Logo

5. Hukuk Dairesi2024/5870 E. 2025/601 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kamulaştırma bedelinin tespiti davasında, belirlenen bedelin hakkaniyete uygun olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Emsal taşınmazın değerinin Yargıtay'ın daha önceki bir kararında düşük belirlendiği, dava konusu taşınmazın değerinin ise bu emsal taşınmaza göre yüksek tespit edildiği ve bu farklılığın gerekçesinin bilirkişi tarafından açıklanmadığı gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/1871 Esas, 2024/521 Karar

Avukat ...

DAVA TARİHİ : 27.10.2014

KARAR : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ: Bakırköy 7. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2021/417 Esas, 2023/166 Karar

Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasında yapılan yargılama sonucunda; İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince, başvuruların kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak davanın yeniden görülmesi için dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesinin kaldırma kararı üzerine yargılama yapan İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekillerince temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı idare vekili dava dilekçesinde özetle; İstanbul ili, ... ilçesi, ... Mahallesi 4919 parsel sayılı taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescilini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmazda müvekkilinin 100/3760 hissesinin bulunduğunu, tapuda hisseli olan taşınmaz esasında hissedarlar arasında fiilen taksim edildiğini, hissedarlar fiilen taksime göre bina yapmak suretiyle, diğer hissedarlann herhangi bir itiraz ve müdahalesine maruz kalmadan kendi yerlerini kullandıklarını, Belediye Encümeni tarafından dava konusu taşınmazın da içerisinde bulunduğu yaklaşık 100 taşınmaz hakkında 29.07.2003 tarihli ve 1/1000 ölçekli ... Uygulama İmar Planında yol ve dere Islahı sahasında kalmaları sebebiyle ilgili Kanun hükümlerince 13.01.2005 tarihli ve 67 sayılı kamulaştırma kararı alındığını, Bakanlar Kurulunca 14.02.2005 tarihli ve 8479 sayı ile Bakanlar Kurulu Kararı alındığını, davacı ... tarafından alınan kamulaştırma ve Bakanlar Kurulu tarafından alınan acele el koyma kararına istinaden kamulaştırma işlemlerinin yapıldığını yol ve dere ıslahının 2007 yılı itibari ile tamamlandığını, davaya konu taşınmazın kamulaştırma işlemlerinin belirtilen fiili taksim esas alınarak yürütüldüğünü, sadece yol ve dere güzergahı içinde kalan yerlerle ilgili kamulaştırma işlemlerinin yürütüldüğünü, hak sahiplerine kamulaştırma bedelleri ödenerek yerlerin davalı idare adına tescil edildiğini, davalıya ait olan kısmın kamulaştırma dışında tutulduğunu, müvekkilinin hissesinin kamulaştırmasına gerek kalmadığını, davaya konu kamulaştırma kararının dayanağını oluşturan 29.07.2003 tarihli ve 1/1000 ölçekli planın 21.06.2009 tarihli 1/1000 ölçekli planla değiştirildiğini, bu nedenle kamulaştırma kararının dayanaksız kaldığını, son plana göre dava konusu taşınmazın kısmen park kısmen refüj alanında kaldığını, dayanaksız kamulaştırma kararına istinaden açılan davanın reddini, İdari Mahkemede açılan davanın sonucunun beklenmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne, kamulaştırma bedelinin tespiti ile davalı tarafa ödenmesine, dava konusu taşınmazın davalı adına olan tapu kaydının iptali ile idare adına tesciline karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1.Davacı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle;emsal seçiminin hatalı, karşılaştırmasının yetersiz olduğunu, bedelden yüzde 45 oranında düzenleme ortaklık payı düşülmesi gerektiğini, emlak vergisine esas değer ile tespit edilen bedel arasında fahiş düzeyde fark bulunduğunu, bedelin yüksek belirlendiğini ileri sürmüştür.

2. Davalılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; Bölge Adliye Mahkemesi kaldırma kararı uyarınca bilirkişi kurulu tarafından tanzim edilen raporun, istinaf öncesi düzenlenen ve hükme esas alınan raporla aynı mahiyet ve içerikte olduğunu, davaya konu taşınmazın bir numaralı emsalden 0,125 oranında, iki numaralı emsalden ise 3,285 oranında daha değerli olduğunu, ancak bilirkişi heyetinin, bozma öncesinde taşınmaza takdir edilen değeri değiştirmediğini, bozma ilamı ile resmi verileri yok sayarak taşınmaza aynı değeri takdir ettiğini, hukuka aykırı olan Bakırköy 7. Asliye Hukuk Mahkemesinin 11.05.2023 tarihli ve 2021/417 Esas, 2023/166 Karar sayılı kararının kaldırılmasına, taşınmazın kamulaştırma bedelinin kıyas kabul edilen bir ve iki numaralı emsallerinin güncel değerleri üzerinden kabulüne karar verilmesi gerektiğini ileri sürmüştür.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile arsa niteliğindeki taşınmaza emsal karşılaştırması yapılarak zemine, yaş, cins ve verimine göre ağaçlara, resmi birim fiyatları esas alınıp yıpranma payı düşülerek yapıya değer biçilmesinin 2942 sayılı Kanun'un değerlendirmeye ilişkin hükümlerine aykırılık teşkil etmediği, dava konusu taşınmaz ile emsal taşınmazın emlak m² rayiç değerlerinin doğru orantılı olduğu, taşınmazın bilirkişi raporunda belirlenen niteliğine göre kamulaştırma bedelinin adil ve hakkaniyete uygun olduğu, böylece mahkeme kararında usul ve esas yönünden hukuka aykırılık bulunmadığı anlaşıldığından, taraf vekillerinin istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1.Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar ederek kararın bozulmasını talep etmiştir.

2. Davalı vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar ederek kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme

Uyuşmazlık, kamulaştırma bedelinin tespiti istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası, 11 inci maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Arsa niteliğindeki dava konusu taşınmaza 2942 sayılı Kanun'un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi uyarınca emsalin üstün ve eksik yönleri belirlenip kıyaslaması yapılarak değer biçilmesi yöntem olarak kanun hükümlerine uygun olduğu gibi üzerindeki yapıya aynı Kanun'un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (h) bendi uyarınca resmi birim fiyatı esas alınıp yıpranma payı düşülerek, ağaçlara yaş, cins ve verim durumlarına göre maktuen değer biçilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.

3. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalılar vekinin tüm, davacı idare vekilinin aşağıdaki paragrafın kapsamı dışındaki temyiz dilekçelerinde ileri sürülen diğer nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

4. Dava konusu taşınmazın başka paydaşı tarafından aynı kamulaştırma kapsamında açılan ve davalı idarenin temyizi üzerine Dairemizin 2023/3780 Esas, 2023/12785 Karar sayılı kararı ile iş bu dosyada hükme esas alınan bilirkişi raporunda da emsal olarak incelenen 1174 ada 19 parsel sayılı taşınmaz kıyaslanmak suretiyle aynı değerlendirme tarihi itibarıyla taşınmazın m²sine takdir edilen 3.000,00 TL'nin onandığı, iş bu dosyada aynı değerlendirme tarihi itibarıyla 4.000,00 TL/m² değer biçildiği dikkate alındığında bilirkişi kurulundan dava konusu taşınmaz için tespit edilen ve Dairemiz denetiminden geçen metrekare değerinden ayrılma nedenleri konusunda ek rapor alınmadan eksik inceleme ile hüküm kurulması hususu bozmayı gerektirir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1.Davalılar vekilinin tüm, davacı idare vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine,

2.Davacı idare vekilinin temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,

3.İlk Derece Mahkemesi kararının açıklanan nedenle BOZULMASINA,

Davalılardan peşin alınan temyiz harcının Hazineye irat kaydedilmesine, davacı idareden peşin alınan temyiz harcının istek hâlinde ilgiliye iadesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

14.01.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.