Logo

5. Hukuk Dairesi2024/1305 E. 2024/9494 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Voli hakkının terkin edilmesi nedeniyle, hakkın bedelinin davalı idareden tahsil edilip edilemeyeceği.

Gerekçe ve Sonuç: Voli hakkının ayni hak niteliğinde olması ve terkinine karar verilmiş olması nedeniyle, bedelinin davalı idareden tahsiline karar verilmesinin yerinde olduğu gözetilerek, mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2022/266 Esas, 2023/265 Karar

DAVA TARİHİ : 13.02.2015

KARAR : Kısmen kabul

Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen kamulaştırmasız el atılan voli yeri bedelinin tahsiline ilişkin davada verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Bölge Adliye Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; asıl ve birleştirilen davaların kısmen kabulüne karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesi kararı birleştirilen davanın davacılar ve davalı idare vekilleri tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Asıl ve birleştirilen davanın davacıları vekili dava dilekçelerinde özetle; İstanbul ili, Beşiktaş ilçesi, Kuruçeşme Mahallesi 369 ada 2 ve 4 parsel sayılı taşınmazlarda, davacılar murisleri adına voli hakkının bulunduğunu, voli haklarının bedelsiz olarak terkinlerine karar verilmiş olduğundan voli hakkı bedelinin davalı idareden tahsilini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı idare vekili asıl davada vermiş olduğu cevap dilekçesinde özetle; taşınmazların Hazine adına tescil edilmiş olduklarını ve voli şerhlerinin Mahkeme kararı ile kaldırılmasına karar verildiğini beyan ederek davanın reddini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin 29.05.2018 tarihli ve 2015/69 Esas, 2018/278 Karar sayılı kararı ile asıl ve birleştirilen davaların reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde asıl ve birleştirilen davanın davacıları vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin 07.07.2021 tarihli ve 2018/3674 Esas, 2021/1052 Karar sayılı kararı ile dava konusu taşınmazlar üzerindeki davacılar lehine konulan balık avlanma ve müstakil olarak taş volisi şeklindeki irtifak hakkının "fiilen balık avlanma imkanı bulunmadığı" gerekçesi ile İstanbul 6. Asliye Hukuk Mahkemesinin 1995/403 Esas, 1999/546 Karar sayılı ve İstanbul 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2003/158 Esas, 2003/563 Karar sayılı kararı ile sicilden terkinine karar verilmiş olmakla 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 785/1 maddesi şartlarının oluştuğu, böylelikle davacılar dava tarihi itibarıyla üst hakkı sahibi olmadıkları için davanın aktif husumet ehliyeti bulunmadığından reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşıldığından, istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararına karşı süresi içinde asıl ve birleştirilen davanın davacıları vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairemizce yapılan inceleme sonucunda; dava konusu Beşiktaş ilçesi, Kuruçeşme Mahallesi 369 ada, 2 ve 4 parsel sayılı taşınmazların mülkiyetinin davalı Hazineye ait olduğu ve dava konusu taşınmazlarda asıl ve birleştirilen davanın davacılarının murisleri adına balık avlanma hakkı (voli hakkı) tescilli iken, İstanbul 6. Asliye Hukuk Mahkemesinin 1995/403 Esas, 1999/546 Karar, İstanbul 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2003/158 Esas, 2003/563 Karar sayılı kararları ile şamandıralar konulması, yüzme havuzu, güneşlenme yeri ve rıhtım olarak kullanımdan dolayı fiilen balık avlama imkanı bulunmadığından yukarıda belirtilen voli haklarının terkinine karar verildiği, işbu kararlar gereğince davacılar murisleri adına olan voli haklarının tapudan terkin edilmiş olduğu anlaşılmış olup, taşınmazların fiili durumu itibarıyla, kullanılamaz hale gelmiş olması nedeniyle terkinine karar verilen voli hakkı, ayni hak niteliğinde olup, bedeli karşılığında terkinlerine karar verilebileceği ve yukarıda belirtilen kararlarda bedele hükmedilmediği gözetilerek, voli hakkı sahibi murislerin aslı gibidir onaylı veraset ilamları dosya arasına alınarak, murisler ile asıl ve birleştirilen davanın davacıları arasındaki hukuki irtibat tereddüte mahal vermeyecek şekilde kesin olarak tespit edildikten sonra, 369 ada 3 parsele ilişkin olarak Dairemiz denetiminden geçerek kesinleşen İstanbul 22. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2015/169 Esas, 2017/31 Karar sayılı dosyası dosya arasına alınarak, dava konusu taşınmazların bir bölümünün denize terkin edilmiş olduğu da gözetilerek, terkinine karar verilmiş olan balık avlanma hakkı karşılığı bedelin paylar oranında belirlenerek sonucuna göre karar verilmesi gerektiği hâlde, yazılı şekilde yasal olmayan gerekçelerle asıl ve birleştirilen davaların reddine karar verilmiş olması doğru görülmediğinden İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.

B. İlk Derece Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile uyulan bozma kararı gereğince inceleme ve işlem yapılarak asıl ve birleştirilen davaların kısmen kabulüne karar verilmiştir.

VI. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı idare ve birleştirilen davanın davacıları vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1. Birleştirilen davanın davacıları vekili temyiz dilekçesinde özetle; takdir edilen bedelin düşük olduğunu, taşınmazların paha biçilemez olduklarını ileri sürerek kararın bozulmasını talep etmiştir.

2. Davalı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; davacılar ile murisler arasındaki hukuki irtibatın kesin olarak tespit edilmediğini, fiilen ve hukuken bir dalyan alanı bulunmadığını, dalyan hakkının kullanılmasını engelleyecek bir tasarrufun söz konusu olmadığını, usul ve kanuna aykırı karar verildiğini, fahiş bedel belirlendiğini ileri sürerek kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme

Uyuşmazlık, voli hakkı bedelinin tahsili istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun ( 6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 1380 sayılı Kanun'un 12 nci maddesi,

3. Değerlendirme

1. Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Bozma ilamına uyularak yapılan inceleme sonucunda, davacılar ile voli hakkı sahibi murisleri arasındaki hukuki irtibatı sağlayan veraset belgeleri dosya arasına alınmış olup, bilirkişi kurulunca usulüne uygun olarak hesaplanan balık avlanma hakkı karşılığının davalı idareden tahsiline karar verilmesi yerindedir.

3.Temyizen incelenen İlk Derece Mahkemesi kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkan bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçelerinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VII. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Birleştirilen davanın davacıları ve davalı idare vekillerinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,Davalı Hazine harçtan muaf olduğundan harç alınmamasına, davacılardan peşin alınan temyiz harcının Hazineye irat kaydedilmesine,03.12.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.