"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/1515 Esas, 2024/165 Karar
KARAR : Düzeltilerek yeniden esas hakkında verilen karar
İLK DERECE MAHKEMESİ : Antalya 8. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2022/256 Esas, 2022/551 Karar
Taraflar arasındaki tapu iptal ve tescil istemine ilişkin davada yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davacı idare vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak düzeltilerek yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı idare vekili tarafından temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı idare vekili dava dilekçesinde özetle; dava konusu Antalya ili, ..., ... 6288 ada 1 parsel sayılı taşınmazın imar planında okul alanı olarak ayrılması ve bugüne kadar kamulaştırılmaması nedeniyle hukuken el atıldığından bahisle davacı kurum aleyhine dava açıldığını, Antalya 3. İdare Mahkemesince 13.10.2020 tarihli ve 2020/248 Esas, 2020/729 Karar sayılı kararı ile davanın kısmen kabulüne karar verildiğini, istinaf incelemesinden geçerek kamulaştırma bedeli yerine geçmek üzere tazminata hükmedildiğini ve kararın kesinleştiğini, idare mahkemeleri kararında tapu tescil hükmü olmadığından davacıya ait hissenin Maliye Hazinesi adına tescilinin yapılabilmesi için uzlaşma zaptı imzalamak ve ödeme belgelerini teslim etmek üzere davalı ve davalı vekilinin davet edildiğini, adı geçen kişilerin gelmemesi nedeniyle tescil ve ödemenin yapılamadığını belirterek dava konusu taşınmazın davalı adına kayıtlı tapu kaydının iptali ile Maliye Hazinesi adına tesciline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı cevap dilekçesi sunmamıştır.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; davacı idare lehine vekâlet ücreti ile yargılama giderine hükmedilmemesi ve davalı adına kayıtlı dava konusu hisselerin haciz, şerh vb. takyidatlardan arındırılarak Maliye Hazinesi adına tesciline şeklinde karar verilmemesi yönünden kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacı idare vekili her ne kadar lehine yargılama gideri ve vekâlet ücretine hükmedilmesi gerektiğini ileri sürmüş ise de Anayasa Mahkemesinin 18.01.2024 tarihli ve 32433 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan 30.11.2023 tarihli ve 2023/101 Esas, 2023/207 Karar sayılı kararında belirtildiği üzere, kamulaştırmasız el atma sebebine dayalı tazminat davalarında malike yüklenecek külfet nedeniyle taşınmazın gerçek karşılığı ödenmeden idare adına tescil edilmesi sonucunu doğurabilecek herhangi bir hüküm Anayasa’nın 46 ncı maddesinde öngörülen gerçek karşılığın ödenmesi güvencesi ile bağdaşmayacağından davacı idare vekilinin bu yönde ileri sürdüğü istinaf sebebi yerinde görülmediği; ancak Antalya 3. İdare Mahkemesinin 13.10.2020 tarihli ve 2020/248 Esas, 2020/729 Karar sayılı kararında davalı adına kayıtlı hissenin tamamının karşılığına hükmedilmeyip sadece davacı idarenin sorumluluğunda bulunan ve imar planında ilkokul alanında kalan kısım yönünden tazminat miktarı hesaplanarak buna hükmedildiği hâlde, davalının taşınmazdaki payının tamamının davacı idare adına tesciline karar verilmiş olması doğru görülmediği ve ayrıca davacı vekilinin dava dilekçesindeki talebi üzerine İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama sırasında taşınmazın tapu kaydına davalının hissesinin üçüncü kişilere devrinin önlenmesi hususunda ihtiyati tedbir konulmasına karar verilerek bu hususta tapu müdürlüğüne müzekkere yazıldığı, davacı idare vekili tarafından istinaf aşamasında sunulan 19.12.2023 tarihli dilekçe ile ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep ettiği gözetildiğinde, talep doğrultusunda ihtiyati tedbirin kaldırılmasına karar verilmesi gerektiği yönünde karar düzeltilerek yeniden esas hakkında hüküm kurulmuştur.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar ederek kararının bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme
Uyuşmazlık, tapu iptal ve tescil istemine ilişkindir.
2. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 371 inci maddesi ile 369 uncu maddesinin birinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup, temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davacı idare vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usûl ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Davacı idare harçtan muaf olduğundan harç alınmamasına,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
24.03.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.