Logo

5. Hukuk Dairesi2024/39 E. 2024/5257 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kamulaştırma bedelinin tespiti davasında, bedelin mahkemece verilen süre içinde depo edilip edilmediği ve davanın reddine ilişkin kararın sonucu uyuşmazlığa konu olmuştur.

Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece verilen süre içerisinde kamulaştırma bedelinin depo edilmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş ise de, davacı idarenin karardan sonra depo kararını yerine getirdiğinin anlaşılması ve usul ekonomisi gözetilerek davalının işin esasına girilerek karar verilmesi talebinin sorulması gerektiği gerekçesiyle karar bozulmuştur.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ: Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/1035 Esas, 2023/1856 Karar

KARAR : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ: Karacabey 1. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2020/484 Esas, 2021/394 Karar

Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın yol olarak tapudan terkini davasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince kamulaştırma bedelinin verilen süreler içerisinde depo edilmemesi nedeniyle davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı idare vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı idare vekili tarafından temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı idare vekili dava dilekçesinde özetle; ...Mahallesi 2 ada 44 parsel sayılı taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ile kamulaştırılan taşınmazın yol olarak tapudan terkini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı taraf davaya cevap vermemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile kamulaştırma fark bedelinin verilen süreler içerisinde depo edilmemesi nedeniyle davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; İlk Derece Mahkemesince kamulaştırma bedelinin depo edilmediğinden usulden reddine karar verildiğini, kamulaştırma bedelinin duruşma tarihi olan 01.12.2021 tarihinden önce muhasebeleştirildiğini; ancak 2021 yılı Maliye ve Hazine Bakanlığı harcama sisteminde teknik problemler nedeniyle duruşma tarihinden sonra fiziki olarak dekont oluşturulduğunu, davalılar adına bloke edildiğini, netice olarak bedelin depo edildiğini, bu nedenle kararın kaldırılmasını gerektiğini ileri sürmüştür.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile tespit edilen kamulaştırma bedelini depo etmesi için davacı idareye 2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası uyarınca 21.05.2021 tarihli celsede 15 günlük süre verildiği, verilen süre içerisinde depo kararının yerine getirilmediği, bu defa 16.07.2022 tarihli celsede on beş günlük kesin süre verilerek kesin sürenin yasal sonuçlarının davacı tarafa ihtarına karar verildiği, duruşmanın 01.12.2021 tarihine bırakıldığı, 01.12.2021 tarihli duruşmada verilen kesin süre içerisinde tespit ve tayin edilen kamulaştırma bedelinin davacı yanca depo edilmediği, sunulmadığı gerekçesiyle davanın usulden reddine karar verildiği, davacı idare tarafından istinaf dilekçesine ekli olarak sunulan dekont içeriğinden bedelin karar tarihinden sonra 07.12.2021 tarihinde depo edildiğinin anlaşıldığı, somut olayda İlk Derece Mahkemesince idareye kamulaştırma bedelini depo etmesi için kanuna uygun olarak verilen kesin süre içinde davacı idare kamulaştırma bedelini yatırmadığı, davanın reddine karar verildikten sonra bedel depo edildiği, davanın 2020 yılında açıldığı ve tarım arazisi niteliğindeki taşınmazın kamulaştırma bedeli 2942 sayılı Kanun'un 11 inci maddesinin birincifıkrasının (f) bendi uyarınca net gelir yöntemiyle dava tarihindeki Tarım ve Orman Müdürlüğü verileri esas alınmak suretiyle belirlendiği, Anayasa'nın 46. maddesinin birinci fıkrasında kamulaştırmanın taşınmazın gerçek karşılığının ödenmesi şartıyla kullanılabilecek bir yetki olduğu hükme bağlandığı, gerçek karşılığının ödenmesi Anayasa'nın 46 ncı maddesiyle maliklerin lehine olarak getirilen özel bir güvence mahiyetinde olduğu, dolayısıyla taşınmazın gerçek karşılığı ödenmeden yapılan kamulaştırma işlemleri Anayasa'nın 46 ncı maddesinin birinci fıkrasındaki gerçek karşılığın ödenmesi güvencesine aykırı olacağı, öte yandan gerçek karşılığın ödenmesi aynı zamanda ölçülülük ilkesinin de bir gereği olduğu, kamulaştırma suretiyle mülkiyet hakkına yapılan müdahalelerde, hedeflenen kamu yararı ile