şekilde uzaması ve kat malikleri tarafından budama işlemine yanaşılmaması nedeniyle ağaçların devrilme riski bulunduğunu, ağaçların devrilmesi müvekkilinin, davalıların ya da 3. kişilerin can ve mallarının zarar görmesine sebep olabileceğini, müvekkilinin evinin güzel bir boğaz/deniz manzarasına sahip olduğunu, ancak söz konusu ağaçların bu deniz manzarasının görünümünü engellediğini, müvekkilinin evini kiraya vermek istediğini, ancak emlakçıların, deniz manzarasının ağaçlarla kapanmış olması nedeniyle evin minimum aylık 3.000,00 TL daha düşük fiyata kiraya verilebileceğini söylediklerini, bu nedenle de müvekkilinin deniz manzaralı bir eve sahip olduğu hâlde, söz konusu ağaçların hiç budanmamış ve boylarının bu kadar uzun olması nedeniyle deniz manzarasından yararlanamadığını ve evini rayiç değerinde kiraya veremediğini belirterek ağaçların budanmasını, boylarının kısaltılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

1. Davalılar ... ve ... vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu ağaçların neredeyse binanın yaşıyla aynı olup 50 yaşından fazla olduklarını, İstanbul gibi bir şehirde özellikle Beyoğlu gibi yeşilliğin gitgide azaldığı bir ilçede bu kadar yaşlı ağaçları bulabilmenin neredeyse samanlıkta iğne aramaktan farksız olduğunu, 5.katta ikamet etmekte olan davalı müvekkilinin de ağaçların katledilmesindense manzarasının yaz aylarında kısmen kapanmasını tercih ettiğini, dava konusu ağaçların dün veya geçen sene değil yaklaşık 50 yıl evvel dikildiğini, davacının manzarasının 3 gün evvel veya 5 ay evvel kısmen kapanmadığını, yaklaşık 2-3 seneden fazla süredir ağaçların davacının manzarasını kısmen yaz aylarında kapattığını ve ağaçların büyümeye devam ettiğini belirterek davanın reddine, yargılama giderlerinin ve avukatlık ücretinin karşı yana yüklenmesine karar verilmesini istemiştir.

2. Diğer davalıların davaya karşı cevap vermedikleri anlaşılmıştır.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalılar ... vd. ve davalı ... vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1.Davalılar ..., ... ve ... istinaf başvuru dilekçesinde özetle; davacının oturdukları apartmana ait ortak bahçede yer alan 3 adet aylandız ağacının yüksekliğinin çevre binaları geçmesi, kat malikleri tarafından budama işlemine yanaşılmaması, davacının evinden görünen deniz manzarasını kapatması sebebiyle ağaçların budanması ve boylarının kısaltılmasını talep ettiğini, bilirkişi raporları ile birlikte davacı ıslah talebinde ağaçların kökten kesilmesini talep ettiğini, buna itiraz ettiklerini, senelerdir orada bulunan ağaçların uygun şekilde budanmak suretiyle boylarının da kısaltılarak hem çevreye verebileceği olası tehlikenin önüne geçilebileceğini, hem de davacının deniz manzarasının açılabileceğinin mümkün olduğunu, ağaçların kökten kesilerek yok edilmesine karşı çıktıklarını, mahkemenin ağaçların kesilerek kaldırılmasına karar verdiğini, orman mühendisinden rapor alınmadan düzenlenen bilirkişi raporuyla verilen kararın hukuka ve hakkaniyete aykırı olduğunu, söz konusu ağaçların gerek yaşı gerekse de türleri dikkate alındığında, ağaçların çevreye zarar verme olasılıklarının olup olmadığı ve varsa bu zararların nasıl giderileceği hususunun alanında uzman bir orman mühendisi tarafından da değerlendirilmesi gerektiğini, kat maliklerinden ...tarafından alanında uzman bir orman mühendisine yapılan müracaat ile dava konusu ağaçlar ile ilgili bir ağaç tespit raporu hazırlattırılmış olup, 03.03.2021 tarihinde, keşif yapılarak Orman Mühendisi Ayşegül Yücel tarafından düzenlenen raporda; ağaçların sağlıklı durumda olduğu, bu nedenle kesilmesine gerek olmadığı; ancak gövdeyi saran sarmaşıkların temizlenerek, tekniğe uygun olarak ağaçların gövde formlarının düzenlenmesi amacıyla budanması gerektiği kanaatinde bulunduğunu belirterek kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmişlerdir.

