Logo

5. Hukuk Dairesi2024/1303 E. 2024/7208 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedeli davasında, mahkeme ve icra harçlarının maktu mu yoksa nispi mi olarak hesaplanması gerektiği hususunda yaşanan uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: 04.11.1983 tarihinden sonraki kamulaştırmasız el atmalarda, 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nda özel bir düzenleme bulunmaması ve Anayasa Mahkemesinin iptal kararı gözetilerek, Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulu kararları uyarınca harcın nispi olarak hesaplanması gerektiği, bu hususun kamu düzenine ilişkin olduğu ve resen gözetilmesi gerektiğinden, Bölge Adliye Mahkemesi kararının harçların hesaplanmasına ilişkin kısmı düzeltilerek onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ: Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/2484 Esas, 2022/3630 Karar

DAVA TARİHİ: 13.09.2017

KARAR : Esastan ret/ Düzeltilerek yeniden esas hakkında verilen karar

İLK DERECE MAHKEMESİ: ...2. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2021/884 Esas, 2022/250 Karar

Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkin davada yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı DSİ Genel Müdürlüğü vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak, davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesinin kaldırma kararı üzerine yeniden yargılama yapan İlk Derece Mahkemesince davalı DSİ Genel Müdürlüğü aleyhine açılan davanın pasif husumet ehliyeti yokluğundan reddine; davalı ... Genel Müdürlüğü hakkında açılan davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davacı ve davalı ... vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvuruların esastan reddine, resen İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak, yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davalı DSİ Genel Müdürlüğü aleyhine açılan davanın pasif husumet ehliyeti yokluğundan reddine; davalı ... Genel Müdürlüğü hakkında açılan davanın kısmen kabulüne, karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı ... Genel Müdürlüğü vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; ... ili, ...ilçesi,... Mahallesi 502 ada 40 parsel sayılı taşınmaza su isale hattı geçirilmek suretiyle el atıldığını belirterek kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin davalılardan tahsilini talep etmiştir.

II. CEVAP

1. Davalı DSİ Genel Müdürlüğü vekili cevap dilekçesinde özetle; DSİ Genel Müdürlüğü ile ... arasında yapılan 31.03.2010 tarihli protokol ile ... ili, ...ilçesinin mevcut içme suyu tesislerinin rehabilitasyonu ile baraj, hamsu ve arıtılmış su ana isale hatları, arıtma tesisi, pompa istasyonları, terfi hatları ve ana depolar vb işlere ait inşaatların yapım işi kararlaştırıldığını, Bölge müdürlüğü ve ... arasında yapılan protokol gereği ...İlçe Merkezi imar sınırı içine düşen parsellerle ilgili kamulaştırma işlemlerinin muhatabı tamamen İlçe Belediye Başkanlığı olduğunu, bu itibarla ...ilçesi imar sınırları içinde isale hattının döşenebilmesi için dava konusu parselin de içinde bulunduğu... Mahallesinin bir kısmında 3194 sayılı İmar Kanunu'nun 18 inci maddesi çerçevesinde uygulama yapılarak düzenleme ortaklık payı sınırları içinde isale hattının döşenmesini talep ettiklerini, ...Belediye Başkanlığına davayı ihbar zarureti olduğunu belirterek davanın reddini talep etmiştir.

2. Davalı ... Genel Müdürlüğü cevap dilekçesinde özetle; DSİ Genel Müdürlüğü tarafından yapılan hattın 3194 sayılı Kanun'un 18 inci maddesi işlemleri tamamlandıktan sonra bakım ve onarım sorumluluğunun kendilerine geçeceğini ileri sürmüştür.

3. İhbar olunan ... vekili cevap dilekçesinde özetle; 2012 yılında 6360 sayılı Büyükşehir Belediye Kanunu'nun kabul edildiğini, Kanun'un 2014 yılında yürürlüğe girdiğini, bu tarihten sonra söz konusu isale hattı ile ilgili belediyelerinin sorumluluğu bulunmadığını ve ... Genel Müdürlüğünün sorumlu olduğunu ileri sürmüştür.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davalı DSİ Genel Müdürlüğü aleyhine açılan davanın pasif husumet ehliyeti yokluğundan reddine; davalı ... Genel Müdürlüğü hakkında açılan davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı ve davalı ... Genel Müdürlüğü vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1. Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; hükme esas alınan bilirkişi raporunun bilimsellikten ve gerçeklikten uzak bir şekilde hazırlandığını, taşınmazın metrekare birim fiyatının çok düşük belirlendiğini, bilirkişi raporuna itirazların ve ek rapor alınması taleplerinin İlk Derece Mahkemesince reddedildiğini, bilirkişi raporlarının gerçekleri yansıtmadığını ileri sürmüştür.

