"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ:... Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/14 Esas, 2023/2680 Karar
DAVA TARİHİ: 27.01.2021
KARAR : Düzeltilerek yeniden esas hakkında verilen karar
İLK DERECE MAHKEMESİ:... Batı 5. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2022/359 Esas, 2022/518 Karar
Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkin davada yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın davalı ... yönünden pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine, dahili davalı ... yönünden kabulüne karar verilmiştir.
Kararın dahili davalı ... vekilince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak düzeltilerek yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davalı ... yönünden davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine, dahili davalı ... yönünden kabulüne karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı dahili davalı idare vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda; gerekli şartları taşıdığı anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, müvekkilinin... ili, ...,... Mahallesi 48041 ada 1 parsel sayılı taşınmazda hissedar olduğunu, bu taşınmazın imar planında ''Sağlık alanı'' olarak ayrıldığından tasarruflarının kısıtlandığını, kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin yasal faizi ile birlikte davalı idareden tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
1. Davalı ... vekili cevap dilekçesinde özetle; açılan davanın hukuka aykırı olduğunu, uzlaşma yoluna başvurulmadan dava açıldığından davanın reddine karar verilmesini, görev ve yargı yönünden davanın reddini talep ettiklerini, dava konusu taşınmazın sağlık alanı olarak gösterildiği halde idarelerince kamulaştırma işlemi yapılmadığını, taşınmazın diğer maliki Çetin Çalışkan tarafından başka bir mahkemede açılan davada, davaya konu taşınmazla ilgili olarak taraflarının ihtiyacı bulunmadığının yapılan incelemeler sonucunda anlaşıldığını, imar planında sağlık alanı kullanımından çıkartılarak sahiplerinin tasarrufuna bırakılması yönünde 23.11.2011 tarihli ve 194856 sayılı Valilik oluru alındığını ve bakanlıklarının 26.01.2012 tarihli ve 2360 sayılı yazıları ile uygun görüldüğünü, Etimesgut Belediyesine 07.02.2012 tarihli ve 20910 sayılı yazı ile bildirildiğini, Etimesgut Belediye Başkanlığının 26.11.2018 tarihli ve 15971 sayılı yazısı ile gönderilen imar durum belgesinde dava konusu taşınmazın Özel Sağlık alanı olarak ayrıldığının anlaşıldığını, idarenin herhangi bir tasarrufunun bulunmadığını belirterek davanın reddini talep etmiştir.
2. Dahili davalı ... vekili cevap dilekçesinde özetle; idari yargının görevli olduğunu, ayrıca husumetten, dava şartı yokluğundan ve esastan da davanın reddi gerektiğini ileri sürmüştür.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın ... yönünden husumetten reddine, ... yönünden ise kabulüne taşınmaz bedelinin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsili ile davacıya ödenmesine, dava konusu taşınmazdaki davacılar payının tapusunun iptali ve dahili davalı ... adına tesciline karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde dahili davalı ... vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Dahili davalı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; zaman aşımı, görev ve husumet itirazlarının değerlendirilmediğini, davanın bu nedenlerle reddine karar verilmesi gerektiğini ileri sürmüştür.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile dava konusu;... ili, ...,... Mahallesi 48041 ada 1 parselde bulunan 92.712 m² alanlı taşınmazın 2003 onay tarihli uygulama imar planında "Sağlık Tesisleri Alanı (Bölge Hastanesi)" kullanımına ayrılmış iken,... Valiliği İl Sağlık Müdürlüğünün 07.02.2012 tarihli yazı ile “taşınmazın çok paydaşlı oluşu, kamulaştırmada yaşanacak güçlükler dikkate alınarak sağlık alanından çıkartılarak vatandaşların kullanımına tahsis edilmesi” yönünde İl Sağlık Müdürlüğünün ihtiyacı olmadığının Sağlık Bakanlığından da olur alınmak suretiyle görüş bildirildiği, buna bağlı olarak... Büyükşehir Belediye Başkanlığınca yapılan 11.08.2015 onay tarihli ... planı değişikliği ile taşınmazın “özel sağlık tesis alanı” olarak yeniden düzenlendiği, bu plan doğrultusunda hazırlanan 1/1000 ölçekli uygulama imar planını değişikliğinin... Büyükşehir Belediye Encümeninin 13.05.2016 tarihli ve 1013 sayılı kararı ile onanarak kesinleştiği ve taşınmazın uygulama imar planında "Özel Sağlık Tesisi Alanı" olarak belirlendiği, alanı ve imar durumu da dikkate alındığında sorumluluğun... Büyükşehir Belediye Başkanlığına ait olduğu anlaşıldığından Mahkemece Dairemiz kararına uygun şekilde söz konusu idarenin davaya dahil edilmesi ve sorumluluğuna karar verilmesi doğru olduğu gibi, uzun yıllar programa alınmayan imar planının hayata geçirilmemesi nedeniyle kamulaştırma ya da takas cihetine gitmeyen davalı idarece, pasif ve suskun kalınmak ve işlem tesis edilmemek suretiyle taşınmaza müdahale edildiği; bu haliyle idarenin, mülkiyet hakkının özüne dokunan ve bu eylemi ile kamulaştırmasız el koyma olgusunun gerçekleştiğinin kabulü gerekir. Kamulaştırmasız el koyma olgusunun varlığının doğal sonucu, idarenin hukuka aykırı eylemiyle mülkiyet hakkı engellenen taşınmaz mal sahibi davacının, dava yoluyla kamulaştırmasız el koyma hükümleri doğrultusunda mülkiyetin bedele çevrilmesini, eş söyleyişle idareden değer karşılığının verilmesini isteyebileceği açık olup, 26.11.2022 tarihli ve 32025 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 7421 sayılı Kanun'un 3 üncü maddesi ile 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun ( 2942 sayılı Kanun ) Ek 11 inci maddesinin birinci fıkrasına eklenen cümlede dikkate alındığında açılacak bedel davasında adli yargı görevlidir. Arsa niteliğindeki dava konusu taşınmaza emsal mukayesesi yapılmak suretiyle değer biçilmesinde bir isabetsizlik görülmediği ancak 2942 sayılı Kanun'un Ek Madde 4 üncü maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca maktu harca hükmedilmesi gerektiğinden düzeltilerek yeniden esas hakkında hüküm kurulmuştur.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde dahili davalı ... vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Dahili davalı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü hususları tekrar etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme
Uyuşmazlık, kamulaştırmasız el atılan taşınmazın değerinin biçilmesi ve bedelinin idareden tahsili istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2.2942 sayılı Kanun'un Ek Madde 1 inci maddesi ve Ek Madde 4 üncü maddesinin son cümlesi.
