"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2024/1499 Esas, 2024/747 Karar
KARAR : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Antalya 7. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2023/424 Esas, 2023/907 Karar
Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkin davada yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı idare vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı idare vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, gerekli şartları taşıdığı anlaşılan temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davaya konu Antalya ili, ..., Çankaya Mahallesi 27519 ada 1 parsel sayılı taşınmazda davacının hissesinin bulunduğunu, söz konusu taşınmaza kamulaştırma bedeli ödenmeksizin imar planında resmi kurum alanı olarak planlanarak davalı ... tarafından el atıldığını ileri sürerek taşınmazın bedelinin dava tarihinden itibaren yasal faizi ile davalı idareden tahsilini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı idare vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın zamanaşımı nedeniyle reddi gerektiğini, taşınmaza müvekkili belediye tarafından bir el atma bulunmadığını, dava konusu olayda belediyelerin sorumluluğu olduğu varsayılırsa gerek imar planlarının ve parselasyon planlarının yapılmasında gerekse resmi kurum alanlarının yapılmasında Hazine ve Maliye Bakanlığının, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığının ve Büyükşehir Belediye Başkanlığının sorumluluğu bulunduğunu beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne, tespit edilen bedelin davalı idareden tahsili ile taşınmazın tapusunun iptaline, davalı idare adına tesciline karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı idare vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; Mahkeme kararının hukuka aykırı olduğunu, ek rapor taleplerinin ara karar verilmeden ve itirazları değerlendirilmeden reddedilmesinin hukuka aykırı olduğunu, bilirkişi raporunun yerinde olmadığını, emsal taşınmazın emsal niteliği taşımadığını, ıslah edilen tutara ıslah tarihinden değil dava tarihinden itibaren faiz işletilmesinin hatalı olduğunu beyan ederek Mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile 28.06.1988 tarihinde onaylanan 1/1000 ölçekli imar planında "Resmi Kurum Alanı" olarak ayrılmış olan dava konusu taşınmaza yönelik fiili el atmanın bulunmadığı ancak uzun yıllardan beri kamu hizmetine tahsis edilmiş olması nedeniyle, fiilen el atılmamış olsa dahi mülkiyet hakkının süresi belirsiz şekilde kısıtlanması nedeniyle kamulaştırmasız el atma olgusu gerçekleşmiş olup, taşınmazın aynına ilişkin bu davaya bakmakta Adli Yargının görevli olduğu, somut olayda, dava konusu taşınmazın 1/1000 ölçekli imar planı içerisinde kalması nedeniyle, hükme esas raporda taşınmazın vasfının arsa olarak değerlendirilip emsal kıyaslaması suretiyle değer biçilmesinde yöntem olarak isabetsizlik bulunmadığı, (kıyasi emsal Antalya ili, ..., ... 8319 ada 7 parselin tamamının 11.11.2022 tarihli satışı) dava konusu taşınmazla, emsal taşınmazın özelliklerinin puanlanması suretiyle bulunan değer üzerinden taşınmazın değerinin tespitlendiği, her iki taşınmazın da düzenleme ortaklık payı düşülmüş imar parseli olduğu, kıyaslama neticesinde dava konusu taşınmazın daha değerli kabul edilmesinin vergi değerleri açısından da yerinde olduğu, emlak vergi değerleri açısından ters orantı bulunmadığı, taşınmazın dava tarihi olana 01.05.2023 tarihi itibarı ile metrekare değerinin 11.732,55 TL bulunarak, davacının hisseleri nispetinde kamulaştırmasız el atma tazminatlarının hesaplandığı, taşınmazın tespitlenen metrekare değerinin taşınmazın bulunduğu konumla uyumlu olduğu, hükme esas bilirkişi kurulu raporu denetime açık, ayrıntılı, hüküm kurmak için yeterli olduğu anlaşıldığından, davalı vekilinin istinaf konusu ettiği sebeplerle sınırlı olarak yapılan incelemede, Mahkeme hükmünde usul ve kanuna aykırılık olmadığından davalı idare vekilinin istinaf isteminin esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar etmiş ayrıca vekâlet ücreti ve harçların maktu olması gerektiğini ileri sürmüştür.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, ... olarak davacı tapu maliki ile davalı idare arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmazın değerinin belirlenmesi ve bedelinin sorumlu idareden tahsiline ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2. 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) Ek Madde 1 inci maddesi.
3. 7421 sayılı Kanun'un 5 inci maddesi ile 2942 sayılı Kanun'a eklenen Ek Madde 4.
3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Arsa niteliğindeki taşınmaza 2942 sayılı Kanun'un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi uyarınca emsalin üstün ve eksik yönleri belirlenip kıyaslaması yapılarak değer biçilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.
3. 26.11.2022 tarihli Resmî Gazete'de yayımlanan 7421 sayılı Kanun'un 5 inci maddesi ile 2942 sayılı Kanun'a eklenen Ek Madde 4 ile ''Bu Kanun kapsamında açılan davalarda verilen bedel ve tazminat kararlarına ilişkin mahkeme ve icra harçları, davalı idare tarafından ödenmek üzere maktu olarak belirlenir." hükmü getirildiği gözetildiğinde harca esas değer üzerinden belirlenen vekâlet ücretinin de maktu harca tâbi davalarda maktu alınması gerekmekte ise de, davalı idare vekilinin istinaf dilekçesinde vekâlet ücretine yönelik istinaf başvurusu bulunmadığından, Bölge Adliye Mahkemesince 6100 sayılı Kanun'un 355 inci maddesi uyarınca istinaf sebepleri ile sınırlı olarak inceleme yapıldığından ve istinaf sebebi olarak ileri sürülmeyen bir konunun temyiz yolunda ileri sürülmesi hâlinde incelenmesi mümkün olmadığından maktu vekâlet ücreti verilmesi gerektiğine ilişkin temyiz sebebi ile ilgili olarak değerlendirme yapılmamıştır.
4. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup, temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Davalı idare vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Davalı idareden peşin alınan temyiz harcının Hazineye irat kaydedilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
04.07.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.