2. Davalı ... Genel Müdürlüğü vekili istinaf dilekçesinde özetle; Bölge Adliye Mahkemesi kaldırma kararı sonrasında idarenin dosyaya taraf olarak eklenmeksizin duruşma açılıp keşif yapıldığını, bilirkişi raporuna yapılan itirazların reddedildiğini, kullanılan emsalin hatalı olduğunu, dava konusu parselden geçen hatta ilişkin olarak daha önce DSİ Genel Müdürlüğü ve ... tarafından protokol yapıldığını ve yapılacak her türlü iş ve işlemden ...Belediye Başkanlığının sorumlu olacağını, idareye husumet yöneltilemeyeceğini ileri sürmüştür.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile kaldırma kararı sonrası hükme esas alınan bilirkişi raporunun iade kararına uygun olarak hazırlandığı ve dava tarihi itibarıyla tespit edilen metrekare birim değerinin adalet ve hakkaniyete uygun olduğu; ancak 26.11.2022 tarihli Resmî Gazete'de yayımlanan aynı tarihte yürürlüğe giren 7421 sayılı Kanun'la 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'na (2942 sayılı Kanun) eklenen Ek Madde 4 üncü madde gereği maktu harca hükmedilmesi gerektiği belirtilerek 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin 2 numaralı alt bendi uyarınca yeniden esas hakkında hüküm tesis edilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı ... Genel Müdürlüğü vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı ... Genel Müdürlüğü vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, ... olarak davacı tapu maliki ile davalı idareler arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmazın değerinin biçilmesi ve bedelinin tahsili hususundadır.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Kanun'un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun, 16.05.1956 tarihli ve 1956/1 Esas, 1956/6 Karar sayılı kararının ilgili bölümü şöyledir: “... usulü dairesinde istimlak muamelesine tevessül edilmeksizin gayrimenkulü yola kalbedilen şahsın, esas itibarıyla, gayrimenkulünü yola kalbeden amme hükmi şahsiyeti aleyhine meni müdahale davası açmağa hakkı olduğuna, ancak dilerse bu fiili duruma razı olarak, mülkiyet hakkının amme hükmi şahsiyetine devrine karşılık gayrimenkulünün bedelinin tahsilini de dava edebileceğine ve isteyebileceği bedelin de mülkiyet hakkının devrine razı olduğu tarih olan dava tarihindeki bedel olduğuna 16.05.1956 tarihinde ilk toplantıda ittifakla karar verildi.”

3. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun, 16.05.1956 tarihli ve 1954/1 Esas, 1956/7 Karar sayılı kararı ile “... usulü dairesinde istimlak muamelesine tevessül edilmeksizin gayrimenkulü yola kalbedilen şahsın, gayrimenkulünün bedelinin tahsiline ilişkin olarak, gayrimenkulünü yola kalbeden hükmü şahsiyeti aleyhine açacağı bedel davasında müruruzamanın mevzuubahis olamayacağına ve bu itibarla da, hadisede Borçlar Kanunu'nun 66. maddesinin tatbik kabiliyeti bulunmadığına ...” karar verilmiştir.

4. 2942 sayılı Kanun'un 11 inci ve Ek Madde 4 üncü maddeleri.

3. Değerlendirme

1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukukî nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre; davalı ... Genel Müdürlüğü vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

3. Eldeki davada dosya kapsamına göre taşınmaza 04.11.1983 tarihinden sonra fiilen el atıldığı anlaşılmaktadır. 7421 sayılı Kanun ile 2942 sayılı Kanun’a eklenen Ek Madde 4'ün üçüncü fıkrası; “Bu Kanun kapsamında açılan davalarda verilen bedel ve tazminat kararlarına ilişkin mahkeme ve icra harçları, davalı idare tarafından ödenmek üzere maktu olarak belirlenir.” şeklinde düzenlenmiştir. 2942 sayılı Kanun'un 6487 sayılı Kanun'la değiştirilen Geçici 6 ncı maddesinin onikinci ve onüçüncü fıkraları; "09.10.1956 ile 04.11.1983 tarihini kapsayan dönemde oluşan mağduriyetin giderilmesi amacıyla getirilen ve malikler aleyhine bir takım hükümler içeren bu istisnai düzenlemenin 04.11.1983 tarihinden sonraki dönem içinde uygulanmasının hukuk güvenliğini zedeleyeceği" gerekçesiyle ve Anayasa'nın 2 nci ve 35 inci maddelerine aykırı bulunarak 13.03.2015 tarihli Resmî Gazete'de yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 13.11.2014 tarihli ve 2013/95 Esas, 2014/176 Karar sayılı kararıyla iptal edilmiştir. 2942 sayılı Kanun'da 04.11.1983 tarihinden sonraki el atmalara ilişkin başkaca bir düzenleme bulunmamaktadır. Bu nedenle kaynağını Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun, 16.05.1956 tarihli ve 1956/1 Esas, 1956/6 Karar ile 16.05.1956 tarihli ve 1954/1 Esas, 1956/7 Karar sayılı kararlarından alan 04.11.1983 tarihinden sonra el atılan taşınmazlar yönünden, kamulaştırmasız el atma nedeniyle açılan davalarda vekâlet ücreti ile mahkeme ve icra harçlarının nispi olarak uygulanması gerekmekte olup, harcın nispi olarak hüküm altına alınması gerekirken maktu olarak alınmış olması hususu kamu düzenine ilişkin olduğundan ve resen gözetilmesi gerektiğinden kararın bozulması gerekir.

Ne var ki bu hatanın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin ikinci fıkrası hükmü uyarınca Bölge Adliye Mahkemesi kararının düzeltilerek onanması gerekir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1.Davalı idare vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddine,

2. Kamu düzenine ilişkin olarak yapılan değerlendirme sonucunda, Bölge Adliye Mahkemesi kararının hüküm fıkrasının (10) numaralı bendinin çıkartılmasına yerine “Alınması gerekli 13.002,60 TL harçtan 31,40 TL peşin harç ile 4.398,00 TL tamamlama harcının mahsubu ile 8.573,20 TL eksik bakiye karar harcının davalı ... Genel Müdürlüğünden alınarak Hazineye irat kaydına,” cümlesinin yazılması suretiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA,

Davalı ... Genel Müdürlüğünden aşağıda yazılı temyiz harcının istek halinde iadesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

11.06.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.