3. 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 11 inci maddesi
3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesi ile 369 uncu maddesinin birinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Dava konusu taşınmazın imar planında " Sağlık Tesisleri Alanı ( Bölge Hastanesi) " kullanımına ayrılmış iken,... Büyükşehir Belediye Başkanlığınca yapılan 11.08.2015 onay tarihli ... planı değişikliği ile taşınmazın " özel sağlık tesis alanı " olarak yeniden düzenlendiği, bu plan doğrultusunda hazırlanan 1/1000 ölçekli uygulama imar planı değişikliğinin... Büyükşehir Belediye Encümeni'nin 13.05.2016 tarihli ve 1013 sayılı kararı ile onanarak kesinleştiği ve taşınmazın uygulama imar planında " Özel Sağlık Tesisi Alanı " olarak belirlendiği, alanı ve imar durumu da dikkate alındığında sorumluluğun... Büyükşehir Belediye Başkanlığına ait olduğu anlaşıldığından arsa niteliğindeki taşınmaza 2942 sayılı Kanun'un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi uyarınca emsal karşılaştırması yapılarak dava tarihi itibarıyla değer biçilmesi yerindedir.
3. Her ne kadar Büyükşehir Belediye Başkanlığınca taşınmazın imar planındaki kullanımı sağlık alanı olarak değiştirildiğinden bahisle temyiz isteminde bulunulmuş ise de dava tarihi itibarıyla dava konusu taşınmaz özel sağlık alanı kullanımında olduğundan bu husus bozma konusu yapılmamıştır.
4. Bölge Adliye Mahkemesince her ne kadar 26.11.2022 tarihli ve 32025 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 7421 sayılı Kanun'un 5 inci maddesi ile 2942 sayılı Kanun'a eklenen Ek Madde 4’ün son fıkrasında “Bu kanun kapsamında açılan davalarda verilen bedel ve tazminat kararlarına ilişkin mahkeme ve icra harçları davalı idare tarafından ödenmek üzere maktu olarak belirlenir.” düzenlemesi ile 04.11.1983 tarihinden sonra yapılan fiili el atmalarda da maktu harca hükmedilmesi gerektiğinin amaçlandığının kabulü gerektiğinden bahsedilmiş ise de 2942 sayılı Kanun'un 6487 sayılı Kanun'la değiştirilen Geçici 6 ncı maddesinin onikinci ve onüçüncü fıkraları; "09.10.1956 ile 04.11.1983 tarihini kapsayan dönemde oluşan mağduriyetin giderilmesi amacıyla getirilen ve malikler aleyhine bir takım hükümler içeren bu istisnai düzenlemenin 04.11.1983 tarihinden sonraki dönem içinde uygulanmasının hukuk güvenliğini zedeleyeceği" gerekçesiyle ve Anayasa'nın 2 nci ve 35 inci maddelerine aykırı bulunarak 13.03.2015 tarihli Resmî Gazete'de yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 13.11.2014 tarihli ve 2013/95 Esas, 2014/176 Karar sayılı kararıyla iptal edilmiştir. 2942 sayılı Kanun'da 04.11.1983 tarihinden sonraki el atmalara ilişkin başkaca bir düzenleme bulunmamaktadır. Bu nedenle kaynağını Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun, 16.05.1956 tarihli ve 1956/1 Esas, 1956/6 Karar ile 16.05.1956 tarihli ve 1954/1 Esas, 1956/7 Karar sayılı kararlarından alan 04.11.1983 tarihinden sonra el atılan taşınmazlar yönünden, kamulaştırmasız el atma nedeniyle açılan davalarda mahkeme ve icra harçlarının nispi olarak uygulanması gerektiğinden 26.11.2022 tarihli ve 32025 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan 16.11.2022 tarihli ve 7421 Sayılı Vergi Usul Kanunu İle Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun'un 5 inci maddesi ile 2942 sayılı Kanun'a Ek Madde 4'ün üçüncü fıkrasının 04.11.1983 tarihinden sonra fiilen el atılan taşınmazlar için açılan davalarda uygulanma imkanı bulunmamaktadır.
5. Kaldı ki eldeki davada dava konusu taşınmaz 1/1000 ölçekli uygulama imar planında özel sağlık alanında kaldığından ve fiili bir el atma bulunmadığından tasarrufu hukuken kısıtlanan taşınmazın bedeline hükmedildiğinden Ek Madde 4'ün uygulanması doğrudur.
6. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukukî ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre, usul ve kanuna uygun olup temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davalı idare vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Davalı idare harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
12.06.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.