Logo

5. Hukuk Dairesi2024/7033 E. 2025/1451 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davalı idarece kamulaştırılan taşınmazlar üzerinde, kamulaştırma bedelinin kesinleşmesinden itibaren 5 yıl içinde kamulaştırma amacına uygun bir işlem yapılmadığı iddiasıyla açılan geri alım davasının kabul edilip edilmeyeceği.

Gerekçe ve Sonuç: 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 23. maddesinin 4. fıkrası gereğince aynı amaç için birden fazla taşınmazın birlikte kamulaştırılması halinde, diğer taşınmazlardaki kamulaştırma işlemlerinin devam etmesi nedeniyle geri alım şartlarının oluşmadığı gözetilerek, İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2023/503 Esas, 2024/122 Karar

KARAR : Kabul

Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 23 üncü maddesi uyarınca taşınmazın geri alınması istemli davada yapılan yargılama sonunda verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kabulüne karar vermiştir.

İlk Derece Mahkemesi kararı davalı idare vekilince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Bursa ili, ..., .......... Mahallesi 3455 ada 34, 35 ve 36 parsel sayılı taşınmazlardaki davacıların hisselerinin davalı idarece belediye hizmet alanı yapmak suretiyle uzlaşma yoluyla kamulaştırıldığını; ancak davalı idarece kamulaştırma bedelinin kesinleştiği tarihten itibaren 5 yıl içerisinde kamulaştırma amacına uygun hiçbir işlem yapılmadığını belirterek dava konusu taşınmazlarda ayrı ayrı davacılara ait olan 2/4 hissenin tapu kaydının iptali ile davacılar adına tapuya tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı idare vekili cevap dilekçesinde özetle; açılan davanın haksız ve yasal dayanaktan yoksun olduğunu, talep için hak düşürücü sürenin geçtiğini, sağlıklı kentlerin oluşturulması, kentlerin yaşanılabilirliği ve sürdürülebilirliğinin sağlanması anlamında ve 3194 sayılı İmar Kanunu ve mekânsal planlar yapım yönetmeliği gereği olarak, imar planı kapsamında, bölgede yaşayacak nüfusa yönelik belediye hizmet alanlarının oluşturulmasının zaruri olduğunu, talebin açıkça kötüniyetli olduğunu, usulünce kamulaştırma işlemlerinin uzlaşı yoluyla yürütüldüğünü, davacıların kamulaştırma bedellerini aldıklarını, plan olarak kısıtlanmış alanın tekrar malik olunmasının istenmesinin iyiniyetli açıklamasının bulunmadığını, davaya konu adada komşu tüm parsellerin kamulaştırma işlemlerinin bütçe dahilinde devam ettiğini, belediye hizmet alanında öncelikle tüm parsellerin belediyeleri uhdesine geçirilmesinin gerektiğini, devamla hazırlanan projenin uygulama alanı bulacağını, tüm bu sebeplerden ötürü usul ve kanuna aykırı olarak haksız açılan davanın reddini ve yargılama gideri ve vekâlet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini mahkememizden talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesi 02.03.2022 tarihli ve 2021/304 Esas, 2022/37 Karar sayılı kararı ile davanın kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı idare vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin 08.11.2022 tarihli ve 2022/1774 Esas, 2022/2736 Karar sayılı kararı ile uzlaşma suretiyle dava konusu taşınmazların yol ve belediye hizmet alanı amacı ile kamulaştırıldığı ve kamulaştırılan kısımların 01.07.2015 tarihinde davalı idare adına tapu siciline tescil edildiği, kamulaştırma bedelinin kesinleşme tarihinden itibaren 5 yıl içinde kamulaştırmayı yapan idarece kamulaştırma ve devir amacına uygun hiçbir işlem ve tesisat yapılmamış olduğu, geri alım talebinin şartlarının oluştuğu anlaşılmış olmakla, davacı tarafın uğradığı zararın hükme esas alınan bilirkişi raporuna göre belirlenmesinde bir isabetsizlik bulunmadığı, davanın açılmasına davalının sebebiyet vermesi sebebiyle davacı lehine vekâlet ücretine hükmedilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığı gerekçeleriyle davalı idare vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1. Bölge Adliye Mahkemesinin 08.11.2022 tarihli ve 2022/1774 Esas, 2022/2736 Karar sayılı kararına süresi içinde davalı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairemizce yapılan inceleme sonucunda; 2942 sayılı Kanun'un 23 üncü maddesinin dördüncü fıkrasında yer alan ''Aynı amacın gerçekleşmesi için birden fazla taşınmaz mal birlikte kamulaştırıldığı takdirde bu taşınmaz malların durumunun bir bütün oluşturduğu kabul edilerek yukarıdaki fıkralar buna göre uygulanır'' hükmü gözetildiğinde birlikte kamulaştırılan her bir taşınmaza ilişkin kamulaştırma işlemlerinin değerlendirilerek son kesinleşen kamulaştırmaya göre değerlendirme yapılması gerekirken sadece dava konusu taşınmazın fiili durumu esas alınarak davanın kabulüne karar verilmesi bozmayı gerektirdiğinden hükmün bozulmasına karar verilmiştir.