malikin bireysel yararı arasında gözetilmesi gereken adil denge ancak malike tazminat ödenmek suretiyle sağlanabileceği, diğer bir ifadeyle kamulaştırma suretiyle mülkiyet hakkına müdahalede bulunulan durumlarda malike tazminat ödenmesi, müdahaleyle malike yüklenen aşırı külfetin telafi edilmesini temin eden ... bir araç olduğu, Anayasa'nın 46 ncı maddesinin birinci fıkrasında, kamulaştırmada taşınmazın gerçek karşılığının ödeneceği hükme bağlanmakla kamu yararı ile malikin menfaatleri arasındaki dengeyi kuracak bedelin taşınmazın gerçek karşılığı olduğunun ifade edildiği, mülkiyet hakkı kapsamında alacağın geç ödenmesi durumunda arada geçen sürede enflasyon nedeniyle paranın değerinde oluşan hissedilir aşınma ile mülkiyetin gerçek değeri azaldığı gibi bu bedelin tasarruf veya yatırım aracı olarak getirisinden yararlanma imkânının da bulunmadığı, (AYM, E.2008/58, K.2011/37, 10/2/2011- E.2022/83, K.2023/69, 05/04/2023) 2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrasına göre ".......Tarafların anlaştığı veya tarafların anlaşamaması halinde hakim tarafından kamulaştırma bedeli olarak tespit edilen miktarın, peşin ve nakit olarak veya kamulaştırma bu Kanunun 3 üncü maddesinin ikinci fıkrasına göre yapılmış ise, ilk taksitin yine peşin ve nakit olarak hak sahibi adına, hak sahibi tespit edilememiş ise ileride ortaya çıkacak hak sahibine verilmek üzere 10 uncu maddeye göre mahkemece yapılacak davetiye ve ilanda belirtilen bankaya yatırılması ve yatırıldığına dair makbuzun ibraz edilmesi için idareye on beş gün süre verilir. Gereken hallerde bu süre bir defaya mahsus olmak üzere mahkemece uzatılabilir...." 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 94 üncü maddesine göre "Kanunun belirlediği süreler kesindir. Kesin süre içinde yapılması gereken işlemi, süresinde yapmayan tarafın, o işlemi yapma hakkı ortadan kalkar." İlk Derece Mahkemesince 2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası uyarınca ayrı ayrı iki defadan fazla verilen sürelere rağmen kamulaştırma bedeli yatırılmadığından ve duruşma tarihleri arasındaki süre 15 günden fazla olmakla yasada öngörülen kamulaştırma bedelini yatırma süreleri, davacı idareye fiilen tanınmış, davacı idare kendisine tanınan ve kanunda belirtilen süreleri de aşan süreler içerisinde kamulaştırma bedelini yatırmadığı, değerlendirme tarihi ve aradan geçen sürede enflasyon karşısında kamulaştırma bedelinin değer kaybına uğradığı, mülkiyet hakkı ihlaline sebebiyet verilmeyecek ve ölçülülük ilkesine uygun olacak şekilde hüküm kurulması gerekliliği gözetildiğinde, bedelin kesin süreden sonra yatırılmış olması halinde davaya kaldığı yerden devam edilmesinin usul ekonomisinin bir gereği olduğu kabul edilemeyeceği gerekçesiyle davacı idare vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrarla ayrıca Anayasa Mahkemesinin iptal kararı gereği netice itibarıyla depo edilen kamulaştırma bedelinin davalılar tarafından yüksek oranda işlemiş faizi ile birlikte tahsil edileceğini, davalı tarafın ekonomik olarak kaybının olmayacağını ileri sürmüştür.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme

Uyuşmazlık, ... olarak davacı idare ile davalı tapu malikleri arasındaki kamulaştırma bedelinin tespiti istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası, 11 inci maddesinin birinci ve ikinci fıkraları.

3. Değerlendirme

1. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davacı idare vekilinin aşağıdaki paragrafın kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

2. Dava konusu taşınmazın tespit edilen kamulaştırma bedelinin bloke edilmesi için verilen yasal süreler içerisinde bedel depo edilmediğinden davanın reddine karar verilmiş ise de, davacı idare vekili tarafından 29.12.2021 tarihinde sunulan istinaf dilekçesi ve ekinde sunulan banka dekontuna göre davacı idarenin karar tarihinden sonra 07.12.2021 tarihinde depo kararını yerine getirdiği anlaşıldığından, usul ekonomisi gözetilerek davalı tarafın işin esasına girilerek karar verilmesini isteyip istemediği yönünde beyanı da alınmak suretiyle sonucuna göre bir karar verilmesinin gerekmesi bozmayı gerektirmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1. Davacı idare vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,

2. İlk Derece Mahkemesi kararının sair hususlar incelenmeksizin BOZULMASINA,

02.05.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.