2. Davalı ......istinaf dilekçesinde özetle; kararda söz konusu ağaçlarının apartman sakinlerinin menfaatine olmadığı, bu ağaçların çok hızlı büyümesi sebebiyle budanması suretiyle zararın ortadan kaldırılmasının da mümkün olmadığı, davacı ile davalılar arasında olan kişisel husumet sebebiyle davalıların davacının deniz manzarasının engellenmesi için aylandız ağaçlarının kesilmesine izin vermediği, hukuk düzeninin kötüniyeti korumayacağını, davacının komşuluk hukukundan doğan haklarının gözetilmesi gerektiği, apartman ortak alanı olan bahçeye uygun başka ağaçların dikilebileceği hususları göz önüne alınarak davanın kabulüne karar verildiğini, subjektif, bilimsel veri içermeyen, denetime elverişli olmayan ve konusunda uzman olmayan kişilerce tesis edilen bilirkişi raporuna karşı itirazları değerlendirilmeden hüküm tesis edilmesinin usul ve kanuna aykırı olduğunu, kararın öncelikle bu nedenle kaldırılması gerektiğini, ağaçların fiili durumu ve nitelikleri, kökünden kesilip kaldırılmasını gerektirmediğini, ağaçların yaşamına tamamen son vermenin ağır ve ölçülü olmayan bir yaptırım olduğunu, mahkeme kararının kat malikleri arasındaki menfaat dengesini tamamen bozduğunu, davacı ile davalılar arasında kişisel bir husumet olduğunu ve davacının deniz manzarasının engellenmesi için, ağaçların kesilmesine izin verilmediğinin doğru olmadığını, bilirkişi raporunun eksik inceleme ile düzenlendiğini, tarafınca sunulan Bilimsel Mütalaa'nın incelenmesinde, bilimsel ve teknik verileri içerdiğini, denetime elverişli olduğunu, gerekli teknik gözlemlerin yapılarak bu doğrultuda yorumlara yer verildiğini, işbu raporda, davaya konu ağaçların; yapısı ve özellikleri itibarıyla; ... ve/veya fırtına sonucunda devrilecek, dalları kırılıp zemine düşecek nitelikte ağaçlar olmadığı ve işbu ağaçların yaşatılması gerektiği yönünde karar verilmesi gerektiğini belirterek kararın kaldırılmasına ve davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile İlk Derece Mahkemesi kararını hem maddi olay, hem de hukuka uygunluk bakımından incelemeye tabi tutarak tespit edilen yargılama hatalarını bizzat düzeltmek amacıyla yapılan inceleme sonunda; dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlara, yasal gerektirici nedenlere göre karar verilmiş olması sebebiyle, incelenen mahkeme kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğundan, istinaf sebepleri yerinde olmadığından başvuruların esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde bir kısım davalılar vekili ve davalı ... vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı ... vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesindeki itirazlarını tekrar ederek bilirkişi raporlarının hükme esas olmaya yeterli olmadığını, itirazlarının değerlendirilmediğini ileri sürmüştür.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, hakimin müdahalesi istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu'nun (634 sayılı Kanun) 3 üncü ve 33 üncü maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Davacının ortak alanda bulunan ağaçların verdiği zararın giderilmesini istediği anlaşılmakla, Mahkemece yazılı olduğu şekilde karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.

3. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılama hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davalı ... vekilinin aşağıdaki paragrafın kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

4. Yapılmasına hükmedilen işlemlerin yerine getirilmesi için davalı tarafa 634 sayılı Kanun'un 33 üncü maddesi uyarınca uygun süre verilmemesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.

Ne var ki bu hatanın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin ikinci fıkrası hükmü uyarınca kararın düzeltilerek onanması gerekir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

A. Bir kısım Davalılar vekilinin temyiz istemi yönünden;

Bir kısım davalılar vekilinin temyiz dilekçesinin süre yönünden REDDİNE,

B. Davalı ... vekilinin temyiz istemi yönünden;

1.Davalı ... vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine,

2. Davalı vekilinin temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile temyiz olunan İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararın ORTADAN KALDIRILMASINA,

3. İlk Derece Mahkemesi kararının hüküm fıkrasının 1 inci bendinin sonuna gelmek üzere "tüm bu işler için davalı tarafa hükmün kesinleşmesinden itibaren 1 ay süre verilmesine” ibaresinin yazılması suretiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA,

Taraflardan peşin alınan temyiz harcının istek halinde iadesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

30.04.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.