B. İlk Derece Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile uyulan bozma kararı gereğince inceleme ve işlem yapılarak davanın kabulüne karar verilmiştir.

VI. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; hak düşürücü sürenin geçtiğini, talebin açıkça kötüniyetli olduğunu, söz konusu taşınmazların bulunduğu bölgede; 1/1000 ölçekli Soğanlı ... Mahalleleri Sağlıklaştırma Dönüşüm Amaçlı Uygulama İmar Planı kapsamında Belediye Hizmet Alanında alanında kalan 3453 ada 1-2-3-4, 3454 ada 1, 3455 ada 31-32-33-34-35-36-37-38 parseller ve üzerinde yer alan binalar 2021-2025 yılları arası beş yıllık imar programı dâhilinde olduğundan proje bütünlüğü açısından kamulaştırılmaları uygun görüldüğünü, davaya konu adada komşu tüm parsellerin kamulaştırma işlemlerine bütçe dahilinde devam edildiğini, kabul anlamına gelmemekle birlikte hesaplanan bedel ve faizin düşük olduğunu, dava tarihine göre değerleme yapılması gerektiğini ileri sürmüştür.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme

Uyuşmazlık, 2942 sayılı Kanun'un 23 üncü maddesi uyarınca taşınmazın geri alım istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanun’un (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 2942 sayılı Kanun'un 23 üncü maddesi.

3. Değerlendirme

1.Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hakim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davalı idare vekilinin aşağıdaki paragrafın kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

2. Dosya kapsamından yapılan incelemede, dava konusu taşınmazla aynı kamulaştırma kapsamında bulunan 3454 ada 1 parsel ve 3455 ada 38 parsel sayılı taşınmazlarda kamulaştırma kapsamında paydaşlarla uzlaşma sağlandığı gözetildiğinde, 2942 sayılı Kanun'un 23 üncü maddesinin dördüncü fıkrasında yer alan ''Aynı amacın gerçekleşmesi için birden fazla taşınmaz mal birlikte kamulaştırıldığı takdirde bu taşınmaz malların durumunun bir bütün oluşturduğu kabul edilerek yukarıdaki fıkralar buna göre uygulanır'' hükmü gereğince birlikte kamulaştırılan her bir taşınmaza ilişkin kamulaştırma işlemlerinin devam ettiği anlaşılmakla, 2942 sayılı Kanun'un 23 üncü maddesine ilişkin şartlar oluşmadığından davanın reddine karar verilmesi gerekirken kabul kararı verilmesi bozmayı gerektirir.

VII. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davalı idare vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile temyiz olunan İlk Derece Mahkemesi kararının BOZULMASINA,

Davalı idareden peşin alınan temyiz harcının istek hâlinde ilgiliye iadesine,

05.02.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.