Logo

5. Hukuk Dairesi2024/2214 E. 2024/8147 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kamulaştırılan bir taşınmaza ilişkin irtifak hakkı bedelinin tespiti davasında, Bölge Adliye Mahkemesince objektif değer artışının uygulanıp uygulanmayacağı hususu.

Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesinin, ilk derece mahkemesince hükme esas alınan bilirkişi raporunda belirtilen niteliklere göre objektif değer artışı uygulanmadığı halde, soyut gerekçelerle objektif değer artışını uygulayarak hesaplama yapmasının hukuka aykırı olduğu gözetilerek bozulmuştur.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/1846 Esas, 2023/1979 Karar

KARAR : Düzeltilerek yeniden esas hakkında verilen karar

İLK DERECE MAHKEMESİ : Kahramanmaraş 3. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2021/518 Esas, 2022/370 Karar

Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma konusu irtifak hakkı bedelinin tespiti ve bu hakkın davacı idare adına tescili davasında yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince davacı idare vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine, davalı vekilinin istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak, yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kabulüne karar verilmiştir

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı idare vekili tarafından temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı idare vekili dava dilekçesinde özetle; Kahramanmaraş ili, Onikişubat ilçesi, Bulutoğlu Mahallesi 338 ada 2 ve 5 parsel, 335 ada 4 parsel sayılı taşınmazlarda kamulaştırma konusu irtifak hakkı bedelinin tespiti ve bu hakkın davacı idare adına tescilini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu 338 ada 5 parsel sayılı taşınmazın kapama bağ, diğer taşınmazların ise tarla vasfında olduğunu, yapılacak keşif ve bilirkişi incelemesi ile değer tespitinin yapılmasını, tüm taşınmazların yapılacak işlem ile kullanılamayacak durumda olan kısmının da değerinin tespiti ile kamulaştırma bedeline eklenmesini, yargılama gideri ile vekâlet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne, kamulaştırma konusu irtifak hakkı bedelinin tespiti ile bu hakkın davacı idare adına tesciline karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1. Davacı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmazların objektif değer artışı uygulanmasını gerektiren niteliklere sahip olmadığını, % 100 objektif değer artışı uygulanarak taşınmaza gerçek değerinin çok üstünde bir değer kazandırıldığını, değer düşüklüğü hesaplanırken % 35 gibi yüksek bir oran üzerinden hesaplama yapılmasının kamulaştırma bedelinin yüksek gösterilerek yanlış hesaplanmasına neden olduğunu, idare lehine vekâlet ücreti verilmesi gerektiğini ileri sürmüştür.

2. Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; bilirkişilerin gerçek değerinden çok düşük değer belirterek rapor hazırladığını, bilirkişi raporuna ilişkin itirazların dikkate alınmadığını, kapama bağ için %100 değer artışını yapmaları zorunlu iken bunu yapmadıkları için bedelin düşük belirlendiğini, taşınmazın kullanılamaz hale geldiğini, üzerindeki ağaçların yok edildiğini, müvekkilinin mağdur edildiğini, zararının karşılanmadığını ileri sürmüştür.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile arazi niteliğindeki Onikişubat ilçesi, .........., Mahallesi 338 ada 2 parsel ve 335 ada 4 parsel ile bağ niteliğindeki 338 ada 5 parsel sayılı taşınmazlara 2942 sayılı Kanun'un 11 nci maddesinin birinci fıkrasının (f) bendi uyarınca net geliri esas alınarak değer biçilmesine ve aynı Kanun'un 11 inci maddesinin son fıkrası uyarınca taşınmazın niteliği, tamamının yüz ölçümü, geometrik durumu ve enerji nakil hattı güzergahı dikkate alınarak değer düşüklüğü oranı belirtilmek suretiyle irtifak hakkı karşılığının tespit edilmesinde ve tespit edilen bedelin bloke ettirilerek hükmün kesinleşmesi beklenmeden davalı tarafa ödenmesine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmediği gibi, davalı, dava açmaya sebebiyet vermediğinden ve 2942 Kanun'un 29 uncu maddesi gereğince yargılama giderlerinden davacı idare sorumlu olduğundan, ayrıca davacı idare lehine vekâlet ücretine hükmedilmesi halinde Anayasa'nın 46 ncı maddesinde düzenlenen "taşınmazın gerçek karşılığının ödenmesi" ilkesi ve dolayısıyla da mülkiyet hakkı ihlali söz konusu olacağından, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin 12055/17 numaralı başvuru sonucu verilen 23.10.2018 tarihli kararı ve Anayasa Mahkemesinin 2016/9364 başvuru numaralı, 01.06.2019 tarihli ve 30791 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan kararı da göz önüne alındığında davacı idare lehine vekâlet ücretine hükmedilmemesi doğrudur. Ancak; taraf vekillerinin istinaf yoluna başvurusu ile Dairece yapılan inceleme sonucunda; dava konusu 338 ada 5 parsel sayılı taşınmazın konumu ve bilirkişi kurulu raporunda belirtilen özellikleri ile benzer dava konusu taşınmaza komşu 338 ada 2 parsel ve 335 ada 4 parsel sayılı taşınmaza % 100 oranında objektif değer artışı uygulandığı dikkate alınarak, 338 ada 5 parsel sayılı taşınmaz için de tespit edilen metrekare birim fiyatına ilave edilecek objektif değer artırıcı unsurun %100 oranında olacağı gözetilmeden, objektif değer artış oranı uygulanmayarak eksik bedel tespiti doğru görülmemiş olup, bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden ve ayrıca bilirkişiden ek rapor alınması usul ekonomisine uygun olmadığından, resen yapılan hesaplama sonunda 338 ada 5 parsel sayılı taşınmazın tespit edilen 81,86 TL/m² birim değere %100 objektif değer artışı uygulanarak 163,72 TL/m² birim değer üzerinden dava konusu taşınmazın irtifak hakkı karşılığı 102.976,94 TL tespit edilmiştir. Dairece resen hesaplanan fark bedel olan 51.488,47 TL’nin peşin olarak bankaya yatırılması ve yatırıldığına dair makbuzun dosyaya ibraz edilmesi için davacı idare vekiline 15 günlük süre verilmesine karar verilmiş olup, davacı idare tarafından bedelin süresi içerisinde ilgili banka şubesine yatırıldığı anlaşıldığından, dava konusu taşınmazın toplam kamulaştırma bedelinin 138.823,42 TL olduğunun tespiti ile davacı idare vekilinin istinaf itirazlarının esastan reddine, davalı vekilinin istinaf itirazlarının kısmen kabulü ile kararın düzeltilerek yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde belirttiği hususları tekrar ederek kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme

Uyuşmazlık, ... olarak davacı idare ile davalı tapu maliki arasındaki kamulaştırma konusu irtifak hakkı bedelinin tespiti istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 2942 sayılı Kanun'un 4 üncü maddesi, 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası ile 11 inci maddesi.

3. Değerlendirme

1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Arazi niteliğindeki Kahramanmaraş ili, Onikişubat ilçesi, ........ Mahallesi 335 ada 4 parsel ile 338 ada 2 parsel ve kapama bağ niteliğindeki 338 ada 5 parsel sayılı taşınmazlara 2942 sayılı Kanun'un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (f) bendi uyarınca gelir metodu esas alınarak değer biçilmesinde, taşınmazların tamamının yüzölçümü, geometrik durumu ve enerji nakil hattı güzergâhı dikkate alınarak, irtifak hakkı karşılığının tespit edilerek davacı idare adına tapuda tesciline karar verilmesi yerindedir.

3. Dava konusu taşınmazların hükme esas alınan bilirkişi kurulu raporunda belirtilen özelliklerine ve dosya kapsamına göre uygulanan kapitalizasyon faiz oranı uygundur.

4. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin 12055/17 numaralı başvuru sonucu verilen 23.10.2018 tarihli kararı ve Anayasa Mahkemesinin 2016/9364 başvuru numaralı, 01.06.2019 tarihli ve 30791 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan kararı da göz önüne alınarak, davanın niteliği gereği davacı idare lehine vekâlet ücretine hükmedilmemesinde hukuka aykırı bir yön bulunmamaktadır.

5. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılama hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davacı idare vekilinin aşağıdaki paragrafın kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

6. İlk Derece Mahkemesince dava konusu 338 ada 5 parsel sayılı taşınmaza ilişkin yapılan değerlendirmede hükme esas alınan bilirkişi raporunda belirtilen nitelikleri dikkate alınarak objektif değer artışı uygulanmadığı hâlde Bölge Adliye Mahkemesince soyut gerekçeler ile objektif değer artışının uygulanması suretiyle hesaplama yapılması bozmayı gerektirir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1. Davacı idare vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine,

2. Davacı idare vekilinin temyiz itirazlarının kısmen kabulüne, temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının BOZULMASINA,

Peşin alınan temyiz karar harcının istek hâlinde ilgiliye iadesine,

Dosyanın 6100 sayılı Kanun'un 373'üncü maddesinin ikinci fıkrası uyarınca Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

04.07.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.