"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2024/317 Esas, 2024/364 Karar
DAVA TARİHİ : 30.05.2019
KARAR : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2022/240 Esas, 2022/388 Karar
Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma konusu irtifak hakkı bedelinin tespiti ve bu hakkın davacı idare adına tescili davasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davacı idare vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesinin kaldırma kararı üzerine yeniden yargılama yapan İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davacı idare vekili vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı idare vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; İzmir ili, ... ilçesi, ...Mahallesi 121 ada 6 parsel (eski 1473) ve 121 ada 5 parsel (eski 1544) sayılı taşınmazlarda kamulaştırma konusu irtifak hakkı bedelinin tespiti ve bu hakkın davacı idare adına tescilini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı cevap dilekçesi sunmamıştır.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne, kamulaştırma konusu irtifak hakkı bedelinin tespiti ile bu hakkın davacı idare adına tesciline karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1.Davacı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmaza %300 objektif değer artışının fazla belirlendiğini, metrekare birim değerinin çok yüksek hesaplandığını, toplam kamulaştırma bedeli için faizin 01.10.2019 tarihinden ilk karar tarihi olan 28.10.2020 tarihine kadar işletilmesi gerekirken, ikinci karar tarihi olan 05.10.2022 tarihine kadar işletilmiş olmasının hatalı olduğunu, istinaf eden davacı idare lehine usuli kazanılmış hakların gözetilmesi gerektiğini, 121 ada 5 parsel sayılı taşınmazın şeftali bahçesi olmadığını, tarla olarak değerlendirilmesi gerektiğini belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını istemiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile hükme esas alınan bilirkişi kurulu raporunda, dava konusu taşınmazın sulu kapama şeftali bahçesi niteliğinde olduğu, gelir metoduna göre taşınmaza değer biçilmesi ve Organize Sanayi Bölgesine yakın olduğundan objektif değer artışı oranının yerinde bulunduğu, davacı idare lehine vekâlet ücretine hükmedilmemesinin doğru olduğu gerekçesiyle başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur
B. Temyiz Sebepleri
Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; faizin bitiş tarihinde istinaf eden davacı idare yönünden usuli kazanılmış hak gözetilerek hüküm kurulması gerektiğini, objektif değer artışının yüksek belirlendiğini belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, dava konusu taşınmaza tesis edilen irtifak hakkı bedelinin tespitine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Kanun’un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2. 2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası ile 11 inci maddesi.
3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Arazi niteliğindeki taşınmaza 2942 sayılı Kanun’un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (f) bendi uyarınca net geliri esas alınarak değer biçilmesi doğru olduğu gibi aynı Kanun'un 11 inci maddesinin son fıkrası uyarınca taşınmaz malın niteliği, tamamının yüzölçümü, geometrik durumu ve enerji nakil hattı güzergahı dikkate alınarak değer düşüklüğü oranı ve objektif değer artışı uygulanmak suretiyle irtifak hakkı karşılığının tespit edilmesinde isabetsizlik görülmemiştir.
3. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olduğu anlaşılmakla; davacı idare vekilinin aşağıdaki paragrafın kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
4. İlk Derece Mahkemesinin 28/10/2020 tarihli kararıyla fark kamulaştırma bedeline "davanın açıldığı tarihten 4 ay sonraki tarih olan 31/09/2019 tarihinden karar tarihi olan 28/10/2020 kadar" faiz işletilmesine karar verildiği, bu kararın yalnızca davacı idarece istinaf edildiği gözetildiğinde idare lehine usuli kazanılmış hak oluştuğundan kaldırma kararı sonrası verilen hükümde "Kamulaştırma bedeline dava 4 ay içinde sonuçlandırılmadığından, davanın açıldığı tarihten 4 ay sonraki tarih olan 01/10/2019 tarihinden karar tarihi olan 05/10/2022 tarihine kadar yasal faiz işletilmesine," karar verilmesi hatalı bulunmuştur.
Ne var ki bu hataların giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin ikinci fıkrası hükmü uyarınca kararın düzeltilerek onanması gerekir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1. İlk derece mahkemesi kararının hüküm kısmının 5. Bendi olan "Tespit edilen 330.262,68-TL Kamulaştırma bedeline dava 4 ay içinde sonuçlandırılmadığından, davanın açıldığı tarihten 4 ay sonraki tarih olan 01/10/2019 tarihinden karar tarihi olan 05/10/2022 tarihine kadar yasal faiz işletilmesine" kısmının hükümden çıkartılarak yerine "Tespit edilen 330.262,68-TL Kamulaştırma bedeline dava 4 ay içinde sonuçlandırılmadığından, davanın açıldığı tarihten 4 ay sonraki tarih olan 01/10/2019 tarihinden karar tarihi olan 28.10.2020 tarihine kadar yasal faiz işletilmesine" yazılması suretiyle; DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
Peşin alınan temyiz harcının istek halinde iadesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
20.01.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.