Logo

5. Hukuk Dairesi2024/1798 E. 2024/10283 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacı idare ile davalı tapu maliki arasında, kamulaştırma konusu daimi ve geçici irtifak hakkı bedelinin tespiti davasında, belirlenen bedelin yüksek olduğu iddiasıyla açılan istinaf ve temyiz başvurularının değerlendirilmesi.

Gerekçe ve Sonuç: Taşınmazın arazi vasfında kabulünde isabetsizlik bulunmadığı, araziye net geliri üzerinden değer biçilmesinin hukuka uygun olduğu, kapitalizasyon faizi ve değer artış oranının yerinde belirlendiği, belirlenen bedelin yüksek olmadığı, hesap hatalarının idare lehine olduğu ve davacı idare lehine vekalet ücretine hükmedilmemesinde hukuka aykırılık bulunmadığı gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/1179 Esas, 2023/2148 Karar

DAVA TARİHİ : 14.09.2020

KARAR : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Hendek 1. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2020/262 Esas, 2021/266 Karar

Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma konusu daimi ve geçici irtifak hakkı bedelinin tespiti ve bu hakkın davacı idare adına tescili davasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davacı idare vekilince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı idare vekili tarafından temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı idare vekili dava dilekçesinde özetle; Sakarya ili, Hendek ilçesi, Hicriye Mahallesi 80 parsel sayılı taşınmazda kamulaştırma konusu daimi ve geçici irtifak hakkı bedelinin tespiti ve bu hakkın davacı idare adına tescilini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı cevap dilekçesi sunmamıştır.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne, kamulaştırma konusu daimi ve geçici irtifak hakkı bedelinin tespiti ile bu hakkın davacı idare adına tesciline karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; kapitalizasyon faizi ve objektif değer artış oranının hatalı belirlendiğini, acele el koyma bedeli ile fahiş fark bulunup çelişkinin giderilmediğini, belirlenen bedelin yüksek olduğunu, müvekkili idare lehine vekâlet ücretine hükmedilmemesinin hatalı olduğunu belirterek kararı istinaf etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile dava konusu taşınmazın imar durumuna ilişkin müzekkere cevabında köy yerleşik alanı dışında kaldığının bildirildiği, Tapu Kadastro Genel Müdürlüğünün parsel sorgulama sistemi üzerinden yapılan incelemedeki konumu da dikkate alındığında taşınmazın arazi vasfında kabul edilmesinde bir isabetsizlik görülmediği, arazi niteliğindeki taşınmaza olduğu gibi kullanılması halinde getireceği net geliri üzerinden bilimsel yolla değer biçilmesinin 2942 sayılı Kanun'un değerlendirmeye ilişkin hükümlerine aykırılık teşkil etmediği, hükme esas alınan bilirkişi kurulu raporunda dava konusu taşınmazın niteliği ve konumuna göre kapitalizasyon faizi ile objektif değer artış oranlarının istinaf eden tarafın sıfatına göre yerinde olduğu, 2020 yılı itibarıyla belirlenen metrekare birim fiyatının davacı idarenin ileri sürdüğü gibi yüksek bir bedel olmadığı, her ne kadar hüküm fıkrasında geçici irtifak bedeline hükmedilmesine karşın geçici irtifak alanı bakımından tesis hükmü kurulmamış ise de anılan hususun sonuca etkili olmadığı, yine dava konusu taşınmazın tapu kaydında ... Genel Müdürlüğü lehine kurulu bulunan eski irtifak nedeniyle oluşacak değer düşüklüğünün hükme esas alınan bilirkişi raporunda daimi irtifak hakkına konu alan bakımından iki kez uygulanması sureti ile hesaplama yapılmış olup bilirkişi raporundaki hesap hatalarının idare lehine olduğu gözetilerek bu husus eleştirilmekle yetinilerek davacı idare vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar ederek kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme

Uyuşmazlık, ... olarak davacı idare ile davalı tapu maliki arasındaki kamulaştırma konusu daimi ve geçici irtifak hakkı bedelinin tespiti istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası, 11 inci ve 12 nci maddeleri.

3. Değerlendirme

1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Arazi niteliğindeki taşınmaza 2942 sayılı Kanun’un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (f) bendi uyarınca net geliri esas alınarak değer biçilmesi ve aynı Kanun'un 11 inci maddesinin son fıkrası uyarınca taşınmaz malın niteliği, tamamının yüzölçümü, geometrik durumu ve boru hattı güzergahı dikkate alınarak değer düşüklüğü oranı belirtilmek suretiyle daimi ve geçici irtifak hakkı karşılığının tespit edilmesi yerindedir.

3. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin 12055/17 numaralı başvuru sonucu verilen 23.10.2018 tarihli kararı ve Anayasa Mahkemesinin 2016/9364 başvuru numaralı, 01.06.2019 tarihli ve 30791 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan kararı da göz önüne alınarak, davanın niteliği gereği davacı idare lehine vekâlet ücretine hükmedilmemesinde hukuka aykırı bir yön görülmemiştir.

4. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukukî ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davacı idare vekilinin yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,Davacı idareden peşin alınan temyiz harcının Hazineye irat kaydedilmesine,Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,19.12.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.