Logo

5. Hukuk Dairesi2024/1336 E. 2024/6512 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacılar tarafından, davalı idarece kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedeli karşılığı tazminat talebinde bulunulması üzerine, el atma bedelinin tespiti ve sorumlu idarenin belirlenmesine ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece yapılan keşif ve emsal karşılaştırması sonucu düzenlenen bilirkişi raporuna dayanılarak hesaplanan kamulaştırmasız el atma bedelinin tespitinde ve sorumlu idarenin belirlenmesinde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı gözetilerek, istinaf mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ: İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/1256 Esas, 2023/2187 Karar

KARAR : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ: İstanbul Anadolu 27. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2020/105 Esas, 2022/207 Karar

Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkin davada yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince tazminat isteminin davalı ... Başkanlığı yönünden kabulüne, davalı ... yönünden pasif husumet yokluğundan reddine karar verilmiştir.

Kararın davalı ... Başkanlığı vekilince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı ... Başkanlığı vekilince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; dava konusu... Mahallesi 15141 ada 27 parsel sayılı taşınmaza davalı idare tarafından fiilen el atılması nedeniyle kamulaştırmasız el atma bedelinin davalı idareden yasal faiziyle birlikte tahsilini talep etmiştir.

II. CEVAP

1. Davalı ... vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafın, kamulaştırmasız el atma varsa hangi kurum tarafından el atıldığını, vuku bulduğu tarihi açıklaması ve ispatlaması gerektiğini, taşınmazın kadastral parsel olup, imar parseli olarak değerlendirilebilmesi için, öncelikle 3194 sayılı İmar Kanunu'nun 18 inci maddesine göre, %40'ının hesaplanıp düşülmesinden sonra kalan kısmına ne kadar el atıldığının hesabının yapılıp, buna göre değer takdir edilmesi gerektiğini, davacının düzenleme ortaklık payında kalan gayrimenküle el atıldığından bahisle bedel isteme hakkının olmadığını, davanın, bu bakımdan da reddi gerektiğini, aksi halde husumet yokluğundan, reddine, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.

2. Davalı ... Başkanlığı vekili cevap dilekçesinde özetle; 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) Anayasa Mahkemesince iptal edilen 38 inci maddesi hakkında Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 25.05.2005 tarihli ve 2005/5-288 Esas, 2005/352 Karar sayılı karar ile "Anayasa Mahkemesinin verdiği iptal kararının geriye yürümeyeceğine dair” verdiği hüküm yönünden araştırma yapılması gerektiğini, hak düşürücü sürenin geçtiğini, husumetin İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığına yöneltilmesi gerektiğini, davanın reddine karar verilmesini aksi takdirde belirlenecek tazminat bedelinin davacıların tapu kaydındaki haciz, ipotek, vakıf icrası vb. tüm takyidatları ve şerhleri de kapsayacak şekilde bedele yansıtılmasına ve tüm takyidatların kaldırılarak terkin ve tescil işlemi yapılmasına, yargılama giderteri ve vekâlet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile tazminat isteminin davalı ... Başkanlığı yönünden kabulüne, davalı ... yönünden pasif husumet yokluğundan reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı ... Başkanlığı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı ... Başkanlığı vekili istinaf dilekçesinde özetle; gerekçeli karardaki taşınmaz bilgilerinin hatalı olduğunu, fiili el atmanın bulunmadığı kısımların bedelinin verilmemesi gerektiğini, bedelden düzenleme ortaklık payının düşülmesi gerektiğini, zamanaşımı itirazlarının dikkate alınmadığını ileri sürerek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile kamulaştırmasız el atılan arsa niteliğindeki taşınmaza mahallinde yapılan keşif sonucu emsal karşılaştırması yapılarak değer biçen, usul ve yasaya uygun olarak düzenlenen bilirkişi raporuna göre el atma bedelinin davalı idareden tahsiline karar verilmesi doğru olduğu gibi, taşınmazın bilirkişi raporunda belirlenen niteliğine göre bedelinin uygun olduğu, tescil ve terkin hükmünün infaza elverişli olduğu, imar planında yolda kalan kısmın bedeline hükmedilmesinin de doğru olduğu böylece Mahkeme kararında usul ve esas yönünden hukuka aykırılık bulunmadığı anlaşıldığından, davalı ... Başkanlığı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı ... Başkanlığı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı ... Başkanlığı vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar ederek kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme

Uyuşmazlık, davacı tapu malikleri ile davalı idareler arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmazın değerinin biçilmesi ve bedelinin sorumlu idareden tahsili istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 269 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun, 16.05.1956 tarihli ve 1956/1 Esas, 1956/6 Karar sayılı kararının ilgili bölümü şöyledir: “... Usûlü dairesinde istimlak muamelesine tevessül edilmeksizin gayrimenkulü yola kalbedilen şahsın, esas itibarıyla, gayrimenkulünü yola kalbeden amme hükmi şahsiyeti aleyhine meni müdahale davası açmağa hakkı olduğuna, ancak dilerse bu fiili duruma razı olarak, mülkiyet hakkının amme hükmi şahsiyetine devrine karşılık gayrimenkulünün bedelinin tahsilini de dava edebileceğine ve isteyebileceği bedelin de mülkiyet hakkının devrine razı olduğu tarih olan dava tarihindeki bedel olduğuna 16.05.1956 tarihinde ilk toplantıda ittifakla karar verildi.”

3. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun, 16.05.1956 tarihli ve 1954/1 Esas, 1956/7 Karar sayılı kararı ile “... Usûlü dairesinde istimlak muamelesine tevessül edilmeksizin gayrimenkulü yola kalbedilen şahsın, gayrimenkulünün bedelinin tahsiline ilişkin olarak, gayrimenkulünü yola kalbeden hükmü şahsiyeti aleyhine açacağı bedel davasında müruruzamanın mevzuubahis olamayacağına ve bu itibarla da, hadisede Borçlar Kanunu'nun 66. maddesinin tatbik kabiliyeti bulunmadığına ...” karar verilmiştir.

4. 2942 sayılı Kanun’un 11 inci maddesi.

3. Değerlendirme

1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesi ile 369 uncu maddesinin birinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Arsa niteliğindeki İstanbul ili, Maltepe ilçesi, Altıntepe Mahallesi 15141 ada 27 parsel sayılı taşınmaza 2942 sayılı Kanun'un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi uyarınca emsal karşılaştırması yapılarak değer biçilmesine ve alınan rapor uyarınca bedelinin davalı idareden tahsiline karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.

3. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukukî ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davalı ... Başkanlığı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı kalan harcın davalı ... Başkanlığı'nda alınmasına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

27.05.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.